İsmail Hoca hem sakatlıkları göz önüne almıştı hem önümüzdeki maçları, bu nedenle İsmail ve Fred’i kenara çekmiş, orta saha merkezi Zajc ve Kuruniç’e vermişti. Djiku’nun sakatlığıyla defansın göbeği de Çağlar ve Becao’ya kalmıştı.

Felaket bir ilk yarı oynadı Fenerbahçe. Aslında iyi başladı, önde baskıyla rakibi sıkıştırıp gol fırsatları da yarattı. Ancak gol ararken benzer bir önde baskıyla top kaptırınca ilk golü yiyiverdiler. Livakoviç’in baskı altındaki Çağlar’a attığı topu, Çağlar da hatalı kullanınca topu filelerde gördüler. Gol rakibin ofansif oynamasına cesaret verince, Fenerbahçe’nin kadro zafiyeti net biçimde ortaya çıktı. Orta sahanın merkezinde Zajc ve Kruniç ikilisi tamamen kaybolunca, stoperler Becao ve Çağlar her pozisyonda rakiple yüz yüze kaldı. Ne doğru dürüst top çıkarabildiler ne savunma yapabildiler. Tabii saçma bir ikinci gol yemekte de gecikmediler. Livakoviç de keşke kalede olsaydı. Neredeydi bilinmez ama kalede değildi. Rakibin 7 şutundan 3’ü kaleyi tuttu, 3’ü de girdi… Top gelmezse Livakoviç iyi kaleci, yakışıklı çocuk, sevimli çocuk ama kaleci olduğu tartışılır.

Orta saha ve defansın göbeği böylesi eksik olunca, rakibe böyle oynama fırsatı verince 2 gol az bile, daha fazlasını da yiyebilirlerdi. Ancak İsmail Kartal devre arasında değişiklik yapma gereği duymadı, sadece Sakatlanan Jayden’ın yerine Ferdi girdi.

İkinci yarının başında da orta saha merkezdeki Zajc ve Kruniç rakibe oynama fırsatı verince, üçüncü golü de buldu rakip. İsmail Kartal, daha fazla dayanamadı her ikisini de alıp Fred ve İsmail Yüksek’i oyuna soktu. Tabii oyunun karakteri değişiverdi. Önce rakibi durdurdu Fenerbahçe sonra oyunu rakip ceza sahasına taşıdı. Böylece 2 gol buldu, üçüncüyü atma şansını da birkaç defa yakaladı ama kullanamadı.

Sonuçta İstanbul’da rakibi eleyebilme umudu taşıyarak dönecek skorla döndüler. Baskı yiyince defansta çok hata yapan bir rakip. Fenerbahçe ilk maçta bu zafiyeti kullanamadı ama İstanbul’da bunu başarabilirler.

Bu yenilginin faturası elbette İsmail Kartal’a kesilecek, ciddi eleştiriler alacak ama geriye sorular kalıyor; Fred, İsmail, Ferdi sakatsa yedek kulübesinde ne işleri var? İkinci yarı oynayabiliyorlarsa başta oynayamazlar mıydı? Ancak en önemlisi bu takım neden bu kadar sakat veriyor ve sakatlananlar neden bu kadar geç dönüyor?

Son bir soru da PFDK ve TFF’ye… Trabzon maçında çıkan olaylarla ilgili kararları günlerce ertelediniz, seçim sonucunu beklediniz, bravo. Peki, Süper Kupa maçıyla ilgili cezayı neden bu maçtan üç saat önce açıklama aceleciliğini gösterdiniz? Hiç olmazsa maç sonuna kadar bekleyemez miydiniz? Haa, bir de lince kalkışan Trabzon’a 400 bin lira ceza, sahadan çekilen Fener’e 4 milyon lira, hem de tazminat hakkı saklı kalmak kaydıyla. Adaletinize kurban sizin…