Yonca Sitesi davasında inşaat müteahhidi: "Suçlu ben değil, ruhsat verenlerdir"
Haber: Mehmet OFLAZ
(ANKARA) -Osmaniye'de 6 Şubat'ta meydana gelen depremler sonucunda 52 kişi hayatını kaybettiği Yonca Sitesi davasının 11. duruşması gerçekleştirildi. Tutuksuz sanık müteahhit Ali Kale, savunmasında, "En büyük hata, zemin etüdü yaptırmayan belediye kusurludur. Belediye, ruhsat dosyamı açtığı zaman ilk bakması gereken 10 katlı betonarme statik projede zemin etüdü olup olmadığını ilk sıraya yazması gerekirken yazmamıştır. Zemin etüdü olmadan ruhsat verilmez. Ben 4 bin daire yaptım. Benim bir tane binam yan yattı, en büyük suç ruhsatı verenlerindir" şeklinde ifadeler kullandı.
6 Şubat'taki depremler sırasında yıkılan Yonca Sitesi B Blok'ta 52 kişi yaşamını yitirirken, 2 kişi de yaralanmıştı.
Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı, müteahhit Ali Kale ve fenni mesul Ayhan Gedik hakkında 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. Ayrıca, Yonca Sitesi'nin inşası sürecinde belediyenin İmar Müdürlüğü'nde çalışan Hülya İnan, Sevinç Ayşe Argun ve Rahime İyi hakkında da dava, ana dava ile birleştirildi.
Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, depremde yakınlarını kaybedenler, tutuksuz sanıklar Ali Kale, Hülya İnan ve Rahime İyi ile taraf avukatları katılım sağladı. Diğer tutuksuz sanıklar duruşmaya gelmedi.
Müteahhit Kale: 33 yıldır Osmaniye'de hizmet veriyorum
Tutuksuz sanık müteahhit Ali Kale, savunmasında Osmaniye'de 33 yıldır hizmet verdiğini belirterek, "Yapıların kalitesi ve güvenliği her zaman önceliğim olmuştur" dedi.
Belediye görevlileri: Sorumluluğum yazışmaları Kontrol etmek
İmar Müdürlüğü'nde görevli tutuksuz sanık Hülya İnan, memur olarak yazışmalara baktığını ifade ederken, "Ben sadece mevcut belgeleri kontrol ediyorum" dedi.
Diğer tutuksuz sanık Rahime İyi, görevini matbu ruhsat formundaki evrakları tamamlayıp ve forma geçirmek olarak tanımladı. İyi, "Bu süreçte benim karar verme yetkim yoktu" dedi.
Müşteki avukatı: Görevlilerin ihmali var
Müşteki avukatı Hüseyin Şahin, ek bilirkişi raporuna atıfta bulunarak, belediye görevlilerinin projeyi denetlemede ve onaylamada önemli ihmal gösterdiğini dile getirdi. Müteahhidin icrai bir eylemde bulunduğunu ve 10 katlı binanın inşaatına devam etmesinin bilerek yapıldığını vurgulayan Şahin, "Bu tür bir yapı için gerekli güvenlik ölçütleri sağlanmamıştır" dedi.
Diğer müşteki avukatları da konuyla ilgili benzer görüşler bildirdi.
Sanık avukatları: Görevi yanlış anlama yok
Sanık Hülya İnan'ın avukatı Kerem Erkut İnan, müvekkilinin görevini yalnızca projelerin belgelerinin dosyada bulunup bulunmadığını kontrol etmekle sınırlı olduğunu savundu.
Fenni mesul Ayhan Gedik'in avukatı Ziya Koç, müvekkilinin ciddi işitme problemi yaşadığını, deprem dosyalarındaki bilirkişi raporlarının eksik ve bilimsel olarak yetersiz olduğunu ileri sürerek, yargılamanın sağlıklı bir biçimde yürütülmesi için yeniden bilirkişi raporu alınmasını istedi.
Cumhuriyet savcısı, soruşturma ve kovuşturma aşamasında elde edilen raporların hüküm kurmaya elverişli olduğunu belirterek, bazı sanık avukatlarının yeniden rapor alınması taleplerinin reddedilmesini ve dinlenmeyen sanıkların savunmalarının alınması için gerekli işlemlerin yapılmasını talep etti.
Duruşma 5 Ocak'a ertelendi
Mahkeme heyeti, Ayhan Gedik ve Sevinç Ayşe Argun'un savunmalarının alınması amacıyla yarın resen celse açılmasına, yeniden rapor alma talebinin reddine, sanıkların adli kontrollerinin devam etmesine karar verdi. Savunmalar alındıktan sonra dosyada eksiklik kalmaması durumunda, cumhuriyet savcısının mütalaasını gerekirse yazılı bir şekilde sunması için süre verildi ve mütalaanın katılanlara, sanıklara ve vekillerine duruşma günü beklenmeksizin tebliğ edileceği belirtildi. Mahkeme, bir sonraki celsede dosyanın karara çıkma ihtimaline binaen mazeret bildirilmemesi gerektiğini hatırlatarak, duruşmayı 5 Ocak 2026'ya erteledi.
Kaynak:ANKA