Cezaevinde 8. yılı, Kavala açıklama yaptı: İnsan haklarına saygı gösteren anlayışın egemen olacağına inanıyorum

İş insanı ve sivil toplum temsilcisi Osman Kavala, 1 Kasım 2017'de tutuklandığı günden bu yana Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde sekizinci yılını doldurdu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) "derhal serbest bırakılmalı" kararına rağmen tutukluluğu süren Kavala, cezaevinden gönderdiği mesajında umutlu olduğunu belirtti.

Osman Kavala, sekiz yılı geride bırakan tutukluluk sürecine ve yargılanma aşamalarına değindiği açıklamasında şunları kaydetti:

2020'de ilk Gezi davasının beraatle sonuçlandığını, beraat kararının AİHM kararında olduğu gibi kendisini suçla ilişkilendiren bir bulgu olmadığını ayrıntılı biçimde açıkladığını hatırlattı. Ancak bu kararın bozulduğunu ve iki yıl sonra yeni bir delil ortaya konulmamasına rağmen yargıçların "vicdani kanaatlerine göre" karar vererek kendisini hayat boyu hapis cezasına çarptırdığını belirtti.

İlk Gezi davasındaki beraat kararı ile mahkûmiyet kararı arasındaki iki yıllık sürede tutukluluğunun "casusluk" suçlaması temelinde sürdürüldüğünü ifade etti. Kavala, bu suçlamada devletin gizli bilgilerini nereden ve nasıl elde ettiğine dair hiçbir açıklama yapılmadan yasadaki tanımların dışında bir suç kurgulandığını dile getirdi. Gezi davasından mahkûmiyet kararı verilince bu lekeleyici suçlamanın düşürüldüğünü ekledi.

Cezaevinde dokuzuncu yılına girerken, "Temel hukuk kurallarına riayet eden, insan haklarına ve insan haysiyetine saygı gösteren anlayışın ülkemizde de egemen olacağına inanmaya devam ediyorum" sözleriyle mesajını sonlandırdı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Gezi eylemlerinden itibaren "Türkiye'nin Soros'u" olarak hedef gösterdiği Kavala 18 Ekim 2017'de Gaziantep'te gözaltına alındı.1 Kasım 2017'de, Gezi eylemleri bağlamında "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve 15 Temmuz darbe girişimi bağlamında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamalarıyla tutuklandı.