Ekonomi bunu da yaptırdı: Diyetlerden avokado gitti bulgur geldi

Artan gıda fiyatları ve ekonomik dalgalanmalara rağmen sağlıklı beslenmenin mümkün olduğu belirtiliyor. İstanbul Rumeli Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Dyt. Pınar Kural Enç, doğru planlama ve bilinçli tercihlerle hem bütçeyi koruyan hem de besleyici değeri yüksek bir beslenme düzeni oluşturulabileceğini vurguluyor.

“Besin yoğunluğu fiyatın önünde gelmeli”

Dr. Dyt. Kural Enç’e göre sağlıklı beslenmenin temelinde “besin yoğunluğu” kavramı yer alıyor. Bir gıdanın gerçek değerinin, içerdiği vitamin, mineral, lif ve protein miktarıyla ölçülmesi gerektiğini belirten Enç; kuru baklagiller, bulgur, yulaf, mevsim sebzeleri ve yumurtanın düşük maliyetlerine rağmen yüksek besleyici değer sunduğuna dikkat çekiyor.

Ekonomik tabak modeliyle dengeli beslenme

Dünya Sağlık Örgütü’nün de önerdiği “ekonomik tabak modeli”, her bütçeye uygun dengeli bir beslenme yaklaşımı sunuyor. Bu modele göre tabağın yarısını mevsim sebzeleri, diğer yarısını ise uygun maliyetli tahıllar ve ekonomik protein kaynakları oluşturuyor. Kış sebzeleri lif ve antioksidan içeriğiyle tokluk süresini uzatırken, bulgur ve tam tahıllar enerji dengesini destekliyor. Kuru baklagiller, yumurta, yoğurt ve tavuk ise biyolojik değeri yüksek protein kaynakları arasında yer alıyor.

Pahalı gıdalara uygun fiyatlı seçenekler

Dr. Dyt. Pınar Kural Enç, besin değerinden ödün vermeden tercih edilebilecek ekonomik alternatifleri şöyle sıralıyor:

• Somon yerine sardalya veya uskumru tercih edilerek omega-3 alımı korunabiliyor.

• Avokado yerine zeytinyağı ve mevsim yeşillikleri benzer sağlıklı yağ asidi faydası sağlıyor.

• Badem ve ceviz yerine ay çekirdeği ve kabak çekirdeği E vitamini, magnezyum ve çinko açısından güçlü bir alternatif sunuyor.

• Beyaz pirinç yerine bulgur kullanımı lif ve B vitamini alımını artırıyor.

• Kırmızı et yerine kuru baklagil ve yumurta kombinasyonu, hem protein kalitesini yükseltiyor hem de maliyeti düşürüyor.

Dr. Dyt. Pınar Kural Enç, sağlıklı beslenmenin yalnızca pahalı ürünlere bağlı olmadığını vurgulayarak, besleyici değer–fiyat dengesine dikkat edilmesi gerektiğini ifade ediyor.