BİZİMKİSİ BİR VADE MESELESİ

Her kavramın içini itinayla boşalttığımız içi, ben bugün yazıma; dünya aslında toz ve gaz bulutuydu kıvamında bir girişle başlayacağım.
Vade nedir?
Vade; bir borcun ödenmesi ya da bir işin yapılması için verilen ya da gereken süre.
Vade temel olarak kaça ayrılır?
Kısa vade, orta vade ve uzun vade olarak üçe ayrılır.
Kısa vade ne kadardır?
Hııııım işte bu soru ile başlıyor savaşımız. Eskiden kısa vade bir çeyreklik dönemi kapsardı. Yani üç ay ve daha kısa sürede ödenen borç, yapılan iş, alınan pozisyon kısa vadeli sayılırdı. Şimdilerde belki de bir saniye.
Orta vade ne kadardır?
Üç aydan, bir yıla kadar olan süreyi orta vade kabul ederiz.
Uzun vade ne kadar süreyi ifade eder?
Bir yıldan uzun süren yatırım sürelerine uzun vade diyoruz.
Bu tanımlar hâlâ geçerli mi?
Hayır.
N’oldu da değişti bu kavramlar?
Hayatımıza teknoloji girdi. Hız girdi. Hırs girdi. Ürünler çeşitlendi. Ve olanlar oldu. Yeri geldi sabahtan ilk kahve molasına kadar olan süreye kısa, öğle tatiline çıkana kadar orta günü tamamlayıncaya kadar süreye de uzun vade demeye başladık. Yetmedi dünya daha da hızlı dönmeye biz de onu yakalamak için daha da hızlı koşmaya başladık. Ve oldu mu size kısa vade; bir saniye. Saniyelerle kademe yakalamaya, ondalıklarla döviz satmaya başladık. İşte hikâyenin bir kısmı burada koptu.
Orta Vadeli Program nedir?
Orta Vadeli Program (OVP), kamu politika ve uygulamalarını Kalkınma Planı’nda yer alan politika ve öncelikler temelinde ortaya koyarak bütçe sürecini başlatan ve kaynak tahsislerini yönlendiren bir programlama aracıdır.
Şu halde bir tanım daha giriyor devreye “Kalkınma Planı”…
Kalkınma Planı nedir?
Kalkınma planı, Türkiye’de 1963 yılından itibaren devlet tarafından hazırlanarak ekonomi, sağlık, eğitim, ulaşım, sosyal güvenlik, adalet vb. konularda gelişme ve kalkınmayı hedefleyen ve kamuda uygulanacak siyaseti belirleyen plandır. En son kalkınma planı 2019-2023 dönemini kapsamaktadır.
Tanımları geçtiğimize göre hadi bakalım başlayalım kıyaslamalara. Her şeyden önce çok basit olarak eğer Orta Vadeli Program, Kalkınma Planının bir alt kümesi ise hedeflerin birbiriyle uyumlu olması gerekir. Nitekim 2023 hedefleri aynı tutulmuş.
Bir plan dahilinde yönetim varsa bir önceki OVP yani o günkü adı ile Yeni Ekonomi Programı (YEP) de birbirinin devamı olmalı. En azından çok ciddi bir sapma olmamalı.
Hadi bakalım öyle mi?
Yandaki tabloda bu kıyaslamayı bulabiliriz. VERİMETRİK Twitter hesabında OVP’nin açıklandığı saatlerde kıyaslama olarak paylaşmıştı. Tabloyu incelediğimizde verilerde önemli bir sapma olduğunu görüyoruz. Elbette iki programın hazırlandığı zamanları göz önüne alırsak, hak da yememek gerekir. Hiçbir şey olmadıysa birinde dünyayı kasıp kavuran pandemi yoktu. Diğerinde ise pandemi var.
Peki, iki program arasındaki kıyaslamayı bir kenara bırakırsak ve mesela enflasyon beklentisi üzerinden TCMB ve OVP karşılaştırması yaparsak her şeyden önce neredeyse hem 2021 hem 2022 için ikişer puan fark olduğunu görüyoruz. TCMB enflasyon raporundaki resmi beklenti orta noktası %14.2 iken OVP’nin beklentisi 2021 için %16.2. TCMB’nin 2022 için yine revize edilmiş hali ile %7.8 olan beklentisine karşın OVP %9.8 bekliyor. Şu halde OVP’nin daha gerçekçi baktığını söylemek mümkün. Ya da Merkez’in romantik kaldığını.
Diğer yandan kişi başına düşen milli gelir tarafı önemli. Bir ülkenin gayri safi yurt içi hasılası o ülkenin nüfusuna bölündüğü zaman, kişi başına düşen milli gelir elde edilir. Burada devreye görüldüğü üzere “Büyüme” giriyor. 2013 yılında 12.500 dolar milli gelire ulaştık diye göğsümüzü kabartıyorduk. Aradan geçiyor sekiz sene, daha da geçecek üstüne üç sene, OVP’ye göre kişi başına düşen milli gelir 11.500 dolarda olacak öngörüsü paylaşılıyor. Yani on bir yıl önceden 1.000 dolar daha az.
Aslında bu rakam daha da az gibi buradaki önemli noktaya uzun zamandır Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu dikkat çekiyor. Hocamız diyor ki;
“Sayıyı tam olarak bilmesek de Türkiye’de yaklaşık 5 milyon mülteci bulunuyor. Mültecilerin önemli bölümü işgücüne genelde “kayıtsız” katılıyor: Yani üretiyor, kazanıyor, tüketiyor. Ancak gelir paylaşımına baktığımızda yok varsayılıyor. Örneğin 2023’te 10.703 dolarlık kişi başı gelir 86.4 milyonluk nüfus üzerinden hesaplanmış. Mültecileri de katarsak bu nüfus yaklaşık 91.4 milyona çıkacak. Bu durumda da kişi başı gelir 10.120 USD olarak geçekleşecek.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mine Uzun Arşivi