Perde Arkası

CUMHUR İTTİFAKI’NDA ÖCALAN ÇATLAĞI

PKK’nın feshi ve silah bırakma kararının ardından Meclis’te kurulan komisyon, yapılacak hukuki düzenlemelere kaynaklık edecek rapor yazımı için çalışmalara başlandı. Henüz resmi gündem olmasa da komisyonun önemli tartışma konularından biri de İmralı’da hükümlü bulunan Öcalan ile komisyondan bir heyetin görüşmesi oldu. Daha önce bu köşede AK Parti içinde bu öneriye mesafeli yaklaşıldığını yazmıştık. AK Parti’yi ikiye bölen konuda kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan verecek. Ancak bu çatlak sadece AK Parti içinde değil. 2023 seçimlerinde Cumhur İttifakı’na destek veren partiler de İmralı önerisine karşı çıkıyor. DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, komisyon üyelerinden bir heyetin İmralı’ya gitmesinin bir hukuk devletinde asla kabul edilemeyeceğini” söyledi, “Hangi gerekçeyle olursa olsun, böyle bir ziyarette bulunmayı içine sindirebilecek milletvekili arkadaşlarımızın bu kararlarına saygı duymakla beraber, terör örgütü bileşenlerinin tümünden görüş alabilmek için Kandil'deki elebaşlarına da Suriye'deki elebaşı Mazlum Abdi'ye de bir ziyarette bulunmayı düşünürler mi diye sormak isterim” dedi. HÜDA-PAR da böyle bir ziyarete karşı. HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, “Ben gitmeyeceğimi söyledim. Gidilmesinin gerekli olduğunu da düşünmüyorum. Şimdiye kadar söylemediği neyi söyleyecek?” diye konuştu. Bahçeli’nin İmralı heyetine üye vereceğini açıklamasının ardından Erdoğan’ın hem kendi partisini hem de karşı çıkan ortaklarını nasıl ikna edeceği merak konusu.

CHP’DEN ÖCALAN ZİYARETİNE ‘89 UYARISI

Meclis Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’ndan bir heyetin İmralı Cezaevine giderek Öcalan ile görüşme önerisi CHP’yi de ikiye böldü. Parti yöneticileri bu konuda öncelikli olarak AK Parti’nin tutumunu görmek istediklerini açıklasa da parti içinde tartışma başladı. İmralı’ya gitme önerisine karşı çıkan CHP’liler “Meclis’in Öcalan’ın ayağına gitmesi doğru değil. DEM Parti İmralı heyeti ve devletin güvenlik organları görüşme yapıyor. MİT Başkanı da gelecek hafta ikinci kez dinlenecek. Komisyona bu görüşmeleri aktarabilirler” diyor. CHP’de İmralı ziyaretine karşı çıkanların bir itiraz nedeni de böyle bir heyetin içinde CHP’nin yer almasının partiye vereceği zarara dair. Komisyon üyesi de olan bir milletvekili böyle bir ziyaretin 1989 yılında SHP’de bölünmeye yol açan krize benzer bir durum yaratabileceği uyarısında bulundu. 1989’da Paris’te Uluslararası Kürt Konferansı toplanmış, aralarında Ahmet Türk, Mahmut Alınak’ın bulunduğu bazı SHP milletvekilleri partiden ihraç edilmişti. Bu ihraca karşı çıkan bazı milletvekilleri de istifa etmişti.

“TERÖRSÜZ TÜRKİYE”YE DESTEK SÜRECİNDE Z KUŞAĞI AYRINTISI

AK Parti ve MHP’nin “Terörsüz Türkiye” olarak adlandırdığı süreçte iktidarın hedeflediği toplumsal destek istenen düzeye ulaşmış değil. Geçen bir yıla karşın sürece destek ve güven oranlarında çok büyük bir değişim olmadığı ifade ediliyor. Anketler de bunu doğruluyor. AK Partili üst düzey bir yöneticiye göre bu tablonun nedenlerinden biri Z kuşağı. Bu kuşağın terörün en yoğun yaşadığı 90’lı yılların ardından dünyaya geldiği ancak terörün yarattığı sorunları hayatlarında çok fazla hissetmediğine dikkat çeken yetkili bu nedenle de sürecin önemini kavramadıklarını, konuya çok ilgisiz olduğunu değerlendiriyor. Bu tespit aynı zamanda bir sorumluluğa da işaret ediyor. Aynı yetkili süreci yönetenlerin özellikle gençleri hedefleyen özel çalışmalar yapmaları gerektiğini ifade ediyor.

CHP DIŞINDAKİ MUHALEFETİN İTTİFAK ARAYIŞI

Altılı Masa ile girilen 2023 seçimlerinin ardından benzer formüllere kapıyı kapatan CHP yeni dönem iş birliğini “tabanda ittifak” olarak açıkladı. Siyasi partilerle masa başı ittifak arayışları yerine tüm partilerin seçmenlerine seslendikleri bir politik strateji izleniyor. CHP’nin bu tutumunun ardından muhalefetteki diğer partiler arasında iş birliği arayışı arttı. Muhafazakar kimlikleriyle öne çıkan Gelecek, Saadet, DEVA ve Yeniden Refah Partilerinin iş birliği olasılığı konuşuluyor. Diğer tarafta milliyetçi kimlikleriyle öne çıkan İYİ Parti, Zafer ve Anahtar Partisi’nin iş birliğine gidebileceği yorumları yapılıyor. Ancak bu iş birliği önerilerinin partileri kendi mahallelerine hapsetme riskine dikkat çekenler “benzer partilerin bir araya gelmesi ittifakı büyütmez” uyarısı yapıyor. İYİ Parti iş birliği yapacaksa kendi mahallesi dışından, örneğin Yeniden Refah’la yapmalı deniliyor. Benzer yaklaşımda olan bazı muhalif isimler de “muhafazakar ve milliyetçi olarak adlandırılan 6-7 partinin de içinde yer alabileceği bir üçüncü yol neden olmasın” diye soruyor. Bu öneriler seçim yaklaştıkça daha da artacak, ete kemiğe bürünecek görünüyor.

