22’nci Dünya Kupası da sona ermek üzere. Futbola gönül vermiş herkesin içinde bir burukluk var kuşkusuz. Tek tesellimiz, yerel liglerin, hemen başlayacak olması… Final maçı ile üçüncülük ve dördüncülük maçını mercek altına aldığım “Uğurlu Futbol”a hoş geldiniz.

ÜÇÜNCÜLÜK- DÖRDÜNCÜLÜK MAÇI / 17.12.2002 CUMARTESİ 18.00
Hırvatistan, bir önceki Dünya Kupası’nda (Rusya 2018- Finalist) gösterdiği başarıyı yakalamak üzereyken Yarı Finalde Arjantin’e elendi.

Damalılar, hem son 16 turunda Japonya’yı hem de Çeyrek Finalde Brezilya’yı penaltılarla geçtiler. Her iki maçın yıldızı, penaltı vuruşlarındaki performansı ile kaleci Livakoviç oldu. ( Livakoviç, Japonya maçında 3, Brezilya maçında ise 1 penaltı kurtardı.)

Hırvatistan, sükseli Brezilya galibiyetini, Yarı Finalde taçlandıramadı. Luka Modrić, Brozović ve Mateo Kovačić’ten kurulu Hırvatistan orta sahası, Arjantin ile oynanan maçta çok etkisizdi. Özellikle yenilen ikinci golde, Arjantinli Alvarez, yaklaşık 60 metre top sürüp golü attı. Hırvat oyuncular adeta seyretti.

Geçen kupanın finalisti, bu turnuvada Dünya Üçüncüsü olmak için çabalayacak.

Kuzey Afrika takımı Fas, bu Dünya Kupası’nda tarih yazdı. Hırvatistan, Belçika ve Kanada’nın bulunduğu gruptan 7 puanla, 4 gol atıp 1 gol yiyerek (o golü de kendi kalelerine attılar) lider olarak çıktılar. Son 16 turunda, İspanya’yı, normal süresi ve uzatmaları 0-0 biten maçın, seri penaltı vuruşlarında 3-0 ile geçti. Fas kalecisi Bounou, seri penaltı vuruşlarında, iki penaltı kurtardı. Tesadüf olan ise, 31 yaşındaki kalecinin, kariyerine İspanya’nın Sevilla takımda devam etmesi…

“Atlas Aslanları’, Yarı Finalde, turnuvanın favorilerinden Portekiz’i 1-0 yenmeyi başardı.

Çok kapalı defans yapmasalar da ikinci turdaki İspanya ve çeyrek finaldeki Portekiz maçlarında, zaman zaman beşli savunma yaparak oynadılar. Bu turnuvada tek gol yemelerinin anahtarı, merkezden delinmemeleri ve Amrabat’ın üstün performansı… Altı numara pozisyonunda oynayan Ounahi üzerinden geçiş oyununu oynadılar ve başarılı da oldular. Fransa karşısında erken gol yemeyip, turnuvanın başından beri oynadıkları oyunu oynasalar, 1001 Gece Masalı sürer miydi bilinmez ama Fas’ın 22. Dünya Kupasına renk kattığı tartışılmaz.

FİNAL MAÇI/ 18.12.2002 PAZAR /18.00
İlk finalist Arjantin, Dünya Kupası’nı iki kere kazandı. (1978’de kendi evinde ve 1986’da Meksika’da) 1986 yılındaki Dünya Şampiyonluğu sonrasında, 1990 ve 2014 yıllarında oynanan Dünya Kupalarında, iki kere de final oynadı ve her iki finalde de Almanya’ya 1-0’lık skorla mağlup oldu. 2002 yılında Japonya ve Güney Kore tarafından ortaklaşa düzenlenen, Dünya Kupası’nda grup aşamasını geçemedi. 2006 ve 2010’da Çeyrek Final gördü. 2014 yılında ise Dünya İkincisi oldu. 2018 Dünya Kupası’nda ise, son 16 turunda Fransa’ya 4-3 mağlup olarak elendi.

