Yeni Şafak’ın Mehmet Şimşek kavgasında yeni perde
Gazete Pencere- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel 26 Mayıs 2025’te Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya'yı ziyaret etmişti. CHP lideri Özel, ziyaretin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunup soruları yanıtlamıştı.
CHP lideri Özgür Özel “Parti içinde karışıklığa meraklı olanlara Yeni Şafak'ı tavsiye ediyorum” diyerek Yeni Şafak ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek arasındaki kavgayı şöyle anlatmıştı:
“Yeni Şafak'ı okusunlar. Okusunlar bugün Yeni Şafak'ın manşetini, hadi, akşam üstünde tepinsinler. CHP'de bir karışıklık yok, geçerli oyların hepsini alan bir genel başkan var. Mehmet Şimşek'e önce satır aralarında, sonra sütun sütun, bugün Mehmet Şimşek'e odunla vurmuşlar. Odunla vurmuşlar... Daha ne yapacak? Yeni Şafak kimin? Yeni Şafak'ın desteği Sayın Damada. Damat Yeni Şafak eliyle hem de laf sokarak kafasına kafasına vuruyor Mehmet Şimşek'in ve politikalarının. Parti içi karışıklığa meraklı olanlar için CHP eski cazip halini kaybetti. AKP'yi tavsiye ederim. Yeni Şafak. Bunları Yeni Şafak'tan takip edin, ben öyle yapıyorum, çok haz alıyorum.”
Bu kez döviz üzerinden Mehmet Şimşek’e ayar
Yeni Şafak Gazetesi bugün ise döviz üzerinden Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i hedef aldı.
Yeni Şafak’ın bugünkü “Her kazanca vergi var döviz spekülatörüne tek kuruş vergi yok” başlıklı manşetinden şehrin giriş çıkışlarına vergi tahsilatı için memur koyağını söyleyen Mehmet Şimşek’e döviz konusunda eleştiri geldi.
Yeni Şafak’ın haberi özetle şöyle:
“Bir vatandaşın bir kaç bin dolarlık birikimi için vergi dairesine yazdığı dilekçe ile vergi muafiyeti istemesi üzerine yazılan özelge (mukteza) spekülatörlerin milyarlarca dolarlık istismarına kapı araladı. Şirketlerin döviz işlemlerinden sağladıkları kârları “ticari kazanç” kapsamında yüzde 25 vergilendirilirken, bireysel olarak sık sık yüklü miktarlarda al-sat yapıp yüksek gelir elde edenler tek kuruş ödemiyor. Vatandaşın günlük ekmek parasından dahi vergi kesilirken milyonlarca dolar alım-satımından kazanç elde eden bireylerin karlarından herhangi bir ücret alınmaması Türkiye’de en büyük istismar alanı olarak dikkat çekiyor. Fırsatçıların özellikle enflasyonun yüksek seyrettiği ve Türk Lirası'nın değer kaybettiği dönemlerde döviz üzerinden yaptıkları vurgun daha da belirgin hale geliyor. Bireysel olarak aşırı tutarlardaki döviz alım-satım faaliyetlerinden sağlanan gelirlerin ticari kazanç sayılması ve vergilendirilmesi gerekiyor. Mevcut uygulamada değişikliğe gidilmesi, vergide adaleti sağlayacağı gibi hem kayıt dışılığı önleyecek hem döviz piyasalarındaki spekülatif baskıyı azaltacak.”
Kaynak:Haber Merkezi