Sene başından beri terazi sürekli bir tarafa doğru bastırılınca, bu maça böyle gerçekliği olmayan bir puan farkıyla çıkılıyor. Böyle olunca da bol bol elinden tutulan takım kapanıp beraberliğe yatabiliyor. Haftalardır rakamlarla, istatistiklerle bir tarafın nasıl kayırıldığını, hakem referanslarıyla anlatıyorum. İşte bir maçla şampiyon olunmuyor. Nitekim, bakın dün akşam GS'nin gol atma şansı 0.12.. Fenerbahçe'nin ise 1.53. Lakin bir şey farketmiyor tabi. Tekrar edeyim bu maçta böyle bir skor olmasının sebebi haftalardır rakibe verilen destekti. Çünkü Galatasaray 6 puanın rahatlığıyla kapanıp beklerken, Fenerbahçe risk alamadı, üstüne bir de yakaladığı pozisyonları da yine her zamanki gibi harcadı. Atamazsan 7 puanla beklersin şampiyonluğu. Tabi her maç yabancı hakeme oynansaydı şu an bambaşka bir tablo ile karşı karşıyaydık. Dolayısıyla, benim önerim Türkiye liginde her maç yabancı hakemle oynanmalı. Sadece derbiler değil. Çünkü iyi hakem olunca oyun ne kadar farkediyor hepimiz gördük. Okan Buruk’un itirazlarına bakmayın, onun huyu bu, pozisyondan bağımsız, hakeme sürekli itiraz eder. Kendisinden objektif olmasını beklemiyoruz zaten. Neyse, biz kendimize dönelim.
Fenerbahçe oyunu artık oturdu ama bu sene ligde ne olur çok umutlu konuşmak zor. Bu kadar kötü oynayan GS'yi yenmeliydi Fenerbahçe. Ama olmadı, özellikle ön taraftaki yıldızlarımız bir hayli hayal kırıklığına uğrattı. Tadic, Talisca, Nesyri maalesef hiç alışkın olduğumuz gibi değildi. Moralsiz dönüyoruz eve..