İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya göreve geldiği günden bu yana AK Parti içinde farklı güç odaklarının hedefinde. Uygulamalarının, çalışma üslubunun MHP’de de çok sıcak karşılanmadığı bilinen bir sır. Yerlikaya, en son trafik cezalarında artış öngören Karayolları Trafik Kanunu teklifi nedeniyle tartışma konusu. Yerlikaya’nın kendi partisini dahi ikna edemediği biliniyor. Öyle ki teklif komisyondan geçtikten sonra AK Parti’nin kapalı grup toplantısında milletvekillerine düzenlemeyi anlatmak zorunda kaldı. Buna karşın itirazlar dinmedi. Kulislere göre Yerlikaya’nın sonuna kadar savunduğu teklif, MHP’den de vize almış değil. MHP, teklifte fahiş ceza artışları ile ilgili eleştirilerini iletti, çıkarılmasını istediği ya da değiştirilmesini istediği maddeleri tek tek AK Parti grubuna sundu. Hem AK Parti grubundan hem de MHP’den gelen eleştiriler üzerine grup yönetimi teklifi Meclis Genel Kurulu’ndan çekerek şimdilik bütçe sonrasına bıraktı. Ama bu arada Meclis’te bütçe sonrası için kabine değişikliği de konuşulmaya başlandı. Bu kulislerde Yerlikaya için de özel bir parantez açılıyor. Daha önce Hazine Maliye, Dışişleri, Milli Savunma Bakanı gibi “yeri en sağlam bakanlar” arasında gösterilen Yerlikaya için şimdi “Bakan siyaseti, seçmeni, vatandaşı görmek, anlamak zorunda. Ama bu noktada değil, sıradan bir bürokrat gibi davranıyor. Böyle giderse bu kanun yeni bakana kalabilir” yorumları yapılıyor.
CHP’DEN ŞAŞIRTICI KANUN TEKLİFİ:
TÜM VEKİLLERİN DİPLOMASI İNCELENSİN
CHP’nin önseçimle Cumhurbaşkanı adayı olarak belirlediği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 31 yıllık üniversite diploması iptal edildi. Bu iptal kararına itiraz üzerine açılan dava sürerken CHP’den dikkat çekici bir hamle geldi. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, geçtiğimiz hafta Meclis Başkanlığı’na verdiği kanun teklifi ile milletvekillerinin Meclis’e sunduğu mezuniyet belgelerinin “mezun olunan okullara sorularak” tespitinin yapılmasını, diploması geçersiz olduğu anlaşılan kişilerin vekilliğinin iptal edilmesi için düzenleme istedi. Teklifle ayrıca diploması geçersiz olduğu belirlenen kişilerle ilgili Meclis’in savcılığa “resmi belgede sahtecilik”ten suç duyurusu yapması da öngörülüyor. Sunulan kanun teklifi akıllara “Meclis’te görev yapan milletvekilleri arasında diplomasıyla ilgili sorun olanlar mı var?” sorusunu gündeme getirdi. Teklifin gerekçesinde de milletvekili olmak için en az ilkokul mezunu olunması gerektiği, “sahtecilik suçundan hüküm giymiş olanların da milletvekili seçilemeyeceği”ne dikkat çekildi, “Milletvekilliği için yeter şart olan ilkokul diplomaları değil, bunun yanında TBMM'ye sunulan tüm diplomaların da geçerliliğinin garanti edilmesi ve bunun topluma duyurulması, yasama organının saygınlığının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Kanun teklifimizle ilkokul üzeri mezuniyet belgelerinin de mezun olunan eğitim ve öğretim kurumuna sorulmak suretiyle, bu şartın yerine getirilmemesi halinde uygulanacak yaptırımlar öngörülmektedir” denildi.
