Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın son haftalarda yaptığı ilginç görüşmeler, Abdullah Gül’den sonra Meral Akşener ile bir araya gelmesi, yeni dönemde değişim şeklinde yorumlansa da iktidar uygulamaları başka şeyler anlatıyor. AKP kulislerinde, Akşener görüşmesi, kayyım atamaları, Ali Yerlikaya’nın yerini sağlamlaştırması gibi birçok konuda çok şey konuşuluyor.

AKŞENER’E SORDU

AKP kulislerinde, Erdoğan-Akşener buluşması konusunda yazılıp çizilen onca iddianın aksine herhangi bir teklifin olmadığı, Akşener’in herhangi bir talepte bulunmadığı net şekilde anlatılıyor. Randevunun zaten diyalogları olan iki liderin özel kalemlerinin organizasyonuyla yapıldığı dile getiriliyor. Bu görüşmeden pek gün yüzüne çıkmayan tek anekdot ise Erdoğan’ın Akşener’e “Sizce seçimi neden kaybettik?” sorusu olabilir. Nezaket sözcüklerini geçersek Akşener’in ekonomik krizden başlayıp, emekli ve dar gelirlerinin sorunlarına ilişkin kısa bir perspektif çizdiğini söyleyebiliriz.

İZLEMEK GEREKİR

Ancak bu görüşmenin içeriğinden çok, bundan sonrası için ne anlam taşıdığı daha önemli olabilir. Yeni bir Sinan Oğan vakası demek abartılı olabilir ama Erdoğan’ın bundan sonraki süreçte Akşener ve kendisine yakın duranlara, ihtiyaç oldukça başvuracağı anlaşılıyor. Görüşmenin anlamlandırılması için bundan sonraki gelişmelere bakmak gerektiğini söyleyenler çoğunlukta.

KAYYIM SESSİZLİĞİ

Büyük tartışmalara neden olan kayyım konusu AKP’de çok az kişi tarafından eleştiriliyor. Hakkari Belediyesi’ne kayyım atanması konusunda AKP’liler genel parti politikasından pek de farklı düşünmüyor. Bazı Güneydoğu kökenli milletvekilleri dışında çok da etkilenmiş görünmüyorlar. Erdoğan’ın ‘Bu daha başlangıç’ sözleri, DEM’in adaylarının seçildiği diğer iller için de risk oluşturuyor. Eski dosyaları aç, hızla sonuçladır ve belediyeye el koy…

ANKARA ÇAKALLARI

Biraz gündemin dışına düşse de İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve emniyet kadrolarıyla ilgili tartışmalar parti içinde hala iş yapıyor. Erdoğan'ın talimatıyla MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yle görüşen Yerlikaya kendisiyle ilgili tereddütleri gidermiş ve çizilen sınırları kabul etmiş görünüyor. Yerlikaya’nın Bahçeli’yle yaptığı görüşmeyi merak edenlere, “Görüşmenin çok iyi geçtiğini” anlattığı, operasyonları kastederek “Meydanı birkaç Ankara çakalına bırakacak değiliz” dediği aktarılıyor.

İMAJ YENİLEME

Yerlikaya, bir yandan da imaj düzeltme faaliyetleri yapıyor. Yaklaşık iki haftadır, AKP milletvekillerini gruplar halinde bakanlığa davet ederek bakanlığının faaliyetlerini anlatıyor. Sorularına cevap veriyor. Ancak bakanın her sabah bir operasyonla ilgili tweet atması parti içinde “Güne yine İçişleri bakanının tweetiyle başladık” diye espri konusu olmaya devam ediyor.

SOYLU’NUN TADI KAÇIK

Buraya bir not düşelim. Yerlikaya, Kızılcahamam kampında sunum yapmaya başladığında Süleyman Soylu’nun salondan çıktığı ve sunum bittikten sonra tekrar girdiğini aktaralım. Ayrıca Soylu’nun 27 Mayıs darbesinin yıl dönümünde Yassıada’da yapılan programa davet edilmemesine içerlediği anlatılıyor. Soylu, hem Demokrat Parti’nin eski genel başkanı, hem de eski İçişleri Bakanı olarak davet edilmemesini eleştirmiş. Bu programın Cumhurbaşkanlığı Sarayı tarafından yapıldığını da aktaralım.

ORTADA BİR ŞEY YOK

Tüm bunlardan görüldüğü gibi AKP’de bir bütünlük yok. Erdoğan kendi yararına göre yumuşama hissi yaratıyor. DEM’le uğraşmanın milliyetçi-muhafazakar tabanı konsolide ettiği inancı hala sürüyor. “Partide değişim ve reform yakında” diye demeçler verilirken, değişimin başlangıcı olabilecek kongre erteleniyor. Ne strateji ne de politikalarda bütünlükten söz edilebiliyor.