Deprem Bölgesi Baro Başkanlarından çağrı: 11. Yargı Paketi’nden deprem suçluları istisna tutulmalı

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden en çok etkilenen illerden Adana, Hatay ve Osmaniye Baro Başkanları, Meclis gündemine gelmesi beklenen 11. Yargı Paketi hakkında ortak bir kaygıyı dile getirerek, deprem suçlularının bu düzenlemeden kesinlikle istisna tutulması çağrısında bulundu. Baro Başkanları, depremde ortaya çıkan ihmallerin tüm Türkiye'nin ortak yarası olduğunu vurguladı.

Deprem suçları vurgusu

Adana Baro Başkanı Volkan Böke, ceza yargılamalarına indirim ve infaz kolaylığı getirecek 11. Yargı Paketi'nin, deprem suçlarını da etkileme potansiyeli taşıdığını ve bunun toplumda haklı bir kaygı yarattığını belirtti. Böke, deprem suçlarının sıradan bir taksirle açıklanamayacak kadar ağır bir niteliğe sahip olduğunu vurguladı:

"İmar mevzuatına aykırılıklar, denetim yükümlülüklerinin sistematik ihlali... hukuken 'bilinçli taksir', hatta somut olaylara göre 'olası kast' sınırına yaklaşan ağır sorumluluk biçimleri oluşturur. Bu nedenle, deprem suçlarının genel ceza indirimleriyle aynı kapsamda değerlendirilmesi, toplumda cezasızlık algısı oluşturma riski taşımaktadır."

Böke, adaletin bu tür büyük toplumsal felaketlerde zayıflatılmasının veya geciktirilmesinin kabul edilemez olduğunu belirterek, çağrılarının deprem kaynaklı ceza yargılamalarının, kamu düzeni ve toplumsal güven bakımından açık ve ayrıksı bir kategori olarak düzenlemenin dışında bırakılması yönünde olduğunu yineledi.

27. maddeye tepki

Hatay Baro Başkanı Hatay Tut da 11. Yargı Paketi'nin 27. maddesiyle getirilen "erken salıverme/denetimli serbestlik" düzenlemesini hatırlatarak bu maddenin kabul edilemez olduğunu ifade etti. Tut, 27. maddenin suç türü ayrımı gözetmeksizin erken salıverme imkanı tanıdığını, bu haliyle deprem dosyalarındaki cezai ve toplumsal sorumluluğu fiilen ortadan kaldırabileceği uyarısında bulundu:

"Deprem dosyalarının büyük bölümü hala bilirkişi incelemesi, keşif veya teknik rapor aşamasındadır. Bu süreç devam ederken infaz rejiminde kapsamlı değişiklik yapılması, cezaların caydırıcılığını, yargının işlevini ve kamu güvenini zedeleyecektir."

Tut, TBMM'ye, adaletin tesisi, tüm sorumluların hesap vermesi ve mağduriyetlerin unutulmaması adına bu düzenlemenin geri çekilmesi çağrısında bulundu.

Osmaniye Barosu Başkanı Ahmet Şefik Akın ise deprem suçlularının infaz indirimlerinden istisna tutulması taleplerinin hakkaniyetli olduğunu vurguladı. Akın, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarına göre, suçun niteliği ve toplumsal etkisine göre farklı infaz rejimlerinin kabul edilebileceğini belirterek:

"Suçun neticelerinin ağırlığı, topluma verdiği ve vermesi beklenen müstakbel zarar ve sonucundaki adalet beklentisi gözetildiğinde, deprem suçlarının genel indirim veya kolaylaştırıcı infaz hükümlerinden istisna tutulması; hukuk devleti ve ölçülülük ilkeleri açısından daha hakkaniyetli olacaktır."

Akın, canların geri gelmeyecek olsa da, söz konusu düzenlemelerden deprem suçlularının muaf tutulması ve bu doğrultuda cezalandırılmalarının adaletin tecellisi açısından büyük bir yol kat edilmesini sağlayacağını sözlerine ekledi.