Yeni tebliğ ile iflaslar kaçınılmaz olacaktır!

Yeni tebliğ ile iflaslar kaçınılmaz olacaktır!
Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER), “Bazı Elektrikli Araçların İthaline İlişkin Tebliğ” ile otomotive 5 milyar dolar yatırım yapan yetkili satıcıların da cezalandırıldığı belirtilerek, “Bu markalara yatırım...

Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER), “Bazı Elektrikli Araçların İthaline İlişkin Tebliğ” ile otomotive 5 milyar dolar yatırım yapan yetkili satıcıların da cezalandırıldığı belirtilerek, “Bu markalara yatırım yapmış olan yetkili satıcılar için ilk etapta zarar, sürecin uzaması halinde de iflas kaçınılmaz olacaktır. 

Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER), Ticaret Bakanlığı tarafından 29 Kasım 2023 tarihinde çıkarılan ve otomotiv sektörünü karıştıran “Bazı Elektrikli Araçların İthaline İlişkin Tebliğ”i ile ilgili önemli açıklamalar yaptı. Avrupa Birliği (AB) menşeili ve Serbest Ticaret Anlaşmaları ile ülkemize ithal edilen araçlar haricindeki tüm elektrikli araçları getiren marka ve distribütörlere 7 bölgede kendilerine ait 20 servis açma zorunluğu getiren bu tebliğle otomotive 5 milyar dolar yatırım yapan yetkili satıcıların da cezalandırıldığı belirtilerek bunlar şöyle sıralandı:

Tebliğin yayınlanmasından önce ülkemize ithalat izni almış ve satışına başlanmış olan marka ve modeller için distribütörler ile yetkili satıcılar arasında bayilik sözleşmeleri imzalanmış ve markanın belirlediği standartlara uygun yatırımlar gerçekleştirilmiştir. Yeni tebliğ ile ilgili markanın modellerinin ülkemize ithalatı duracağı için, yeniden izin belgesi alınana kadarki süreçte yetkili satıcıların araç kaynağı kesilecek ve ticaret tamamen duracaktır. Bu markalara yatırım yapmış olan yetkili satıcılar için ilk etapta zarar, sürecin uzaması halinde de iflas kaçınılmaz olacaktır.

Tebliğ ile distribütörlerin 7 bölgede 20 adet TS 12047 ve TS K 646 belgeli servise sahip olmaları şart olarak ileri sürülmüştür. Ülkemize ithalat yolu ile gelen tüm araçlar için aslında geçerli olan bu hüküm sadece elektrikli araçlar için distribütörün sahibi olması şartı ile genişletilmiştir. Türkiye’de 50 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren yetkili satıcılar, üretici standardında yetkili servisler ile bu görevi üstlenmiş ve devam ettirmektedir. Yeni hüküm ile tüm bölgelerde yetkili satıcılar kendi yaptıkları yatırımlarına karşılık bir de distribütörün aynı işkoluna yatırım yapması sonucu ile karşılaşıp rekabet etmek zorunda kalacaklardır. İşveren statüsündeki distribütör ile aynı alanda rekabet etmek yetkili satıcılar açısından verimsiz bir yatırıma neden olacaktır.

Yeni yayınlanan tebliğ tüm markaların en az 40 çalışan ile bir çağrı merkezi sahibi olmasını da amir hüküm olarak getirmektedir. Yetkili satıcıların gerçekleştirdiği satışların ardından servis ihtiyacı doğan tüketiciler yetkili satıcılar ile bu ihtiyaçlarını gidermek yerine çağrı merkezi aracılığıyla distribütörün sahibi olduğu servislere yönlendirilecektir. Bu da serbest rekabet açısından ayırımcılık doğuracak ve yetkili satıcıların iş hacminde önemli bir düşüşe neden olacaktır. Zaten elektrikli araçların içten yanmalı araçlara göre çok daha az servis girişine ihtiyacı olması nedeniyle düşecek olan iş hacmi, çağrı merkezi ve distribütörün sahibi olduğu servisler nedeniyle iyice azalacaktır.

Süre 1 yıla uzamalıdır

Türkiye’de 1.270 plaza ile tüm illeri kapsayacak şekilde yaygın bir ağa sahip yetkili satıcılar, yukarıda sıralanan sakıncalara yönelik şu çözün önerilerini sundu:

  1. Tebliğe eklenen distribütör tarafından sahip olunan 7 bölgede 20 servis ibaresi, yetkili servisleri kapsayacak şekilde değiştirilmeli ve üretici standardında servis veren yetkili satıcılar ile yapılan anlaşmanın kapsam içinde değerlendirilmesi sağlanmalıdır. Yetkili satıcılar 50 yılı aşkın süredir gerçekleştirdikleri görevi TSE’nin belirlediği standartlarda yapmaya devam etmeli ve distribütör ile rekabete girmek zorunda bırakılmamalıdır.
  2. Tebliğ ile getirilen eğitim ve çağrı merkezi şartları için hem distribütöre hem de yetkili satıcılara gerekli altyapıyı hazırlamak için makul bir süre tanınmalıdır. Henüz ne MYK tarafından ne de TSE tarafından bir eğitim müfredatı hazırlanmadığı için verilen 1 ay süre içerisinde bu eğitimlerin tüm çalışanlar için tamamlanması imkansızdır. Bu sürenin en az 1 yıl olarak revize edilmesi önerilmektedir.
  3. Tebliğ öncesinde ithalat iznini alarak satışına başlanmış marka ve modeller için ithalat izin belgesinin temini için verilen sürenin uzatılması ve tamamlanmış yatırımları bulunan yetkili satıcıların mağdur edilmemesi gerekmektedir. Bu sebeple, tebliğin bu marka ve modeller için başlangıç süresinin en az 1 yıl olarak revize edilmesi önerilmektedir.

Herkes için geçerli olmalı

OYDER’in açıklamasındaki en kritik nokta ise şu ifadeler sonunda yer aldı;  "Elektrikli araçların satışı ve kullanımı sırasında tüketici mağduriyetini engelleyecek her türlü tedbirin yanında olduğumuzu ancak bu bakışın menşei fark etmeksizin tüm elektrikli araçlar için geçerli olmasının da serbest rekabet açısından önemli olduğunu ifade etmek isteriz."