Arjantin, 2022 Dünya Kupasına sürpriz Suudi Arabistan mağlubiyeti ile başladı. Messi’nin penaltı golü ile maçın başında öne geçen Tangocuların üç golü, ofsayt sebebiyle sayılmadı. Suudi Arabistan iki gol bulup öne geçtikten sonra, maç Arabistan ceza sahasından çıkmadı adeta. Suudi Arabistan takımı ve kalecisinin mucize performansını aşamayan Mavi- Beyazlı ekip, kupaya mağlubiyet ile başladı. Arjantin bu mağlubiyete rağmen, diğer iki maçını, 2-0’lık skorlarla ( Meksika, Polonya) kazanmayı bildi. Son 16 turunda Avustralya’yı, son 10 dakika haricinde, üstün bir oyunla 2-1 geçti. Çeyrek Final’de ise Hollanda’yı, uzatmaya ve seri penaltı atışlarına giden maçta eledi. Yarı Final ‘de karşılaştığı Hırvatistan’ı beklentilerin aksine, rahat bir oyun ve net bir skorla geçerek finalist oldu.

Arjantin’de net bir “9” numaranın olmayışı sıkıntı yaratıyor. Avustralya maçında son 10 dakika çok zorlandı, Avustralya’nın bir topu çizgiden çıktı. Hollanda maçında, 2-0 önde iken çok basit hatalardan yedikleri iki gol yüzünden, maç önce uzatmalara ardından penaltı noktasından yapılan atışlara kadar gitti. Bu handikaplara rağmen, takımın “adeta “ Messi için oynaması ve aidiyet duygusu avantajı. Bu avantajın Tangocuları mutlu sona ulaştırıp ulaştırmayacağını pazar gecesi göreceğiz.

Fransa; 1998 yılında, kendi ülkesinde oynanan, 16. Dünya Kupası’nda şampiyon olduktan sonra 2002 yılında tıpkı Arjantin gibi gruptan çıkamadı. 2006 yılında ise İtalya ile final oynadı ve Gök-Mavililere penaltılarla 5-3 mağlup olarak, Dünya İkincisi oldular. 2010 yılında yine grup aşamasını geçemeyen Horozlar, ,2014 yılında Brezilya’da düzenlenen Dünya Kupası’nda Çeyrek Final’de Almanya’ya 1-0 kaybetti. Rusya’nın ev sahibi olduğu bir önceki Dünya Kupası’nda ise C Grubunu 7 puanla lider bitirdi. Son 16 turunda Arjantin’i 4-3, Çeyrek Finalde Uruguay’ı 2-0, Yarı Finalde Belçika’yı 1-0’lık skorlarla geçti. Finalde ise Hırvatistan’ı 4-2 yenerek Dünya Şampiyonu oldu.

Son şampiyon unvanı ile Katar’a gelen Fransa, zorlanmadan grup aşamasını lider olarak bitirdi. Son turunda, çok kötü bir turnuva geçiren Polonya’yı adeta antrenman maçı tadında bir oyunla 3-1 geçti. Çeyrek Finalde ise rakibi İngiltere karşında 2-1 galip gelerek Yarı Finalist oldu. Fas karşısında golü de erken bulmanın rahatlığı ile oyunu kendi alanlarında kabul ettiler. Finalde de golü erken bulup, futbol severlerin heveslerini kursaklarında bırakmazlar umarım.

FİNAL MAÇI POLONYALI MARCİNİAK’IN
FIFA Hakem Komitesi Başkanı Pierluigi Collina, bu turnuvada sürpriz atamalara imza attı. Güney Amerikalı hakemleri ağırlıklı olarak kullandı. Final Maçını ise Polonyalı Szyman Marciniak’a teslim etti. Polonyalı hakem, grup aşamasında Fransa- Danimarka ve son 16 turunda da Arjantin –Avustralya maçını yönetmişti. Ben final maçına İtalyan Daniele Orsato’nun daha çok yakışacağını düşünmüştüm. Ancak, Orsato, 22.Dünya Kupası’nın açılış maçını (Katar- Ekvador) yönettiğinden olsa gerek yarı final maçı ile kupayı kapattı. Kupada yönettiği en son maç Arjantin müsabakası olan hakeme, yeniden Arjantin maçı (ve üstelik final) vermekte bir hayli ilginç olmuş doğrusu. Ülkemizde olsa bu atama bir hayli konuşulurdu.