Öğrenciler imam hatiplere zorlanıyor: Kontenjan oyunları!

AKP iktidarının eğitimdeki ideolojik tercihleri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) resmi verileriyle bir kez daha gündem oldu. Son 15 yılda bin 236 yeni imam hatip lisesi açılırken, akademik başarı için tercih edilen fen liselerinin sayısı sadece 264’te kaldı. Bu tablo, boş kontenjanlarla karşılaşan imam hatip liselerinin fiilen zorunlu hale gelmesine neden oluyor.

İmam Hatip Seferberliği

İktidarın son 15 yılda uyguladığı dini eğitim ağırlıklı okullaşma politikası, adeta bir "imam hatip seferberliği"ne dönüştü. MEB’in verilerine göre, 2010-2011 eğitim-öğretim yılında Türkiye genelinde 493 olan imam hatip ve Anadolu imam hatip lisesi sayısı, 2024-2025 dönemine gelindiğinde 1.729’a fırladı. Bu süreçte, 2010 yılında 235 bin 639 öğrenci bu okullarda eğitim görürken, bu sayı yeni okulların inşa edilmesiyle önemli ölçüde arttı.

Fen Liselerinin Geri Planda Bırakılması

İmam hatip okullarına yapılan büyük yatırımların aksine, akademik başarı ve bilimsel eğitimde tercih edilen fen liselerinin sayısı oldukça yetersiz kaldı. Fen liselerinin sayısı, imam hatiplerle kıyaslandığında oldukça mütevazı bir artış gösterdi. 2010-2011 döneminde Türkiye genelinde sadece 115 fen lisesi bulunurken, 15 yılda yalnızca 264 adet artarak bu sayı 2025 yılı itibarıyla 379’a ulaştı.

Tek Seçenek İmam Hatip mi?

Bu dengesiz yapı, yalnızca okul sayılarıyla sınırlı kalmıyor; Liselere Geçiş Sınavı (LGS) sonrası yaşanan tercihlerde de belirginleşiyor. Fen ve Anadolu liseleri, akademik başarı isteyen öğrenciler için hala yüksek puanlarla kabul ediyor, ancak bu okullarda boş kalan kontenjanlar, öğrencileri imam hatip okullarına yönlendirmek zorunda bırakıyor. Özellikle adrese dayalı yerleştirme sisteminde, birçok mahallede imam hatip okullarının tek seçenek olarak kalması, bu durumu fiili bir “kontenjan dayatması” haline getiriyor. Bu da eğitimde fırsat eşitliğini ciddi şekilde zorluyor.