İNFAZ KANUNU YENİ YILA KALDI

Kamuoyunda infaz kanununda değişiklik için büyük beklenti var. Sözcülüğünü MHP’li siyasetçilerin yaptığı infaz kanunu değişikliği önerisine AK Parti de uzak değil. “Yamalı bohça”ya dönen kanunun sadeleştirilmesi, infaz oranlarda eşitlik, ıslah amacını gerçekleştirecek alternatif yeni ceza yöntemleri, cezasızlık algısının giderilmesi gibi başlıklar tartışılıyor. AK Parti grubunda da bu yönde bir hazırlık yapılıyor. Ancak bu düzenleme için en erken takvim olarak 2016 yılı başı işaret ediliyor. PKK’nın silah bırakma ve fesih kararı sonrası gereken “kendini fesh eden örgüt” tanımı ve örgüt üyelerinin durumuna dair düzenlemelerin yer alacağı çerçeve yasanın ardından bu konunun ele alınabileceği kaydediliyor. Komisyonun hazırlayacağı raporu bir “politika belgesi” olarak nitelendiren AK Partili yöneticiler o raporda infaz kanunu ile ilgili yer alacak önerilerin de hazırlanacak teklife ışık tutabileceğini söylüyor.

CEZA KANUNUNDA YENİ AKIL SAĞLIĞI DÜZENLEMESİ

Türk Ceza Kanunu’nda “akıl hastalığı nedeniyle algılama ve irade yeteneği ortadan kalkmış sanığa ceza tayin edilemez” deniliyor. Kişi cinayet işlese de gasp, hırsızlık yapsa da bir süre sağlık kurumlarında tedavi gördükten sonra serbest bırakılıyor. Ancak yasalarda bu süreye dair bir belirleme yok. Sağlık kurullarının verdiği kararla kişiler serbest bırakılıyor. Mevcut durumda bu tedavi süreleri 15 gün, bir ayı geçmeyebiliyor. Edinilen bilgiye göre AK Parti tam ve geçici akıl sağlığına sahip kişilerin tedavi sürecine dair yeni bir düzenleme hazırlığı içinde. Suç işlemiş akıl sağlığı yerinde olmayan kişilerin yüksek güvenlikli sağlıklı kuruluşlarında tedavi süreci en az 6 ay olacak. Bu süre daha da uzatılabilecek.

AK PARTİ İLE DEM ARASINDA ANAYASAYA REFERANS YARIŞI

DEM Partili Milletvekillerinin konuşmalarında “Kürt illeri”, “Kürt coğrafyası”, “Kürdistan” ifadeleri kullanması Meclis’te tartışma konusu oluyor. Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, geçtiğimiz hafta bu ifadeleri kullanan her milletvekilini Anayasa’nın devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunu belirten 3 ila Türkiye idari teşkilatını tanımlayan 123 ve 126’ncı maddelerini sayarak uyardı. Ancak Muş’un bu uyarısına DEM Partili bir milletvekili de yine anayasayı referans göstererek karşı çıktı. DEM Parti Mardin Milletvekili Kamuran Tanhan, “TBMM’nin kuruluşundan bugüne başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere "Kürt illeri", "Kürdistan" tabiri, "Kürt halkının yoğunluklu yaşadığı yerler" gibi bir sürü terim kullanılmış ve tutanaklarda vardır. "Kürt illeri" dediği için vekilimizin Anayasa’nın 3'üncü maddesi, 123 ve 126'ncı maddesine atıf yapılması bizce Anayasa’nın 10'uncu maddesine de aykırıdır” dedi. Anayasanın “Kanun önünde eşitlik” düzenlemesi olan 10. maddede “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir” deniliyor.

YOLDAŞ MEHMET ŞİMŞEK!

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in dümeninde yer aldığı yeni ekonomik program muhalefetin hedefinde. Temel göstergelerden biri olan enflasyonda istenen sonucu vermeyen program bütçe görüşmesinde eleştiri yağmuruna tutuldu. Çalışanların yoksullaştığına dikkat çeken muhalefet Şimşek’i sermaye çevrelerini korumakla suçladı. Bakan Şimşek, bir soru üzerine, “Benden burjuva, sermayeci çıkaramazsınız. Mümkün değil. Kurumlar Vergisi’ni 5 puan artıran, bankaların vergisini yüzde 20’den yüzde 30’a çıkaran, bankaların harçlarını yüzde 50 artıran benim. Eğer ben rantiyeciysem, burada küresel sermayeyi temsil ediyorsam nasıl oluyor da geliyorum ve mevduatların faizini yüzde 5’ten, yüzde 0’dan yüzde 17.5’e çıkarıyorum, brüt üzerinden? Ben kamu hizmeti yapmak için buradayım ve bu konuda da samimiyim” dedi. Şimşek’in bu sözlerine CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba kinayeli bir göndermede bulundu, “Yoldaş Şimşek!” diye seslendi.