Galatasaray, Hatay deplasmanına futbol olarak inişli çıkışlı ama skor olarak istikrarlı bir grafikle çıktı. Avrupa’da oynanan futbol hep çok iyi bir seviyedeydi ve oynadığı 6 farklı takım içerisinde sadece Bayern Münih’e yenildi Galatasaray.

Bayern Münih’e yenildiği maçlarda dahi oynanan futbol tatmin ediciydi.

Süper ligde ise çok iyi maçlara imza atıldığı gibi çok kötü oynanan maçlar da oldu ama sarı kırmızılılar ligde namağlup tek takım olma unvanını hep korudu.

Geçen sezon 14 maçlık bir galibiyet serisi yakalanmış bu seri Konya’da bozulmuştu. Bu sezon ise henüz 11 hafta olmasına rağmen -Trabzonspor ve Beşiktaş derbileri de olmak üzere- 10 maçlık bir galibiyet serisi yakalanmıştı.

Sadece ligin ilk haftasında Kayserispor beraberliği vardı Galatasaray’ın.

Bu seri Hatay’da bozuldu. Galatasaray Hatayspor’a 2-1 mağlup oldu.

İlk yarıda kötü, ikinci yarıda ilk yarıya göre daha kötü oynadı Galatasaray.

Belli mevkilerde çözülemeyen sıkıntılar mevcut!

Bunların başında sol bek geliyor. Galatasaray’ın sol beki sürekli aksıyor. Angelino oynadığında da aksıyor, Kazımcan oynadığında da. Abdülkerim Bardakçı oynadığında ise tüm savunma “error” veriyor.

Diğer mevki orta saha. Orta sahada Torreira’ya partner bulunamıyor. Sergio oynadığında yetersiz, Kaan oynadığında yine yetersiz. O bölge için transfer edilen N’Dombele ise oynamıyor veya oynatılamıyor!

Zaha, Tete ve Hakim Ziyech ayaklarına her top geldiğinde ne kadar yetenekli olduklarını belli eden ama hala hazır hale gelemeyen oyuncular!

Kerem desen, taraftar ıslıkladıktan sonra her geçen gün geriye giden bir performans ile oynuyor.

Tüm bu aksiliklere eklenen 2 durum daha var Galatasaray’da.

Birincisi sakat sakat oynayan Icardi, ikincisi ise performansı her geçen gün geriye giden Muslera!

Icardi iğneyle oynuyor, eşine de çok ciddi bir hastalık teşhisi kondu. Bu olumsuzlukların Icardi’nin performansına olumsuz etki ettiğini düşünüyorum.

Bir diğer önemli durum olan Muslera’da ise yapılan her hatanın Galatasaray kalesinde gole dönüştüğü enteresan bir süreç yaşıyoruz.

Galatasaray’da Angelino veya Kazımcan kademe hatası yapabilir!

Nelsson da yapabilir!

Hatta Abdülkerim veya Davinson Sanchez de yapabilir!

Ama her hatadan sonra pozisyon gol ile sonuçlanmamalı!

Hatayspor’un kaleyi bulan 2 isabetli topunun 2’si de gol olmamalı!

Son parantez ise maçın hakem triosuna!

27 faul ile oyun durdurulmamalı!

Oyuncuların zaman çalmasına müsaade edilmemeli!

Topun oyunda kaldığı süre artırılmalı!

Üst üste faul yapan oyunculara faul yaptığı yerler gösterilerek sarı kart gösterilmeli!

Oyuncunun ayağına basıldığı zaman (pozisyon ceza sahasının içindeyse) penaltı çalınmalı!

Hakem görmüyorsa VAR görmeli ve hakemi izlemeye çalışmalı!

Orta hakem Bahattin Şimşek ve VAR hakemi Emre Malok’u büyük bir hayretle izledim.

İçişleri Bakanlığı’nın hafta içerisinde futbolda bahis ve şike kapsamında yaptığı bir operasyon var. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya takdire şayan işlere imza atıyor.

Kulüpler Birliği bu hafta içinde yaptığı toplantıda futbolda kirli ilişkilerin ortaya çıkarılması için TFF’ye ve devletin resmî organlarına müracaat edileceği kararı çıktı.

Ben bu kapsamlarda dün maçı yöneten hakemlerin son 1 hafta içerisindeki görüşme kayıtlarının ve genel ilişki ve bağlantılarının incelenmesi gerektiğini, bu inceleme sonrasında da önemli doneler elde edileceğini düşünüyorum.

Şampiyonun kim olduğunun hiçbir önemi yok. Milyonlarca taraftar dışardan müdahalenin olmadığı, zevk alabileceği maçlar izlemek istiyor.

Futbol milyonlarca insanın tek eğlencesi ve hobisi…