Çalışma Meclisi mi Çalışma Paneli mi?
Çalışma hayatı ve endüstriyel ilişkilere yönelik olarak başta mevzuat olmak üzere yapılması gereken düzenlemelerin tartışıldığı platformlardan olan Çalışma Meclisi 5 yıl aradan sonra, işçi, memur, işveren kuruluşları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile başta ILO olmak üzere uluslararası kuruluşların temsilcilerinin katılımıyla başladı.
Meclisin gündeminde teknolojik dönüşüm başta olmak üzere örgütlenme ve sosyal-ekonomik konuların ele alınacağı 4 ayrı oturum 29 ve 30 Nisan günlerinde yapılacak. Sonuç bildirgesinin 1 Mayıs’ta açıklanması bekleniyor. Meclis katılımcıları 30 Nisan günü Cumhurbaşkanlığında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de bir araya gelecek.
İlk oturumun açılışını yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, önemli konuları gündeme aldıklarını vurgulayarak, tarafların katılımıyla ortak bir öneri paketi geliştirilmesine çalışacaklarını kaydetti. Toplantının açılış oturumuna TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, TİSK, TZOB, MEMUR-SEN, KAMU-SEN, KESK, TZOB genel başkanlarıyla, TOBB yönetim kurulu üyesi katıldı.
Çalışma Hayatı Uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik, sosyal medya hesabı üzerinden Çalışma Meclisi'ne tepki gösterdi. Çelik, Çalışma Meclisi'nin anlamını yitirdiğini panel olduğunu belirterek, Bakan Işıkhan'a tepki gösterdi.
13. Çalışma Paneli (Meclisi değil) başladı!
— aziz çelik (@EmeginHalleri) April 29, 2024
Bakanın konuşması bitti. Canlı yayın bitti! https://t.co/pvupJk5nyN
İşçiden “fakirlik” ve TBMM’de temsil çıkışı: Gelir yerlerde, komisyon bizi çağırmıyor
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın yönettiği Meclis’in açılış oturumunda konuşan TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, COVID salgını ve enflasyon nedeniyle alım gücünün “yerle-bir” olduğunu söylediği konuşmasında, “Elbette bazı kazananlar var ama çalışanın dar gelirlinin geliri kayıp” diye konuştu. Atalay, emek kesiminin korunması gerektiğinin altını çizerken, Anayasa çalışmaları hakkında “kötü niyetli, yüksek fiyat artışı yapan” firmalara cezanın artırılmasının gündemde olduğunu kaydederek, “Bunlar merhametsiz insanlar.. Ceza işe yaramaz. Onların para ile ilişkisini kesmek lazım” diye konuştu.
“Hırsız, devletin malını çalan terörist kadar tehlikelidir, terör örgütü gibi anlatmak lazım”
Sendikal örgütlenmenin düşüklüğünde sendikaların sorumluluğu kadar devletin konumlanmasının da önemli sorun yarattığını kaydeden Ergün Atalay, “Benim ülkemde de başka ülkelerde de sermaye hakim. Meclis’te niye bir işçi yok… Almazlar.” dedi. TÜRK-İŞ Başkanı sendikacıların ve sendikaların sürekli olarak itibarsızlaştırmaya yönelik haberlere maruz kaldığını belirterek, “Devlet her şeyimizi biliyor. Açıklansın.. Kim ne kadar alıyor.. Hırsızı anlatmak lazım. Hırsız, devletin malını çalan terörist kadar tehlikelidir. Hırsızlığı terör örgütü gibi anlatmak lazım” dedi. Atalay, yargının ve devletin örgütlenmeyi koruması, işverenin keyfiliğini önlemesi gerektiğini söyledi.
