İstanbul'da öğrencilerin yemekhane zamlarına karşı sesleri yükseldi

(İSTANBUL) İstanbul Üniversitesi'nde öğrenciler, yemekhane fiyatlarına uygulanan zammı, kampüs içinde gerçekleştirdikleri yürüyüş ve basın açıklamasıyla protesto etti. Öğrenciler, yürüyüş boyunca "Beslenme hakkımız gasp edilemez" ve "Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek" gibi sloganlar attı. Eylem esnasında, geçen yılki yemekhane protestolarına katıldığı gerekçesiyle sınır dışı edilmek istenen öğrenci Rana Haluk Babazade'nin kaleme aldığı mektup da okundu. Üniversite bahçesinde toplanan öğrencilerin yürüyüş talebine üniversite güvenliği müdahale etti ve protesto sırasında öğrencilerle güvenlik görevlileri arasında gerginlik yaşandı.

Öğrenciler, kulüp stantlarının yer aldığı alanda toplanarak havuzlu bahçe önünden yürüyüş yapmak istediler. Ancak üniversite güvenliği, yürüyüşü engellemeye çalışarak megafonlarına el koymaya kalkıştı. Bir öğrenci, arbede esnasında megafonunun alınmak istendiği sırada şu ifadeleri kullandı:

"Günde 100 lira KYK ücreti ödediğimiz için, 52,5 lira olan yemekhane fiyatlarına karşı sesimizi çıkarmamız suçmuş gibi gösteriliyor. Okulun güvenliği, kendi öğrencisine saldırıyor. Yazıklar olsun!"

"Beslenme hakkımız gasp edilemez"

Öğrenciler, yürüyüşleri sırasında "Beslenme hakkımız gasp edilemez" ve "Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek" şeklinde sloganlar atmayı sürdürdüler. Eylem boyunca, geçtiğimiz yılki yemekhane protestolarına katıldığı için sıkıntılı bir süreç yaşayan Rana Haluk Babazade'nin mektubu da dinleyicilere ulaştırıldı.

Rana Haluk Babazade'nin mektubu: "Bizi güçlü kılan dayanışmamızdır"

Babazade, mektubunda üniversite öğrencilerine dayanışma dolu bir mesaj gönderdi:

"Bir yıl önce yemekhane protestolarında ben de aranızdaydım. O zaman nasıl güçlü ve öfkeli hissediyorsam, şimdi de aynı duygular içindeyim. Bu rejim, kadınları, LGBTQ bireyleri, göçmenleri ve yoksulları görünmez kılmaya çalışıyor. En temel hakkımız olan beslenme hakkımız bile ihlal ediliyor. Ancak bizi güçlü kılan, dayanışmamız, mücadelemiz ve birlikte örgütlenmemizdir. Özgürlük, biz neredeysek oradadır. Onlar nerede olursa olsun, biz de öfkemizle, toplumsal mücadelemizle ve kalbimizde büyüyen uluslararası dayanışmalarımızla var olmaya devam edeceğiz."