İzmir GastroFest 2023: Gastronomik zenginliğimizle dünyaya açılmalıyız

(İZMİR) - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bu yıl sekizincisi gerçekleşen İzmir GastroFest'e katıldı. Tugay, İzmir'in benzersiz mutfak kültürünü tanıtmada hassasiyet göstermenin önemine dikkat çekti.

Başkan Cemil Tugay, eşi Öznur Tugay ile birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin katkılarıyla düzenlenen İzmir GastroFest'te yer aldı. Ege Bölgesi'nin mutfağını ön plana çıkarmayı hedefleyerek, gastronomik değerleriyle marka bir şehir oluşturmayı amaçlayan festival, "Yemek ve Sanat" teması altında gerçekleştirildi. Festivale, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, çeşitli gazeteciler, yemek yazarları, şefler ve sanatçılar katıldı.

Tugay: "İzmir bu niteliği ile Avrupa'ya da çok şey kattı"

Burada bir konuşma gerçekleştiren Başkan Tugay, gastronomi çalışmalarının en önde gelen konulardan biri olduğunu belirterek, "Bizler üzerinde yaşadığımız coğrafyanın, içinde yaşadığımız kentin dünyada eşi benzeri bulunmadığını bilenlerdeniz. İzmir yüz yıllar, belki de bin yıllar boyunca Anadolu ve Anadolu'nun doğusundan gelen her şeyin, Avrupa'ya, dünyaya taşındığı liman şehri. Her zaman bu niteliği ile Avrupa'ya da çok şey kattı. Kahveyi Avrupa, İzmir Limanı'ndan gönderilen ürünlerle tanıdı" ifadesini kullandı.

"En güzel şiirlerin yazıldığı coğrafya"

İzmir'in son derece zengin bir gastronomi kültürüne sahip olduğuna vurgu yapan Tugay, şu sözleri sarf etti:

"Biz Akdeniz şehriyiz. En güzel şiirlerin yazıldığı coğrafya. En güzel şarkıların bestelendiği yer. Dünyada en güzel ve öncelikli şarapların yapıldığı topraklarda olduğumuzu biliyoruz. İzmir, Akdeniz'in kalbinde tarih boyunca hem bereketin, hem de zengin mutfakların simgesi olan bir kent. Yüz yıllar boyunca farklı coğrafyalardan gelen insanların getirdiği tariflerle, alışkanlıklarla yoğrulan bir liman kenti. Bu harmoni içerisinde kendine has kültürünü de her zaman koruyan bir coğrafya. Her ilçemiz, mutfak kültürünün ayrı bir hikayesini anlatıyor. Ancak bu zenginliği korumanın ötesine geçmemiz gerekiyor. Bizim kültürümüzün en büyük eksiği, ülkeye ve dünyaya bu kültürü tanıtmakla ilgili yeterince çaba göstermiyor oluşumuz."

Coğrafi işaretli 45 tarımsal ürün

İzmir'de 45 adet coğrafi işaretli tarımsal ürün bulunduğunu dile getiren Başkan Tugay, bu ürünlerin sadece üretimiyle kalmayıp tanıtımına da daha fazla özen gösterilmesi gerektiğine dikkat çekti. Tugay, "Mutfağımız Akdeniz'in bir yönüyle en sade, diğer tarafı ile de en zengin mutfaklarından biri. Bu zenginliği dünyaya tanıtmak, bu kültürü bugünlere getirenlere karşı borcumuz. Günümüzde üretenlerin daha fazla haklarını almaları için de bir ihtiyaç ve İzmir'in hak ettiği saygınlığı kazanması açısından önemli. Bu nedenle bu tür etkinliklere ihtiyacımız var. Bizim yapmamız gereken, sahip olduğumuz değerleri daha fazla tanıtmak" şeklinde konuştu.

Arslanalp: "Çevre, açlık, iklim değişikliği, zorunlu göçler öncelikli konularımız oldu"

İtaltur Genel Müdürü Hande Arslanalp ise 8 yıllık süreçte kaydettikleri başarılı sonuçları anlatarak, "Sizlerle birlikte büyüdük ve geliştik. İnsan olarak unuttuklarımızı insanlığın hafızasına kazımak, geleceğe miras bırakmak istiyoruz. Bunları konuşurken yaşadığımız zorlukları, dünyamızın sorunlarını hiç unutmadık. Çevre, açlık, iklim değişikliği, zorunlu göçler öncelikli konularımız oldu. Karbon ayak izimizi hesapladık. Sürdürülebilir bir yaşam için değerli reçeteler bu sahneden hep paylaşıldı. Bu yıl gastronominin çevresine yeni bir ağ örmek ve etkisinin, etkileşiminin nerelere doğru yayılacağını sizlerle deneyimlemek için böyle bir tema seçtik. Hepimiz bir sofranın etrafında toplanıyoruz. Bu bir şenlik sofrası. Çeşitli fikirleri paylaşıyoruz, tartışıyoruz. Değişik yemekleri tadıyoruz, yemek pişiriyoruz, film seyrediyoruz, caz dinliyoruz, dans ediyoruz. İşte festivalin güzelliği, keyfi, eğlencesi, dostluğu..." dedi.

Salkım: "Her tabak aynı zamanda kültürel bir zenginlik sunar"

İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Salkım, yemek ve sanatı buluşturmanın önemine değinerek "Çünkü biz biliyoruz ki yemek sadece bir beslenme şekli değil, aynı zamanda kültürün dili, coğrafyanın hafızası, sanatın ifadesidir. Her tabak aynı zamanda kültürel bir zenginlik sunar. Kadim Anadolu bu anlamda büyük zenginliklere ev sahipliği yapıyor. Ege Bölgesi de benzer şekilde endemik bitkileri, yöresel hikayeleri olan yemekleri ile binlerce yıldır kentin öyküsünü anlatıyor" ifadesini kullandı.

Başkan Tugay, konuşmaların ardından stantları gezerek etkinliği yerinde değerlendirdi.