HAK-İŞ Başkanı: Plan Bütçe Komisyonuna çağrılmıyorsak sorun var
HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan da konuşmasında işçinin siyasette temsilinin Cumhurbaşkanlığı sistemi sonrası zayıfladığını vurguladı. TBMM’nin ve TBMM’de görev yapan komisyonların temsil ve güç bakımından yeniden yapılandırılması ve güçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Mahmut Arslan, “Parlamentonun daha iyi çalışması lazım. Komisyonlar da daha işler olmalı. Eğer biz Plan ve Bütçe Komisyonuna çağırılmıyorsak haksızlık var demektir” diye konuştu.
Mahmut Arslan en önemli gündemlerden birinin vergi konusu olduğunu belirterek, hem çalışanların gelir vergisinin düşürülmesi, hem de ekonominin zor dönemlerinde daha fazla korunması yönünde öneriler geliştirdiklerini ve yakın zamanda kamuoyuna açıklayacaklarını duyurdu. HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan örgütlenme sorunlarına da vurgu yaparak, grevde oldukları Lezita işyerinde, İzmir İl Müdürlüğü’ne yaptıkları denetim çağrısının reddedildiğini açıklayarak, “Bu nasıl olur, biz kime gideceğiz. Yıllık denetimi yaptım, denetleyemem diyor…” diye konuştu
DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu: Üçlü format yeterince etkin çalıştırılmıyor
DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu da konuşmasında, Ekonomik Sosyal Konsey’in 15 yıldır toplanmadığını, üçlü danışma kurulu vb. kurumların yeterince etkin işletilmediğini belirterek, hem format hem de kurumsal olarak sosyal diyalogun daha etkin işletilmesi gerektiğini vurguladı. Arzu Çerkezoğlu, toplam ücretliler içinde asgari ücretli oranının arttığını belirterek, başta vergi olmak üzere ekonomik yükün çalışan kesim tarafından üstlenildiğini söyledi. Çerkezoğlu, kalıcı güvenceli istihdam yaratılması, ücret adaletsizliğinin azaltılması, emeklilik-sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılması, iş sağlığı ve güvenliği, örgütlenmenin korunması ve vergi sorununun çözümünü önerdi.
TİSK’ten gündem önerisi
TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, Çalışma Meclisinin geleceğe yönelik kararlar için önemli bir platform olduğunu belirterek, uzlaşmayla sağlanabilecek önemli konuların tartışılması bakımından büyük önem verdiklerini kaydetti. Özgür Burak Akkol, 6 maddelik bir tartışma gündemi önerisi geliştirdiklerini belirterek, her birinin uygulanabilir ve hayata geçirilebilir olduğunu kaydetti. TİSK Başkanı bunları, güvenceli esneklik-yeni nesil çalışma modellerinin hayata geçirilmesi, sosyal yardımların vergi dışı bırakılması, iş sağlığı ve güvenliğinin geliştirilmesi, kayıtdışı istihdamın önlenmesi, sayısallaşmaya yönelik yeni nesil elemanların İŞKUR programları ile yetiştirilmesi, bu elemanlara yönelik istihdamın teşviki ve sosyal diyalogun geliştirilmesi olarak sıraladı.
Esnekleşme ve yeni nesil çalışma modellerine ilişkin hem işçi hem de işverenin çekinceleri olduğunu ancak bunların kavramın çağrışımlarından kaynaklandığını söyleyen Özgür Burak Akkol, Covid öncesi yüzde 1’in altında olan uzaktan çalışma oranlarının, Covid sonrası yüzde 14’lere geldiğini, büyük işletmelerin yüzde 70’inin uzaktan çalışmaya sıcak baktığını hatırlatarak, yeni nesil uygulamaların devreye alınmasıyla uyumun çok hızlı gerçekleştiğini kaydetti. Burak Akkol, gençlerin ve kadınların istihdamı için esnekleşmenin fayda sağlayacağını söyledi.
TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Büyüksimitçi de konuşmasında, Ekonomik Sosyal Konsey’in toplanması gerektiğini belirterek, gençlerin sanayi kesiminde çalışmak istemediğini, hizmetler sektöründe iş aradığını ancak işgücü uyumu sorunları nedeniyle hizmetler sektöründe eleman açığı oluşmaya başladığını söyledi.
