Oda Tv geçtiğimiz gün önemli bir haber ve fotoğraf yayınladı.
Haber kamuoyunda sınırlı ilgi gördü.
AKP’nin iktidarını güçlendirme sürecine eşsiz (!) katkılarda bulunan yayın organı Taraf’ın Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan, Yardımcısı Yasemin Çongar, Mehmet Altan, Karikatürist Salih Memecan ile eşi ve Hasan Cemal’in, Nazlı Ilıcak'ın evinde toplandıkları yazılan haberde, bir fotoğraf da yer alıyordu.
Nazlı Ilıcak evinde düzenlediği bu özel yemeğe ait o anları, Instagram hesabından paylaştı.
Buraya kadar her şey hayatın olağan akışına uygundu.
Özel bir yemekte; geçmişte Atlantik ötesinden ustalıkla tasarlandığı anlaşılan kapsamlı bir tasfiye projesini hayata geçiren, üstelik bunu anti-militarist görünümle topluma sunmayı başaran kadro bir aradaydı.
Sonunda AKP İktidarı ile ters düşünce, kendileri de başkalarına yaşattıkları güçlüklerle karşılaşmışlardı.
Aralarında işin bu yanını konuştular mı? Bilinmiyor.
Bu yemeğin üzerinde durulması gereken asıl yanı, Nazlı Ilıcak'ın sosyal medya hesabında paylaştığı fotoğraftı.
Fotoğrafı yayınladığı sosyal medya hesabında, İtalyan Partizanların 2.Dünya Savaşı sırasında dillerinden düşürmedikleri marşı, "Çav Bella"yı fon müziği olarak kullanmıştı Ilıcak.
Son dönemde bazı siyasal partilerin konumlarını belirlemekte güçlüklerle karşılaşsak da Nazlı Ilıcak ve yol arkadaşlarının çizgilerinin, İtalya’da faşizme karşı örgütlenen, İtalya Komünist Partisinin -PCI- efsane Partizanları ile kesişebileceğini asla düşünemeyiz.
Son bir yılda CHP’yi destekleyen bazı yayın organlarında, Taraf Gazetesi ile düşünce birliğindeki gazeteci ve televizyoncuların öne çıktıkları açıkça fark ediliyor.
AKP’nin siyaset ve iletişim danışmanlarının bu sıralarda Millet İttifakı'na yol gösteren üst pozisyonlarda bulundukları da sır değil.
Özellikle İngiltere ve ABD Büyükelçilerinin Belediye Başkanlarını ziyaretlerine, AKP‘den gösterilen haksız tepkilere bakınca, zamanında ABD çıkarlarının yılmaz savunucuları Taraf ’tarların “Ciao Bella” marşıyla ortaya çıkmaları hayli ilginç geliyor.
Oysa Ilıcak, konuklarını ağırladığı bu özel yemeğini, unutulmaz kılmak için pek ala geçmiş siyasal çizgilerine çok daha uygun düşecek, bir başka şarkıyı fon müziği olarak yayınlayabilirdi.
Örneğin DP İktidarının ilk yıllarında ABD ile müttefikliğimizi güçlendirmek amacıyla Celal İnce’nin seslendirdiği;
“Amerika, Amerika
Beraberdir Türkler seninle
Hürriyet Savaşında”
şarkısı “çok daha uygun düşmez miydi?
Ne dersiniz?
