Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü davasında yüz yüze savunma talep etti

(İSTANBUL) 19 Mart tarihinde gerçekleştirilen operasyonla tutuklanan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin davalardan biriyle Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde karşı karşıya. Mahkeme, "Savunmamı SEGBİS ile değil, fiziken, yüz yüze yapmak istiyorum" diyen İmamoğlu'nun talebini geçtiğimiz 11 Temmuz'da yapılan duruşmada kabul etmişti. Ancak mahkeme daha sonra, 24 Ekim'de Silivri'deki cezaevinden SEGBİS ile bağlanmasına karar veren bir ara karar aldı. Bu süreçte İmamoğlu, el yazısıyla talep notu göndererek savunmasını mahkeme huzurunda yüz yüze yapmak istediğini kaydetti.

İçişleri Bakanlığı, 2022 yılında Büyükçekmece Cumhuriyet Savcılığı'na şikâyet dilekçesi sunarak, 19 Mart'ta tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun, 2015 yılında Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde gerçekleştirdiği bir ihale hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

"5 celsedir mütalaa bekleyen hakim son HSK kararnamesiyle Diyarbakır'a tayin edildi"

Kemal Polat ve Nusret Yılmaz'dan alınan bilgilere dayanarak, suç duyurusu ile başlatılan soruşturma neticesinde İmamoğlu hakkında, Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde "ihaleye fesat" davası açıldı. Mahkeme, İmamoğlu'na 3 yıldan 7 yıla kadar hapis ve siyasi yasak cezası istenen bu davanın 409 gün içinde karara bağlanmasını hedef olarak koymuştu. Ancak, davanın açılmasının üzerinden neredeyse 3 yıl geçmesine rağmen, 11 duruşma yapılmasına rağmen bir karar alınamadı. Savcılık, iki bilirkişi raporunun sunulmasına rağmen, yargılama heyetine 5 celsede mütalaa veremedi. Davanın mütalaa bekleyen hâkimi, 20 Haziran'da yayımlanan son HSK kararnamesiyle Diyarbakır'a tayin edildi. Yeni atamaların henüz yapılmaması nedeniyle, 11 Temmuz'daki duruşmada geçici hâkim ve savcı görev aldı. İmamoğlu, avukatları aracılığıyla geçici heyetten bir sonraki celseye SEGBİS ile değil, bizzat katılmak istediğini ileterek bu yönde ara karar verilmesini talep etti. Talebi kabul eden geçici heyet, İmamoğlu'nun 24 Ekim 2025'e ertelenen duruşmaya hazır edilmesi için Marmara Ceza İnfaz Kurumu'na müzekkere yazılmasına karar verdi.

Ara kararda değişiklik

İmamoğlu, 14 Ekim'de avukatları Kemal Polat ve Nusret Yılmaz aracılığıyla davanın görüldüğü mahkemeye dilekçe sunarak, Büyükçekmece Adliyesi'ndeki duruşma salonunun yetersizliğinden dolayı ortaya çıkabilecek yoğunluk ve benzeri nedenlerle, savunma hakkının uygun koşullarda kullanılabilmesi amacıyla duruşmanın Silivri Ceza İnfaz Kurumu 1 No'lu Duruşma Salonu'na alınmasını talep etti. Mahkemeye sunulan dilekçede, "Ancak sayın mahkemenizce bu talebimiz reddedilmiş ve daha önce verilmiş bulunan ara kararından rücu edilerek, Marmara Ceza İnfaz Kurumu'na yazılan müzekkerenin işlemsiz iadesi istenmiştir. Tarafımızca duruşmada müvekkilin hazır bulunacağı beyan edilmiş olmasına rağmen, talebimizin aksine önceki ara kararından rücu edilmiş olması, müvekkil yönünden yeni bir hak ihlali oluşturacağı gibi, duruşmanın daha uygun fiziki koşullarda yapılması talebi adeta cezalandırılmıştır" ifadesine yer verildi.

Avukatların açıklaması: Müvekkilimiz hukuki dinlenilme hakkını kullanmak istiyor

Dilekçede Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. Maddesi ile Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay içtihatlarına atıf yapıldıktan sonra "Müvekkil Ekrem İmamoğlu, önceki dilekçelerimizde de açıkladığımız gibi, 24.10.2025 günlü 11. duruşmada, sayın mahkeme huzurunda SEGBİS ile bağlanarak değil, bizzat fiziken hazır bulunarak beyanlarını sunmak, savunmasını yapmak, hukuki dinlenilme hakkını kullanmak istemektedir ve bu isteğini tarafımıza yazılı olarak da iletmiş olup, müvekkilimizin yazılı talebini de sayın mahkemeye dilekçemiz ekinde sunuyoruz" ifadelerine yer verildi.

İmamoğlu'nun el yazılı başvurusu

İmamoğlu, kendi kalemiyle kaleme aldığı ve dilekçe ekiyle mahkemeye sunduğu talebinde şu ifadelere yer verdi:

"Hakkımda 2023 yılının başında açılmış olan Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam etmekte olan dava sürecinde, dosya tamamlanmış ve mahkemenin tayin ettiği iki ayrı bilirkişi heyet raporuyla da ihaleye fesat suçunun oluşmadığı ve bir kamu zararı bulunmadığı ortaya konmuş olmasına rağmen, bir karar vermeyi bırakın, savcılık tarafından esas hakkındaki mütalaanın dahi 20 Kasım 2024 tarihinden bu yana verilmemiş olması nedeniyle, maalesef sürekli ertelenen bir dava süreci ile karşı karşıyayım.

Karşı karşıya kaldığım bu "yargılanamama" nedeniyle, sayın mahkeme huzurunda bizzat hazır bulunarak kendimi ifade etmek, mahkeme huzurunda savunmalarımı yüz yüze yapmak istiyorum. Bu nedenle 24.10.2024 tarihli duruşmada, Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bizzat hazır bulundurulmam yönündeki talebimi el yazımla da dile getirdiğim haliyle, sayın mahkemeye yeniden verecek olduğunuzu bildiğim dilekçeniz ekinde ivedilikle sunmanızı rica ederim."