AK Parti’nin yeni süreç stratejisi
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin çağrısı ile başlayan PKK’nın silah bırakma sürecinde beklenen fesih kongresi yapıldı.
Yaklaşık 7 ayı geride bırakan süreçte en çok konuşan MHP’liler, en az konuşan ise AK Partililer oldu. Öyle ki bu durum “AK Parti sürece tam destek vermiyor mu?” yorumlarına yol açtı.
AK Partililere göre konuşmak kadar konuşmamak da bir iletişim stratejisi.
Parti, “Süreçle ilgili özellikle çok fazla konuşulmadı. Dikkat edin kimse bağırıp çağırmadı. Özellikle propaganda konusu yapılmadı, çünkü her söylenen bir reaksiyon üretir, tartışma istenmeyen noktalara taşınabilir, süreç zehirlenebilirdi. Yüksek sesle konuşmama doğru ve faydalı oldu” dedi.
Süreci sessizlikle yürüten AK Parti şimdi ise “Konuşma zamanı” diyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da milletvekilleri ile yaptığı son toplantıda, sürecin vatandaşa iyi anlatılmasını istedi.
Ancak AK Parti’nin sürecin yol haritasına dair ortaya koyduğu bir plan hala yok.
PKK’nın silahları bıraktığının somut olarak görülmesi durumunda AK Parti’nin esneme kabiliyetinin artacağı, o zaman kimi düzenlemelerin gündeme gelebileceği ifade ediliyor. Ama bugünden yeni kayyım atamalarının çok fazla olamayacağı, hatta bazı belediye başkanlarının görevlerine iade edilebileceği beklentisi var.
Gündeme gelebilecek yasal düzenlemeler için de, “Kişilere ya da örgüte dair özel düzenleme beklenmesin. Bu algıya izin vermeyiz. Yapılacak her düzenleme genel düzenleme olur ve bundan tüm toplum kesimleri faydalanır” deniliyor.
Meclis’te Erdoğan’ı düzeltme mesaisi
Bir tarafta CHP’nin “sivil darbe” olarak nitelendirdiği operasyonlarda tutuklanan siyasetçiler, öğrenciler; diğer tarafta PKK’nın silah bırakma tartışmaları.
Bu iki gündeme vatandaşın bitmeyen ekonomik zorluklarını da eklemek lazım. Tüm bunlara çözüm yeri olması gereken Meclis ise neredeyse iki aydır iktidarın “yetki kanunu” ile çıkardığı, ama “yetki aşımı” yaptığı kararnameleri düzeltmek için mesai yapıyor.
Bunun nedeni AK Parti ve MHP’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için yapılan anayasa değişikliği sonrası gerekli uyum yasalarını Meclis’ten çıkarmaması…
İktidar çoğunlukta olduğu Meclis’ten “yetki kanunu” alarak KHK ve cumhurbaşkanlığı kararları ile yeni sisteme göre devleti değiştirmeye başladı. Ancak CHP’nin başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi yaklaşık 250 düzenlemeyi iptal etti, “Bu konuları Kararname ile yapamazsın. Meclis’te kanun çıkarmalısın” dedi.
AK Parti şimdi arka arkaya getirdiği tekliflerle bu iptal kararlarının gereğini yerine getirmeye çalışıyor. 32 maddelik teklif geçen hafta yasalaştı. 19 maddelik teklif bu hafta görüşülecek. Gelecek haftaya da 30 maddelik yeni bir teklif daha gelmesi bekleniyor. Normalde Meclisin 7 yıl öncesi yapması gereken düzenlemeler şimdi 1-2 ay içinde yapılmaya çalışıyor. Meclis, “yetki gaspı” yapan Cumhurbaşkanını düzeltiyor.
Kabine değişimi yetmez bölünme isteniyor
Geçen hafta PENCERE’den Ankara’daki kabine kulislerine kulak kabartmış haziran ayı için beklentinin yükseldiğine dikkat çekmişti.
Ancak bu değişikliğin ekime kalabileceğini düşünenler de var. Daha önce Kabine değişimi olasılığına mesafeli duran AK Partili bir yönetici, bu kez kesin bir kabine değişimi olacağını söylerken bunun için Meclis’in yeni yasama döneminin başlayacağı ekim ayını işaret etti.
Kabine değişiminin yeni döneme yeni heyecan katacağını söyleyen siyasetçi, en az 3-4 bakanın değişeceği görüşünde. Bakan değişiminin yanı sıra Hazine ve Maliye Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığının bölünmesi gerektiği yeniden gündemde. Özellikle tarım, hayvancılık, su, orman gibi devasa birçok alana bakan Tarım Bakanlığının bölünmesinin şart olduğu konuşuluyor.
DEVA’dan TRT’ye: Haber olmak için ölmemiz mi lazım
Bütçesinin büyük kısmı vatandaşların vergileriyle karşılanan TRT uzun yıllardır “partizan yayıncılık” yapmakla suçlanıyor.
AK Parti ve MHP grup toplantılarının tamamını yayınlayan TRT, muhalefet partilerini ise çok fazla görmüyor, belki eleştirel haber konusu olabiliyorlar. Ancak TRT’de eleştirel haber konusu dahi olamayan siyasi partilerin de olduğu ortaya çıktı.
Geçtiğimiz hafta Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’na katılan TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’ya seslenen DEVA Partisi Sözcüsü Sadullah Kısacık, “DEVA Partisinin kurulma kararı alınıyor, haber olmuyoruz; DEVA Partisi kuruluyor, haber olmuyoruz; DEVA Partisi kongre yapıyor -genel kongresini- haber olmuyoruz. Ancak Ali Babacan kovid olduğu zaman bir kere haber olduk, başka hiç haber olmuyoruz. Yani bizim TRT'de haber olmamız için ölmemiz mi lazım, hasta mı olmamız lazım, ne yapmamız lazım?” diye sordu.
