Furkan Can
Mehmet Şimşek'in Kararları ve Ekonomideki Uzun Vadeli Riskler
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, borsa ve kripto para vergilerinin şimdilik gündemden çıkarıldığını açıklaması, piyasalarda geçici bir rahatlama yaratmış olabilir. Ancak bu karar, ekonomi yönetiminde uzun vadeli strateji eksikliğini bir kez daha gündeme taşıyor. Türkiye gibi enflasyon ve bütçe açıklarıyla mücadele eden bir ülke için böylesi kritik konularda alınan kararların ertelenmesi, kamu maliyesinin sürdürülebilirliği açısından soru işaretleri doğuruyor.
Kripto para piyasalarındaki düzenlemelerin eksikliği, özellikle uluslararası arenada Türkiye’yi geride bırakabilecek bir durum yaratıyor. Dünya genelinde pek çok ülke, bu alanı düzenleyerek vergi ve piyasa kontrolü konularında net adımlar atarken, Türkiye’nin bu alandaki tutumu hâlâ belirsizliğini koruyor. Bu yaklaşım, yatırımcılar açısından kısa vadede avantajlı gibi görünse de piyasa istikrarını tehdit eden unsurlar yaratabilir. Aynı şekilde, borsa vergileri konusunda alınan kararların uzun vadeye yayılmaması, hem yerli hem de yabancı yatırımcıların güvenini sarsma riski taşıyor.
Vergi politikasındaki bu belirsizlik, ekonomide daha geniş bir zayıflık sinyali veriyor. Türkiye’nin yüksek bütçe açıkları ve borç yükü düşünüldüğünde, gelir artırıcı düzenlemelerin ertelenmesi veya popülist yaklaşımlarla ötelenmesi, ekonomik sürdürülebilirlik açısından ciddi bir risk oluşturuyor. Vergi reformu gibi kapsamlı bir politika yerine günü kurtarmaya yönelik adımlar atılması, uzun vadede ekonomik yapının daha da kırılganlaşmasına yol açabilir.
Şimşek’in açıklamaları, yatırımcılar üzerinde olumlu bir psikolojik etki yaratmayı başarsa da bu etkilerin kalıcı olabilmesi için ekonomi yönetiminde daha şeffaf ve tutarlı bir stratejiye ihtiyaç var. Türkiye, küresel ekonomideki değişimlere uyum sağlayabilecek yapısal reformlara yönelmediği sürece, geçici çözümlerle ekonomik sorunların temelini çözmesi mümkün görünmüyor. Borsa ve kripto para vergileri konusunda net bir yol haritası belirlemek, yalnızca yatırımcı güvenini artırmakla kalmaz, aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası piyasalardaki itibarını da güçlendirebilir.
Sonuç olarak, borsa ve kripto paralardaki vergi ertelemeleri, piyasa aktörlerini kısa vadede rahatlatmış olsa da uzun vadeli ekonomik yönetimde tutarsızlık algısını güçlendirdi. Türkiye’nin mali disiplin ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşması için, erteleyici yaklaşımlar yerine yapısal reformları hayata geçirmesi artık bir zorunluluk haline gelmiş durumda.