İsmail Jakobs, Yunus Akgün, Kaan Ayhan, Eren Elmalı,Victor Osimhen, Berkan Kutlu, Metehan Baltacı, Uğurcan Çakır, Wilfired Singo ve Mario Lemina.
Bu oyuncular Galatasaray’ın Gençlerbirliği karşısındaki ilk 11’i değil! Sakat, cezalı ve maç içinde sakatlanıp çıkan oyuncular. Bir takımda aynı maçta 10 eksik oyuncu olması, futbolda olağan bir durum değil.
Kazımcan Karataş, bu sezon ilk defa kadroya alındı.Yusuf Demir yine ilk defa forma giyenlerdendi.
Bu eksiklere 2 direkten dönen top, bir de duran toptan yenilen bir gol eklenince soyunma odasına 0-1 geride gitti Galatasaray.
Okan Buruk’un yerine koydum kendini bir an. Yedek listesine baktım. Çağrı Balta, Furkan Koçak, Gökdeniz Gürpüz, Ahmed Kutucu ve İlkay Gündoğan vardı.
İkinci yarı başlangıcı hariç, oyuncu değişikliği için 1 defa oyunu durdurma hakkı vardı. Bir teknik direktör için çok zorlu bir sınavdı.
Okan Buruk kolay kolay kimsenin veremeyeceği bir karar vererek 17. dakikada oyuna aldığı Yusuf Demir’i kenara aldı. Seyircinin beş dakikadan daha fazla sabredemediği Yusuf’a, 28 dakika sabredebildi Okan hoca.
Geldiği günden beri oynatılması gerektiğini düşündüğüm Yusuf Demir olağandışı bir hayal kırıklığı yarattı hepimizde. Ah be kardeşim 6 milyon Euro bonservis ödendi sana. Barcelona görmüş bir futbolcusun. Çıkıp mahcup etsene herkesi!
Ben de buradayım desene!
Bu formayı hak ediyorum desene!
Bak 1,5 sezondur forma giymeyen Kazımcan Karataş 40 yıldır bu takımda oynuyor gibiydi!
Değerlendirsene sen de bu şansı!
Yok!
Olmayınca olmuyor!
Yusuf Demir kalan maçlarda yedek kulübesinde dahi yer almamalı! Galatasaray macerası devre arasında sona ermeli.
Onun yerine oyuna dahil olan İlkay Gündoğan maçı Gençlerbirliği’nden alıp Galatasaray’a getirdi. Bazen maestro bazen de virtüözdü! Şiir gibi oynadı, şiir gibi oynattı.
Ahenkle oynayan Galatasaray ilk yarıda tek gol atamadığı Gençlerbirliği’ne 3 gol birden attı.
Ne var ki Okan Buruk kadar teknik direktörlük dersi veren başka bir isim vardı. Gençlerbirliği Teknik Direktörü Volkan Demirel.
Takımı 10 kişi kalmasına rağmen hücum oynatmaya çalışan, yaptığı oyuncu değişiklikleri ile 2. golü bulup 3. golü arayan Volkan Demirel, teknik direktörlük kumaşını bir kez daha gösterdi.
Hatayspor ve Bodrumspor’daki performansı hala akıllarda olan Volkan Demirel belli ki çok iyi yerlere gelecek.
Son ve en önemi parantez de Barış Alper Yılmaz’a! Transfer sürecinden beri eleştirilerin odağında olan ve sahada hayalet gibi dolaşan Barış Alper Yılmaz, belli ki hatasını fark etmiş ve eski Barış olmaya karar vermişti. İstekli, arzulu, koşan mücadele eden ve ısıran bir Barış vardı sahada.
Ki bence Galatasaray için gecenin en büyük kazanımı da buydu…
