Okunamayan seçmen grupları - Sessiz üç grup belirleyecek

Artık nefeslerin tutulduğu haftaya girdik. Miting meydanları, anketler, derin analizler değil, tam olarak nereye evrileceği kestirilemeyen ‘üç sessiz seçmen grubu’ sonucu belirleyecek.

1-Deprem bölgesinde oy kullanacaklar, 2- Sandığa gitmeme olasılığı bulunan kararsızlar 3-Yurtdışı seçmen oylarını arttıranların kim olduğu…

Kulislerde, herkesin dikkatini çeken bu gruplarla ilgili yapılan yorumlara bakınca kaygı anlaşılıyor. Dikkatlerin yönelmesi yetmiyor, çünkü kestirilemiyor. Deprem bölgesi seçmeniyle başlayalım. Bu bölgede oy kullanma oranı belirgin biçimde düşecek. AKP bu bölgedeki eski avantajını kaybedecek. Oy kullananların tepkiselliği ise sonucu belirleyecek. Bölgedeki AKP milletvekillerinin, sandığa gitmeyecek seçmen için son günlerde üst üste yaptığı çağrı dikkat çekici…

SANDIĞA GİTMEYECEKLER

Kararsızlarla ilgili çok şey söylendi. Seçime iki hafta kala yüzde 10 civarında olduğu öne sürülen kararsızların en az yarısının sandığa gitmeyecek seçmen olduğu yorumları yapılıyor. Artık onlar kararsız değil, oy kullanmama tercihi yapanlar. Bu kitlenin AKP’li olması büyük olasılık. Topu buradan nasıl döndürebiliriz çabaları var.

YURT DIŞI SEÇMEN SÜRPRİZİ

Üçüncü olarak, yurtdışı seçmen konusu var. AKP, yurtdışı seçmen çalışmalarında her zaman diğer partilerden başarılı olmuştur. Bu kez diğer partiler de çabaladı. Yurt dışı seçmeni iyi analiz etmek gerekiyor. Oy kullanmadaki artışı, son yıllarda yaşanan ‘beyin göçüyle’ ilişkilendirenler var. Ülkeleri için kaygı duyan bu kitlenin tepkisel oy kullanacağı ve iyi organize olduğu yorumları yapılıyor. Ayrıca Türkiye’deki seçimlere duyarsız olan protest Kürt ve Alevi grupları da daha duyarlı gibi.

KİMİN KALEMİNDEN ÇIKTI?

AKP’de, uygulanan stratejinin isteneni vermediğini gören ve seçim kampanyasının istedikleri rotada gitmesini sağlayamayan aklıselim bir grup, ‘topu buradan çevirebilir miyiz?’ diye hala gayret ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın genel üslubuyla örtüşmeyen ‘özenli, dikkatli ve dengeli’ tweetin bu grubun elinden çıktığı anlatılıyor. Hatta, ‘Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın kaleminden çıkmış gibi’ diyenler az değil.


HANGİ SEÇİME BENZİYOR?

Bu nedenle, AKP’lilerin son hafta analizleri temkinli. Seçmenin havasını 7 Haziran seçimlerine benzeten de var, ikisinden de farklı bulan da. Ancak birleştikleri tek nokta, havanın farklı olduğu. Saha üstünlüğünün Millet İttifakı’na geçtiği kabul ediliyor. AKP’liler son kertede, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘kendisini ortaya koyarak’ vereceği duygusal mesajlara bel bağlamış durumdalar.

İKİNCİ TUR SANCISI

AKP kurmaylarının kendi aralarındaki sohbetlerde, “7 Haziran ile 1 Kasım seçimleri bizim için çok ilginç bir örnektir. Biz o dönemde sahada 7 Haziran’ı hissetmiştik. İnsanlar tepkisizdi, süreç farklıydı. Şimdi bizim için önemli olan seçimi birinci turda bitirmek. Birinci turla ikinci tur arasındaki zorluk anını millete yaşatmamamız lazım. Çünkü zor bir süreç olacaktır. Meclis yapısı oluşmuş olacak. Bir yandan cumhurbaşkanlığı seçimi olacak. Zor bir iki haftalık süreç olacak. O süreci yaşamamız gerekiyor” diyorlar.

Seçmenin tercihi, ‘İkinci tur sancısı yaşatmamaktan yana’ olabilir. Ama kimin işine yarar bilinmez…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Nuray Babacan Arşivi