Yerel seçimlerde yarışacak adayların kim olacağına odaklanan siyaset, kısa sürede zorunlu olarak ekonomi gündemine dönecek. Göz ardı edilen ekonomik sorunlar, emekli maaş artışıyla ilgili tepkiler, ABD’de yapılacak toplantılarda yatırımcı arayışı gibi konular önümüzdeki günlerde çok konuşulacak. Hemen söyleyelim, emekli maaşlarının enflasyon artışıyla sınırlı kalmaması için çalışmalar sürüyor. Ekonomi yönetiminin pek hoşuna gitmeyen bu durum, yerel seçim öncesi kaçınılmaz gibi…

EMEKLİ KRİZİ

AKP kulislerinde, yeni yıl öncesi başlayan seçim kulisleri, beklenen adayların teker teker netleşmesiyle etkisini yitirmeye başladı. Bundan sonra bolca kampanya malzemeleri ve yeni vaatler gündem olacak. Vaat deyince konu yeniden emekli maaş artışlarına geliyor. 3 Ocak’ta açıklanan yüzde 37,5 enflasyon rakamı ve emeklilerin maaşlarında yapılacak artışın bununla sınırlı kalması, bırakın muhalefeti, partide bile krize neden oldu. Bu rakamla seçim kampanyası yürütemeyeceklerini bilen AKP yöneticileri, ekonomi yönetiminin istediğinin aksine ‘iyileştirme’ bekliyor.

ÇALIŞMALARA DEVAM

Daha önce de yazdığımız gibi bu konuda kapalı kapılar ardından çalışmalar sürüyor. Ekonomi yönetimi, dengelerin bozulmaması için bunun ancak yüzde 40’a yuvarlanabileceğini savunuyor. Parti yöneticileri ise emekli memur maaşına yapılan yüzde 49,5’lik artışın esas alınması gerektiğini, aksi durumda seçimlerde meydanlara

çıkamayacaklarını dile getiriyorlar. Çalışma Bakanlığı‘nın ise üç seçenekli bir çalışma yaptığı ve bunlar arasında yüzde 45’e denk gelen formüllerin de olduğu aktarılıyor. Çok değil, bir hafta içinde işin sonucunu göreceğiz…

İŞLERİ ZOR

Gelelim, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın yakında yapacakları ABD seyahatine. Çok yazıldı çizildi, yatırımcılarla yapılacak toplantılarda Türkiye’ye sermaye çekilmeye çalışılacak. Uzmanlar işlerinin zor olduğunu iddia ediyor. Zira dumanı tepesinde tüten yargı krizi yatırımcılar açısından en sorunlu alan.

UMUT YABANCI YATIRIMCI

Ekonomi yönetimi ise iyimserliğini koruyor. Yabancıların orta vadede Türkiye’nin izlediği politikasının olumlu sonuçlarının görüleceğine inandığı iddia ediliyor. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın

eski ilişkilerini kullandığı, New York’ta yapılacak yatırımcı toplantısında bazı isimlerin Türkiye’ye yatırım yapma planını açıklayacağı, bunun ön görüşmelerinin yapıldığı öne sürülüyor. İddiaya göre, bu toplantının bir benzeri kısa süre içerisinde İstanbul’da yapılacak ve bu temaslardan Türkiye’ye 10 milyar dolarlık bir fon girişi sağlanacak. AKP kulislerindeki hava bu yönde…

TASARRUF NEREDE?

Ekonomi yönetiminin diğer iddiası ise kamu harcamalarındaki tasarruftu. Maalesef, bu konuda pek de başarılı olunmadığı görülüyor. Daha ilginci savurganlık örnekleri açıkça konuşuluyor. Örneğin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Dubai’de geçen kasım ayı sonunda yapılan İklim Zirvesi’ne 1040 kişilik bir ekiple katıldığı

iddiaları Meclis gündemine taşındı. Bakanlık, bunu yalanlayamadı. Ekonomi yönetiminin tasarruf konusunda tüm bakanlıklara söz geçiremediği anlatılıyor.

KIRTASİYEYLE OLMUYOR!

Cari harcamaların sınırlandırılması, seyahatler, araç kullanımı gibi konulardaki savurganlık maalesef devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sohbet ettiği gazetecilere, “Kamu harcamalarını nasıl verimli alanlara kanalize edebiliriz, tasarruf harcamamak değildir. Tasarruf kaynakların doğru alanlara yönlendirilmesidir. Gereksiz harcamaların da kaldırılmasını içeriyor. Vatandaşımız da kamuda tasarruf bekliyor. Bu konuda yoğun çaba içindeyiz” diyor.

KAMU İHALELERİ İDDİALARI

Ancak, bu konudaki karar ekonomi yönetiminden çok Cumhurbaşkanlığı’nın tercihlerine dayanıyor. Özellikle kamu ihaleleri ve DMO alımları mercek altına alınmadığı için ‘kırtasiye sınırlamasıyla’ tasarruf yapılamayacağını herkes biliyor. 1 liralık bir malın devlete 15 liraya satıldığı iddiaları yine AKP’liler arasında konuşuluyor. Alan

memnun, satan memnun gibi…