HERKESİN KAFASINDA DELİ SORULAR...

Zor bir haftayı daha geride bıraktık, bir yenisine başlıyoruz. Döviz kurlarında dalgalanma ve BIST'de önce düşüş sonra yükselişler yaşadık. Ancak ortalığın sakinleşmediğini şuradan anlıyoruz: CDS primlerinde beklenen gerileme yok aksine yükseliş var. Demek ki kurların seyri ve CDS primleri arasında doğrudan bir ilişki her zaman kurulamıyor.
İşin gerçeği yatırımcılar ekonomi politikalarındaki belirsizlik sebebiyle endişeliler. En çok sorulan soruları ve verdiğimiz cevapları sıralayalım:
· Merkez Bankası faizler konusunda ne yapacak ?
Oraya oturan gerçeği hemen anlar, merak etmeyin" diyoruz ama inanıyorlar mı bilemiyorum.
· Borç Riski gerçeğe döner mi ?
Türkiye'nin moratoryum ilan ettiği bir zaman hiç olmadı" diyoruz, sanıyorum etkili oluyor.
· Kambiyo veya Sermaye Kontrolü gelir mi ?
Buna gerek olmadığını, bunu konuşmanın bir mantığı olmadığını söylüyoruz. Sessiz kalıyorlar.
· Mevduatlarla alakalı umulmadık bir karar alınır mı ?
Yok artık" diyoruz. Verdiğimiz tepkiden dolayı bir şey söylemiyorlar.
· Servet Vergisi gelir mi ?
Zaten dolaylı vergiler yeterince yüksek" diyoruz ama pek inandırıcı gelmiyor.
şüyuu vukuundan beter…
Elbette, bu soruların çoğu anlamsız ancak yine de soruluyor. Özellikle ABD ve AB ile ilgili gerginliğin Haziran'a ihraç edilmesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan-Biden görüşmesinin hala gerçekleşmemiş olması gibi konular da yatırımcıların endişesini artırıyor. Yukarıdaki sorularla, diplomatik ve siyasi konular iç içe geçince, ortamı yumuşatmak için sarf ettiğimiz sözlerin anlamı kalmıyor.
Çünkü yatırımcıların birçoğu Türkiye'yi tam olarak tanımayan ama dünyanın en zorlu bölgelerinde siyasi risk alarak yatırım yapan kişiler. Oralarda başlarına gelenleri Türkiye'de yaşamayacaklarını söylediğimiz zaman şu cevabı alıyoruz: "Oralarda da aynen böyle söyleniyordu". Mecburen susuyoruz.
Açıkçası içerde sorumlulara gerçekleri söylemek için çırpınırken, dışarda ise işlerin iyi tarafını da anlatmaya çalışırken zorlanıyoruz. Umarım, bu endişeler vakit geçmeden azalır ve tekrar derinliği olan meseleler üzerine eğiliriz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Emre Alkin Arşivi