Bornova'da 29 Ekim Kutlamaları

(İZMİR) - Bornova Belediyesi, Cumhuriyet'in 102. yılını kortej yürüyüşü ve "Bi Hayat Fest" etkinliği çerçevesinde gerçekleşen Sevcan Orhan konseriyle kutladı.

Belediyenin organize ettiği Cumhuriyet Bayramı kutlamaları, Cumhuriyet Meydanı'ndan start alarak, binlerce insanın katılımıyla Büyükpark Meydanı'nda düzenlenen Sevcan Orhan konseriyle taçlandı.

Kortej, Bornova Cumhuriyet Meydanı'ndan başlayarak, Mustafa Kemal Caddesi ve Süvari Caddesi'nden geçerek devam etti. Belediye Başkanı Ömer Eşki, eşini Beste Eşki'yi ve kızları Asya Tuna'yı da alarak kortejde vatandaşlarla birlikte yürüdü. Spor kulüpleri, sivil toplum kuruluşları, kadın dernekleri ve Bornova halkı, ellerindeki Türk bayrakları ve Atatürk posterleriyle yürüyüşe katıldı.

Balkonlarda toplanan vatandaşlar, korteji bayraklarla selamlayarak coşkuya katıldılar. Cadde üzerindeki kafeteryalarda oturanlar ise alkışlarla destek verdiler. Belediye Bandosu, Özel Türk Koleji Bandosu ve Kadın Ritim Grubu eşliğinde fener alayı ile ilerleyen kortej, SMA Tip 1 hastası Abbas Miran ve DMD hastası Berk Yıldız'a destek amacıyla düzenlenen "Bi Hayat Fest" alanına ulaştı.

"Umutsunuz, ışıksınız"

Büyükpark Meydanı'nda toplanan binlerce Bornovalının coşkulu tezahüratları arasında sahneye çıkan Türk Halk Müziği Sanatçısı Sevcan Orhan, sevilen türkülerini dinleyicilerle hep bir ağızdan söyledi. Orhan, "Atatürk'ün bize armağan ettiği en büyük bayram. Bugün özgür bir Türk kadını olarak türkülerimi bu meydanda söylüyorsam Atatürk sayesinde. Ona ve onunla birlikte bu Cumhuriyeti kuranlara minnettarım. En büyük gurur yaşadığım konserler 29 Ekim'de çıktıklarımdır. Atatürk bu ülkenin kurucu lideridir ve bunu kimse değiştiremez. Ne mutlu Bornova'ya böyle kıymetli bir başkanı var. Umutsunuz, ışıksınız. Teşekkür ediyorum" şeklinde ifade etti.

"Cumhuriyet her şeyden önce bir Kadın devrimidir"

Kız çocukları ile birlikte sahneye çıkan Belediye Başkanı Ömer Eşki, şu sözleri sarf etti:

"Biraz önce sevgili Sevcan Orhan, bir kadın olarak türkü söyleyebilmenin özgürlüğünü verdiği için Mustafa Kemal'e teşekkür etti. Ben de bu nedenle beş güzel kız çocuğumuzla birlikte sahneye çıkmak istedim. Cumhuriyet her şeyden önce bir kadın devrimidir. Kadınların birey olarak kabul edilebilmesi, kız çocuklarının okuyabilmesi, öğretmen, doktor, mühendis olabilmesi için Mustafa Kemal Atatürk bu devrimi yaptı. Cumhuriyet, kadının ve erkeğin özgür ve eşit bireyler olarak kabul edildiği bir düzenin adıdır. Cumhuriyetimizin 102. yılını kutlarken, ne yazık ki hâlâ kadın cinayetleri, çocuk istismarları yaşanıyor. Dilerim bu mücadelede kazanacağız. Kadınların, çocukların ve eğitimin özgür olduğu, çağdaşlığın önüne ket vurulmadığı bir Türkiye'yi hep birlikte sizlerin sayesinde inşa edeceğiz."

Eşki, Bi Hayat Fest'in amacının SMA ve DMD hastası iki çocuğun tedavisinin desteklenmesi olduğunu hatırlatarak, şu çağrıda bulundu:

"Bu festivalin tek bir amacı var: SMA ve DMD hastası iki çocuğumuzun tedavisine katkı sağlamak. Maalesef devlet onların tedavi masrafını karşılamıyor. Ama devletin milleti sahipsiz bıraktığı zamanlarda, nasıl ki Mustafa Kemal ve arkadaşları millete sahip çıkıp Cumhuriyeti ilan ettiyse, bugün de bu millet çocuklarına sahip çıkacak. Eğer evlatlarımıza sahip çıkamayacaksak, bu Cumhuriyetin de özgürlüğün de bir anlamı kalmaz. Festivalimiz 2 Kasım'a kadar çeşitli etkinliklerle devam edecek. Tüm İzmirlileri destek olmaya davet ediyorum"

"Türkiye'yi yeniden Ulu Önder'in gösterdiği aydınlık çizgiye taşıyacağız"

Ekşi, meydanları dolduran kalabalığa şu şekilde seslendi:

"Silivri'de yiğidimize, aslanımıza ve haksız yere cezaevinde tutulan tüm dostlarımıza selam gönderelim. Tüm ışıkları kapatalım, yalnızca telefonlarımızın ışıkları yansın. Bu karanlık günleri sizlerin umutlarıyla, inançlarıyla, tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi aydınlatacağız. Demokrasi ve kurtuluş mücadelesinin ateşini sizlerin ışıklarıyla yakacağız. Türkiye'yi yeniden Ulu Önder'in gösterdiği aydınlık çizgiye taşıyacağız."

Kutlamalar, binlerce Bornovalının ellerindeki Türk bayraklarıyla meydanı adeta kırmızı-beyaz renklere boyadığı ve telefon ışıklarıyla aydınlattığı anlarla sona erdi. Konserin sonunda hep birlikte okunan İzmir Marşı tüm meydanı tek bir ses haline getirdi.