Nuray Babacan

Bir gazeteci için sevdiği, inandığı, duruşunu ve bakışını önemsediği kişilerle çalışmak nimettir. Bundan 2,5 yıl önce, zaten hayatımda olan iyi gazetecilerle, Gazete Pencere’de yol arkadaşlığı yapmaya başladım.

38 yıllık gazetecilik hayatımın büyük bölümünde, siyaset, yasama, siyasi partiler, özellikle de iktidar partileri üzerinden, gelişmelere, değişime, ülkenin içinde bulunduğu duruma tanıklık ettim. Tanıklıklarımı haberlerim ve köşe yazılarımla okuyucuya ulaştırmaya çalıştım.

‘Bağımsız, objektif ve saygın’ kelimeleri benim gazetecilik hayatımın tek ölçüsü oldu. Haber kaynaklarımla kurduğum ilişkilerde, nezaketi elden bırakmamak, mesafeyi korumak, doğru ve dürüstlüğü esas almak en önemli kaygıyı oluşturdu.

27 yıl çalıştığım Hürriyet Gazetesi’ndeki iç parçalayan değişimin ardından, yol arkadaşlığı yaptığım Gazete Pencere’de, siyasetin gerçek yüzünü, samimi kaygıları, kapalı kapılar ardında konuşulanları, kamuoyuna yapılan açıklamaların perde arkasını kulis köşemle, “aslında siyasetin iki yüzü” olduğunu göstermeye çalıştım. Madalyonun arka yüzü her zaman daha çok ilgimi çekti.

Bu yolculukta, saygı duyduğum, gazeteciliği ülkesi yararına yapan, kişisel hesap gütmeyen, üzüntüsü ve kaygısı daha çağdaş, daha demokrat, daha huzurlu, daha adil, daha özgür bir ülkeyi yaratmak olan meslektaşlarımla yol aldım. Tek yanlı bir bakış açısı yerine ‘doğruya doğru, yanlışa yanlış’ deme özelliğimi korumaya çalıştım.

Şimdi, aynı çizgimi koruyarak yeni bir mecrada, eski dostlarım ve yeni yol arkadaşlarımla yeni bir maceraya atılıyorum. Yuvam bildiğim Gazete Pencere ekibine gazeteciliğe gösterdikleri özen nedeniyle çok teşekkür ediyorum.