Maçlar Kâğıt Üzerinde Kazanılmaz

Oynadığı son 3 maçı (kupada Alanya, ligde Antalya ve Sivas) gol yemeden ve 12 gol atarak kazanan Trabzonspor’un, normal şartlar altında, Kayseri karşısında üstün ve tek kale oynamasını beklersiniz değil mi? Trabzonspor son maçında, on beş gün önce, Sivasspor’u 4-0 ile geçmişti. O, Sivasspor geçen hafta; Trabzonspor’un dün oynadığı rakibi, Kayserispor’u 5-2 yenmişti. Düz mantıkla bakıldığında, Trabzonspor’un, Kayseri’de farklı galip gelmesi gerekirdi… Futbol böyle bir şey değil işte… 68 metre eni ve 105 metre boyu olan Kayseri Stadı, kâğıt hesabına uymuyor. Maçlar, yeşil çimler üzerinde kazanılıyor.

Trabzonspor, dün maçı kazanmak adına hiçbir şey yapmadı. Son üç maçta, gol olup yağan, takım maçta Visca’nın şutu dışında tehlike yaratamadı. İç sahada bir kez kazanabilen, ligde kalması mucizelere bağlı olan Kayserispor karşısında, Bordo Mavili takımın pozisyon üretememesi düşündürücü. Sadece ilk yarının başında Kayserispor’un, hem merkezden, hem Eren’in kanadından tehlikeli üç atağı var. Uğurcan’ın karşı karşıya kurtardığı pozisyonlar var… Sahada her şeyini ortaya Kayserispor karşısında, Bordo Mavili takımın “yokları” oynamasını, içine sindirebilecek Trabzonlu var mıdır?

Hafta içi, yapımcılığını ve sunuculuğu yaptığım televizyon programında da konuşmuştuk bu maçı. Trabzonspor’u yorumlayan gazeteci arkadaşım Furkan Uzun; “Trabzonspor’un rahat bir galibiyet alacağını” söylemişti. Furkan’ın gazeteciliğini, detaylar arasındaki araştırmacılığını, özel haberciliğini severim. Ancak o programda, Furkan’ın söylemine karşı çıkıp; “Trabzonspor’un kazanma ihtimalinin yüksek olsa da, çok zorlanacağını” söylemiştim. Müneccim ya da falcı değilim. Futbola biraz gerçekçi bakabiliyorum sadece.
Trabzonspor puan kaybetti.

Çünkü, -Üç maç üst üste, gol yemeden, 12 gol atarak kazanan Trabzonspor, geç haftayı- lig 19 takımla oynandığı için- maç yapmadan geçti. Takımın, ivmesi bozuldu. “İşleyen demir pas tutmaz” derler. Trabzonspor, işlemediği için pas tuttu bence.

-Üst üste kazanılan maçlar, takıma fazla özgüven vermiş. Evet, üst üste maç kazanmak önemlidir futbolda. Ancak, “güç zehirlenmesi de” yapabilir. “Kayseri’nin durumu belli, nasıl olsa kazanırız.” tarzında bir oyun vardı sahada. İşte; güç zehirlenmesi budur…

-Trabzon, son üç maçını kazanırken, rakiplerine oyununu kabul ettirmişti. Çabuk ve dikine oynayarak pozisyona giriyorlardı. Dün akşam ise, bunun tam tersi bir görüntü vardı sahada. Bordo Mavili takım, topa hâkim olamadı. Rakibine çok pozisyon verdi. Hızlı oynamadı.

- Dün akşam forvet arkası- 10 numara pozisyonunda- oynayan Ozan Tufan, 60 dakika sahada kaldı ve hiç pas hatası yapmadı… Çünkü aldığı her topu yana, geriye oynadı. Kilit pas atmadı ve kilit pas denemedi bile. Ne âlâ, 10 numara… Ozan; Trabzonspor’dan, bu sezon 46 milyon alıyor. Yarım milyara yakın para alan oyuncu, hele ki Trabzonspor’da oynuyorsa, aldığı her topta yan pas, geri pas ya-pa-maz. 29 yaşındaki oyuncu, kontenjan senatörü gibi, takıldı durdu sahada. Şenol Hocama, haddi olmadan, bir rica; 51 yaşında olsam da, Ozan’ın aldığı paranın yarısına onun oynadığı kadar, ben de oynarım. Hafta içi, Mehmet Ali Yılmaz tesislerinde beni bir denese hocam?

Testi kırılmadan uyaralım; hafta içi İskenderunspor ile kupa maçı oynayacak Bordo Mavili takım. Hem de deplasmanda… Bu sezon, deplasmanda hiç kazanamayan Trabzonspor, “nasıl olsa kazanırız.” havasında olursa, tıpkı dün akşam olduğu gibi, hüsrana uğrayabilir. Müneccim ya da falcı değilim, sadece futbola gerçekçi bakıyorum…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uğur Temel Arşivi