MHP’DEN ASGARİ ÜCRET ÖNERİSİ
2025 yılı emekliler ve asgari ücretliler için zor bir yıl oldu. Yılbaşında yapılan yüzde 30 zamla 22 bin lira olan asgari ücret enflasyon karşısında tutunamadı. Sendikaların açıklamalarına göre asgari ücret 10 ayda 6 bin lira eridi. Bu tabloda milyonlarca çalışan, 2026 yılında asgari ücrete yapılacak zammın oranını merak ediyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun aralık ayında bir araya gelmesi bekleniyor. Enflasyona göre belirlenmesi beklenen yeni asgari ücret rakamı için birçok senaryo var. Ekonomistlere göre Orta Vadeli Program'da yüzde 28,5'lik enflasyon öngörüsünün üzerinde artış yapılmalı. Bu doğrultuda artış olursa asgari ücret 28 bin liranın üzerine çıkacak. Siyasetçiler de beklentilerini dile getirmeye başladı. 2025 asgari ücret belirlenirken “30’un altında yokuz” diyen CHP bugün kayıpları da giderecek bir zam çağrısında bulunacak ama henüz bir rakam önermiş değil. Ekonomik gidişattan rahatsızlığını gizlemeyen MHP’de ise asgari ücretle ilgili bir kırmızı çizgi çekiliyor. Partinin üst düzey bir yöneticisi, yeni ücretle ilgili bir rakam vermiyor ama “Asgari ücret 30 bin liranın altı olmamalı” uyarısında bulunuyor.
TORBA KANUNA ŞİİR YAZILDI
AK Parti’nin 23 yılı geride bırakan kanun yapma pratiğinde “torba kanun” bir tercihe döndü. Birbiriyle alakasız konularda yapılan düzenlemelerin tek bir kanun teklifinde ele alınmasını anlatan bu sistem görüşme sürecinin kısa olmasını sağlıyor. Muhalefet yıllardır bu sistemi “torba kanun” olarak isimlendiriyor. Öyle ki bazı düzenlemeler 70-80 maddeyi içerince o torba kanuna “çuval kanunu” deniyor. AK Parti muhalefetin bu yönteme itirazına karşın bugüne kadar bir değişiklik yapmadı. En son gelen torba kanuna tepki gösteren DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Kamaç, itirazını bu kez renkli bir dörtlükle dile getirdi: "Bahçelerde maydanoz./ Bu ne biçim yeşillik?/ Ben annemi çok özledim./ Hoş geldin 23 Nisan." Torba kanundaki birbiriyle ilgisiz düzenlemeler bu dörtlükten daha iyi anlatılamazdı.
CEZAEVİ KOMİSYONUNDA “KUYU TİPİ” ŞAŞKINLIĞI
İnsan Hakları örgütleri “S tipi”, “Y tipi” olarak adlandırılan yeni “Yüksek Güvenlikli” cezaevlerini mimari yapısı ve uygulamalar nedeniyle “kuyu tipi cezaevi” olarak adlandırıyor. Bir dönem cezaevlerinde büyük eylemlere yol açan “F tipi” cezaevlerinden daha ağır tecrit ve izolasyon koşullarına sahip olduğu söyleniyor. Büyük kısmı tek kişilik olan hücreler kamera ile izleniyor. Hücrelerde otomatik kapı ve megafon iletişimi bulunuyor. Günlük 1.5 saat havalandırma hakkı da yüksek duvarların arasında güneşten uzak bir ortamda kullanılabiliyor. İşte bu tablo nedeniyle sayısı 11’e çıkan bu cezaevleri “kuyu” olarak adlandırılıyor. Bu cezaevleri Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nun cezaevi alt komisyonu toplantısında gündeme geldi. Bir milletvekili "Kuyu tipi" olarak adlandırılan cezaevlerinden çok fazla şikâyet aldıklarını anlattı, bir ziyaret yapılmasını önerdi. Alt Komisyon Başkanı Mustafa Alkayış, bu ismi ilk kez duyduğunu söyledi. Adalet Bakanlığı Tevkifleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım da “Hangilerinin kuyu tipi olarak tabir edildiğini bilmiyorum” dedi. Bunun üzerine CHP Milletvekili Sibel Suiçmez, genel müdüre “Kuyu tipini duymadınız mı?” diye bir kez daha seslendi. Genel müdür, “Tipi duydum ama neyi kastettiklerini bilmiyorum” yanıtını verdi.
