Abdullah Biricik

Abdullah Biricik

KÜME DÜŞMEKTEN DAHA ACISI!

Milli aralar genelde futbolun akışını ve doğal seyrini sekteye uğratan, tempoyu ve heyecanı düşüren, takımların ve taraftarların pek sevmediği bir dönemdir.

Ancak Galatasaray üst üste yaşadığı olumsuz olaylar ve aldığı kötü sonuçlardan sonra bu arayı iple çekmişti.

Domenec Torrent takımın başında çıktığı 3 maçı da kaybetmiş Galatasaray iyice alt sıralara yaklaşmıştı. Hazırlık maçında Tuzla’dan alınan farklı mağlubiyet ise işin tuzu biberi olmuştu. Galatasaray’ın derin bir nefes almaya ihtiyacı vardı ve Milli arayı bu şekilde değerlendirmek istedi.

Milli aranın transfer dönemine de denk gelmesi ayrıca bir umut olmuş Galatasaray bu süreçte 3 takviye yapmıştı. Barcelona B Kalecisi İnaki Pena, Fiorentina’dan Erick Pulgar ve Galatasaray’ın eski gol kralı Batefimbi Gomis kadroya dahil edilmişti.

Galatasaray’ın derin bir nefes, iyi bir dinlenme süreci ve yeni takviyeleri ile Alanyaspor karşısında 3 puan alması bekleniyordu ama Galatasaray görüntü olarak kaldığı yerden devam etti. Hatta seviye olarak daha kötü bir noktadaydı!

Alanyaspor maçının ilk yarısında hiçbir organizasyon ve reaksiyon gösteremediği gibi oynatmak istemeyen bir takım hüviyetindeydi. Mutlak 3 puan ihtiyacı olan Galatasaray, Alanyaspor’un baskılı hücum futbolunu engelleme telaşındaydı.

Alanyaspor’un organize bir atakta attığı gole engel olamayan Galatasaray, sezonun flaş ismi Kerem Aktürkoğlu ile cevap vererek ilk yarıyı berabere bitirmeyi başardı.

Ne var ki Galatasaray’ın bu kötü ve çaresiz hali taraftarları ve spor kamuoyunu rahatsız etse de Domenec Torrent’i rahatsız etmemişti.

İlk yarıdaki hatalı ilk 11 ve yetersiz futbol performansı ikinci yarıda da sahadaydı. Herhangi bir oyuncu değişikliği yapılmadığı gibi oyun felsefesinde de hiçbir değişikliğin olmaması, skorun ve Alanyaspor’un baskılı futbol anlayışının aynı şekilde devam etmesine sebep oldu.

İnaki Pena’nın performansı Galatasaray’ın gol yememesine mani olurken Juanfran Galatasaray’a altın tepside bir kırmızı kart sundu. Alanyaspor’un 10 kişi kalması uzatmalarla birlikte kalan 22 dakikada Galatasaray için çok büyük bir fırsattı ama Galatasaray o kadar kötü bir haldeydi ki ne altını alabilecek gücü vardı ne tepsiyi ne de o tepside sunulan fırsatı.

Galatasaray 10 kişi kalan rakibi karşısında dahi oyun üstünlüğünü eline alamadı.

“Galatasaray küme düşer mi?” sorusunun cevabı da burada gizliydi. Teknik Direktör ve yönetim farkında değildi ama “10 kişi kalan bir Anadolu Kulübüne üstünlük kuramamak, küme düşmekten daha acıydı”! Galatasaray ruhen ve fiziken küme düşmüştü zaten Alanya karşısında.

Galatasaray ikinci yarıdaki ilk isabetli şutunu 95. Dakikada rakip kaleye gönderebilmişti.

Fatih Terim ile sezon ortasında yolların ayrılması yanlıştı ancak onun yerine süper ligi bilmeyen ve kariyerinin büyük bir kısmı yardımcı antrenör olarak geçen Domenec Torrent’in getirilmesi daha büyük bir hataydı.

Galatasaray Torrent yönetiminde çıktığı (1’i hazırlık maçı olmak üzere) 5 resmi müsabakada galibiyet alamazken, futbol olarak da çok geriye gitti.

Fatih Terim döneminde “oyuncular bencil”, “takım çok gol kaçırıyor”, “Babel ve Ömer neden oynatılıyor” eleştirileri yapılırken, Torrent döneminde “kadro çok kötü ve yetersiz” eleştirileri yapılmaya başlandı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Abdullah Biricik Arşivi