Kanal İstanbul projesi: Kamu yararı üzerine tartışmalar sürüyor

(İSTANBUL) - Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aydan Adanır Usta, Kanal İstanbul Projesi'nin İstanbul'un hassas ekosistemleri üzerinde geri dönüşü olmayan etkiler oluşturduğunu ifade ederek, "Hukuki süreçler devam ederken, planlar mahkemelerce iptal edilmiş olmasına rağmen bu alandaki inşaatlar tüm hızıyla sürmektedir. Sosyal konut dâhil, bu alana hiçbir yapı izni verilmemesi gerekmektedir" belirtti.

İstanbul Barosu ve TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu'nun organize ettiği "Kanal'dan İstanbul'a Kamu Yararını Tartışıyoruz" başlıklı panelde, Kanal İstanbul Projesi ele alındı.

Panelin açılışında konuşan TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aydan Adanır Usta, mevcut durumda bir ulaşım ya da güvenlik projesinin olmadığına dikkat çekerek, Kanal İstanbul'un Boğaz'ı koruma iddiasıyla İstanbul'un gayrimenkul geliştirme projesine dönüştüğünü kaydetti. Usta, şunları söyledi:

"Kanal İstanbul'un sözde "prestij projesi" olarak sunulmasıyla, İstanbul'un hassas ekosistemleri üzerinde telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkmıştır. Hukuki süreçler devam ederken, planlar mahkemelerce iptal edilmiş olmasına rağmen bu alandaki inşaatlar tüm hızıyla sürmektedir. Kamuoyuna "sosyal konut projesi" olarak doğru bir şey yapıldığı lanse edilirken, bu projelerin aslında Kanal İstanbul'un yaratacağı rant beklentileriyle bölgedeki arazileri değerlendirmek ve yeni rant alanları oluşturmak amacı taşıdığı açıktır. Sosyal konut dâhil, bu alana hiçbir yapı izni verilmemesi gerekmektedir. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği olarak, tüm bileşenlerimizle birlikte; bilimsel bilgiye, mesleki birikimimize ve kamu yararını savunma sorumluluğumuza dayanarak Kanal İstanbul projesine karşı mücadelemizi sürdürmekte kararlıyız."

"Hukuk dışı fiilî durum yaratma çabasını ve bu çaba içerisinde olanların görevlerini kötüye kullandıklarını da görmekteyiz"

İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kabaoğlu, milletvekili olduğu dönemde bu konuya ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunmuş olduğu araştırma önergesinin reddedildiğini hatırlattı.

Kabaoğlu, meseleyi uluslararası boyutlarıyla ele almanın önemine değinerek, Kanal İstanbul Projesi'nin Türkiye'nin taraf olduğu Paris Anlaşması'na aykırı olduğunu gerekçeleriyle açıkladı ve projenin, Türkiye'nin imzaladığı diğer uluslararası çevresel koruma anlaşmalarına karşı da ciddi ihlalleri gündeme getireceğini belirtti.