Sinema ve dizi sektörüne Netflix aşısı

Tüm dünya şu aralar nefesini tutmuş ve alışılageldik ezberlerini bozmuş şekilde bir ikilem içinde bocalıyor: Sağlık mı yoksa ekonomik kriz mi? Bu bağlamda insanlık, Covid-19’a karşı bulunabilecek olası aşıya karşı gözlerini dört açmış beklemekte. Şimdilik biraz umutsuz görünen bu bekleyişe karşın, günümüz görsel işitsel içerik üretiminin küresel düzeyde büyük oyuncusu Netflix, kendi sektörü için geçici bir “aşı” geliştirdi!..

2019 yılının son aylarında Çin’in Vuhan şehrinden dünyaya yayılan ve yaşamı cehenneme çeviren Covid-19 virüsünün sinema ve televizyon sektörlerini de vurması kaçınılmazdı!.. Özellikle başlarda biraz direnilse de film, dizi film ve reklam filmi emekçilerinin sağlıklarını korumak için, oyuncular sendikasının da ısrarlı mücadelesiyle insan sağlığı açısından oluşan risk nedeniyle setlere zorunlu olarak paydos kararı verilmek durumunda kalındı…
Tüm dünya şu aralar nefesini tutmuş ve alışılageldik ezberlerini bozmuş şekilde bir ikilemin içinde bocalıyor: sağlık mı yoksa ekonomik kriz mi? Bu bağlamda da insanlık, Covid-19’a karşı bulunabilecek olası aşıya karşı gözlerini dört açmış bekliyor… Şimdilik biraz umutsuz görünen bu bekleyişe karşın, günümüz görsel işitsel içerik üretiminin küresel düzeyde büyük oyuncusu Netflix, film ve televizyon sektörü için geçici bir aşı geliştirdi: pandemi nedeniyle çekimleri kesintiye uğrayan yapımların kamera arkasındaki çalışanlarına, Netflix tarafından 4 milyon TL tutarında bir destek (küresel ölçekteki bu yardımla Netflix ülke başına 500 bin dolar destek dağıtacak) sağlanacak ve bu desteğin yönetimini ve dağıtımını İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV) ve Sinema Televizyon Sendikası üstlenecek!
NetflIx’in Geçici Desteği Nasıl Dağıtılacak?
Peki bu destekten nasıl yararlanılacak: Sinema ve Televizyon Sektörü Desteği’ne serbest çalışanlar da dahil olmak üzere Türkiye çapındaki yapımların durmasından olumsuz olarak etkilenen kamera arkası çalışanlarının başvurması öngörüldü. Bu kapsamın içine kamera, reji, prodüksiyon, ışık, ses, sanat yönetimi, makyaj, kostüm tasarımı ve ulaşım gibi farklı birimlerde çalışan; asistanlık, koordinatörlük, operatörlük ve teknisyenlik gibi çeşitli görevler üstlenen sayısız çalışan giriyor. Bu desteğin tutarı ise sektör çalışanlarına verdikleri hizmetlerden dolayı bir defaya mahsus olmak üzere kişi başına 2500 TL’sı olarak belirlendi ve 27 Mayıs’tan itibaren dağıtılmaya başlandı.
Sinemalarda, televizyonlarda ve internet ortamında seyredilen film ve dizi filmler, emek yoğun üretimlerle gerçekleştirilir. Kimilerine inandırıcı gelmeyebilir; film ve dizi film sektörü dünyada maden işçiliğinden sonra çalışma koşulları en zor olan ikinci sektör olarak kabul edilir. Sinema ve dizi film emekçileri genellikle freelance çalışan kişiler oldukları için, herhangi bir nedenle üretime ara verildiğinde büyük ekonomik sıkıntılarla karşılaşmaları kaçınılmaz…
Bizimki gibi emekçi hakları açısından kazanımların zayıf kaldığı bir ülkede, pandemi süreci emekçiler için daha da zor koşullar yarattı. Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Birliği (TESİYAP) Genel Sekreteri Burhan Gün’le, geçtiğimiz günlerde yaptığımız bir konuşmada; sektörde çok uzun yıllardan sonra elde edilen kalıcı kazanımların başında sigortasız çalışanın kalmaması ve özellikle sinema ve reklam sektöründe günlük çalışma süresinin 11 saat ve dinlenme süresiyle 12 saat olarak sınırlandırılması ve bu sürenin üzerinde çalışmalarda fazla mesai ödenmesi ya da şalter kapatma hakkının gelmesiydi…
Desteği Dağıtan Kurumlar Açıklamalar Yaptı
Desteğin dağıtılmasında aracı olan yetkili kurumların temsilcilerinin konu hakkındaki görüşlerini de aktaralım. İstanbul Film Festivali Direktörü Kerem Ayan’ın, İKSV adına yaptığı açıklama şöyle: “Sadece filmlerde görebileceğimizi düşündüğümüz günlerden geçerken, o filmleri izlememizi sağlayan Türkiye sinema ve televizyon sektörü çalışanlarına küçük de olsa bir yaşamsal katkı sağlayacak bu projeye dâhil olduğumuz için mutluyuz. Kamudan, özel sektöre herkesin Türkiye sinemasına destek için sektörel bir dayanışma içinde olması gereken bu dönemde İKSV olarak biz de Netflix’in maddi katkısı ve Sinema Televizyon Sendikası ile hayata geçirilen bu desteğin sinemamızın yeni dönemde üreteceği ve festivalimizde göstereceğimiz filmlerin üretimine katkı sağlamasını diliyoruz.”
Sinema Televizyon Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Damla Kırkalı’nın ise açıklamasında: “Tüm dünyada olduğu gibi, Covid-19 ülkemiz sinema, televizyon ve reklam sektörlerine de darbe vurdu. Çoğunluğu freelance olan sektör çalışanları, bu zor ve belirsiz süreç sebebiyle büyük bir kaygı yaşıyor. Netflix’in başlatmış olduğu, Sinema TV Sendikası ve İKSV’nin ortaklığıyla dağıtılacak olan bu cömert destek sektörümüz için çok kıymetli. Pandemi sebebiyle hayatları zora girmiş olan sektör çalışanlarına destek olmamızı sağlayan bu girişime ortak olduğumuz için Sinema TV Sendikası olarak çok mutluyuz. Bu dayanışmanın diğer kurum ve kuruluşları da sektöre katkıda bulunmaya teşvik edeceğini umuyoruz” demiş.
NetflIx Türkiye’nin açıklaması
Netflix Türkiye Orijinal İçerik Direktörü Pelin Diştaş’ın açıklaması ise şöyle: “Dünya çapında başarılara imza atan Türk sinema ve dizi sektörünün gücüne başlıca katkıyı sağlayan kamera arkasındaki çalışma arkadaşlarımız, pandemiden oldukça olumsuz etkilendi. Biz de bu zor günlerde onlara destek olabilmek için üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. İKSV ve Sinema Televizyon Sendikası’na bu çalışmadaki iş birliklerinden ötürü teşekkür ediyoruz”.
Bu zor günlerin atlatılmasında ve toplumun bütün bileşenlerinin yaşadığı sıkıntıların azaltılmasında dayanışma kültürünün ne kadar önemli olduğunu hatırlatması açısından, sinema televizyon sektörüne yapılmaya başlanan Netflix desteğinin önemini yeniden vurgulayıp; temel işlevi sektördeki emekçilerin haklarını savunmak olan Sinema Televizyon Sendikası’nın, işveren desteğini dağıtmakta aracı olmasının da bir paradoks olarak göründüğünü belirtelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Bülent Vardar Arşivi