İktidarın seçim sürecini yönetme planı, her gün ortaya çıkan yeni bir sorunla kontrolden çıkıyor. Bir gün Anayasa Mahkemesi’nin HDP kararı ve cumhurbaşkanı kararnamelerini iptal etmesi, ertesi gün milletvekili aday başvurularının yetersizliği hayal kırıklığı yaratabiliyor. Bir sonraki gün Hatay Valisi’nin adaylık başvurusu sinir bozukluğu nedeni oluyor.
·
AKP’deki milletvekili adaylık başvuruları ve ilk üç günün şaşkınlığıyla başlayalım. Başvuruların ilk günü genel merkezin önüne giden basın mensupları, mikrofonlarını uzatacak çok az kişi buldular. Üç günlük başvuru süresi, yoğunluk gerekçesiyle uzatıldığında parti yöneticileri, işin aslının bu olmadığını biliyordu.

MASADAKİ BASİT HESAP
· Yemek masalarında 2018 yılındaki başvurularla kıyaslama yapılıyor. Görüldü ki; 3 bin kişide kalan ilk başvuru, bir önceki seçimde 8 bindi. Örneğin, Erzurum gibi AKP’nin kalesi olarak bilinen bir yerde sadece 45 kişi aday adayı oldu. Oysa bu rakam 2018’de 145’di. Diyarbakır’daki başvuru sayısının üç günde 25’de kaldığı ortaya çıktı. Önceki seçimlerde bu sayının 208 olduğu öğrenildi. İşte bu rakamlardan sonra sürenin uzatılmasına karar verildi. Yarın, katlamalı rakamlar açıklanabilir ama biliyorlar ki hiçbir şey eskisi gibi değil.

· Ayrıca partide, topun ağzında olanların meraklı bekleyişi sürüyor. Milletvekili adayları ‘illerdeki karşılığı, hakkındaki iddialar, bölge dengeleri, meclis performansı’ gibi başlıklarla ele alınıyor. 3 dönemliklerin büyük oranda tırpan yiyeceği, çok az istisna olacağı konuşuluyor.

AYM TEPKİSİ NET
· Kulislerden, AKP’nin HDP ve Güneydoğu planı konusunda farklı bilgiler geliyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’nin HDP’nin hazine yardımına blokajı kaldıran kararına kızdığı ve üyelere tepki gösterdiği dile getiriliyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ninki kadar sert olmasa da bu konudaki tepki, ‘AYM kararının iktidarın Kürt tabana jesti olduğu’ iddialarını alt üst etti.

· AYM’yle ilgili ikinci gerginlik, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri konusunda. Bakan ve bakan yardımcılarına çifte maaş ile Türk Patent Yönetim Kurulu’na huzur hakkı artışı sağlayan iki kararname, geçtiğimiz hafta anayasa aykırı bulunarak iptal edildi. Son dönemlerde arttığı iddia edilen iptal kararları, Beştepe’de tepkiye neden oldu. Cumhurbaşkanlığı, AYM’nin kararların altında ‘başka nedenler’ ararken, yasal düzenlemeyle yapılması zorunlu konuların neden kararnameye alındığı tartışılmadı.

HER YENİ KONU, SİNİR BOZUKLUĞU
· Hatay valisinin aday başvurusu ayrı bir konu. Partide, epey tepkiye neden oldu. AKP’liler, “Valinin Cumhurbaşkanının iznini alıp almadığını bilmiyoruz. Ama bu kadar sıkıntılı bir süreçte şehrini bırakmasına izin verilmemeliydi, orada kalmalıydı. Kamuoyundan çok tepki alıyoruz. Listeye alınmamalı. Seçmen nezdinde çok tepki çekti” değerlendirmesi yapıyorlar. Bakan yardımcılarının adaylık başvurusunun Erdoğan tarafından engellendiği de anımsatalım.

· Bir de üniversite öğrencilerinin durumu var ki; tam bir kaos. YÖK Başkanı, “Nisan ayında yüz yüze eğitime geçilecek şekilde çalışmalarımızı tamamladık. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimat vermesi halinde önümüzdeki ay üniversitelerde yüz yüze ve hibrit eğitime geçilebilir” demişti. Oysa iktidar partisi hiç bu noktada değil. Velilerin tepkisine rağmen depremden çok seçim bahanesiyle okullar açılmayacak gibi. Çünkü üniversiteler nisan başında açılırsa, öğrencilerin oy kullanacakları yerleri değiştirmesi için zaman kalmıyor.

Dediğimiz gibi can sıkan her yeni sorun sinirleri bozuyor…