
Perde Arkası
Gösteri Bitti, Meclis’in Yetkileri Yürütmede
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde 7 yıl geride kaldı ama vadedilen yeni yapı kağıt üzerinde kaldı. Yeni sistemde yasalar geçmişte olduğu gibi Bakanlar Kurulu’ndan “yasa tasarısı” olarak gelmeyecek, milletvekilleri ihtiyaçları tespit edip, yasa teklifi sunacaktı. Uygulama ise böyle olmadı. Teklifler yine Cumhurbaşkanlığı ve bakanlıklarda hazırlanarak AK Parti grubuna gönderildi. Grupta da milletvekillerine imza attırıldı. Bakanlık bürokratlarının eğittiği vekiller de teklifi komisyon ve Genel Kurul’da savunmaya çalıştı. Ancak zaman ilerledikçe iktidar bu “gösteri” den de vazgeçti. En son İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Yeni Kanun tasarısı” duyurusu ile teklifi kendilerinin hazırladığını ilan etti, “Trafik güvenliğini doğrudan etkileyen 36 maddelik kanun değişikliği teklifimizi Gazi Meclisimizin takdirine sunduk” dedi. Henüz iktidar ve muhalefet milletvekillerinin dahi haberi olmayan yeni teklif ile trafik sorunlarına çözüm için ağır cezalar öngörülüyor.
AK PARTİ’DEN MYK’YA 'OYUN TEORİSİ' SUNUMU
Ünlü matematikçi John Nash, Oyun Teorisi'nin en önemli araçlarından biri olan Nash dengesi ile ekonomi alanında teorilere yeni bir boyut kazandırarak Nobel almıştı. Nash'in oyun teorisi ekonomi alanında çalışan siyasetçilerin de başvurduğu önemli tezler arasında yer alıyor. Kulislere göre AK Parti’nin son MYK toplantılarında da ABD Başkanı Donald Trump’ın başta Çin olmak üzere birçok ülkeye uyguladığı yeni gümrük tarifelerinin olası sonuçları Nash dengesi ile çalışılarak parti yöneticilerine sunuldu. Olası ekonomik krizin silahlı krize dönüşme olasılığının yükseleceği değerlendirilirken Trump’ın da bunu görerek geri adım attığı yorumu yapıldı. AK Partili bir yönetici ekonomi ekibinin sunumunu partinin çağı yakalaması olarak değerlendirdi, “Yapay zeka zamanında artık biz de böyle çalışıyoruz” dedi.
MUHALEFETTEN DEM PARTİ’YE KRİTİK UYARI
İktidarın yürüttüğü “Terörsüz Türkiye” sürecinde beklenen oldu, PKK fesih kongresi yaparak silah bırakacağını açıkladı. CHP başta olmak üzere birçok muhalefet partisi de bu kararı olumlu karşıladı, destek verdi. Ancak muhalefetin bundan sonrasına dair birçok soru işareti ve endişesi var. Sürece mesafeli bakan kesimlerden, “AK Parti ile DEM Parti anlaşır mı?” sorusu yükseliyor. DEM Parti’nin 56 milletvekili var. Bu destek Meclis’in erken seçim kararı alıp Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a üçüncü kez Cumhurbaşkanı adaylığının yolunu açabilir. Yine DEM Parti’nin vekil sayısı iktidarın 360 oya ulaşarak Anayasanın Cumhurbaşkanı seçimi ile görev ve yetkilerini düzenleyen 101 ve 104. maddelerinde değişiklik yapmasını da sağlayabilir. DEM Parti’nin “bu kadar eza, cefa çektikten sonra AK Parti'nin ömrünü uzatacağını düşünmek istemediklerini” söyleyen muhalefet temsilcileri, “AK Parti ve MHP üzerinden Türkiye'nin demokratikleşeceğini beklemek, hayatın olağan akışına aykırı. Eğer bu umutla Cumhur İttifakı bloğunun ömrünü uzatırlarsa bunun vebalini hiçbirimiz ödeyemeyiz” uyarısında bulunuyor.
ANKETLERDE ANAHTAR SÜRPRİZİ
Yozgat ve Mersin mitinglerinin ardından gelen anketler CHP yönetiminin yüzünü güldürdü. Mersin CHP’nin çok güçlü, Yozgat ise çok zayıf olduğu bir ildi. Ancak anketler her iki ilde de CHP oylarında ilerleyiş gösteriyor. Partiye gelen genel anketler de CHP oylarında artışı gösteriyor. AK Parti ve MHP'de düşüş dikkat çekerken diğer partilerde çok fazla kıpırdanma yok. Dikkat çeken ise bazı kentlerde Yavuz Ağıralioğlu genel başkanlığında kurulan Anahtar Partisi. Yeni kurulmasına karşın kısa sürede anketlerde ölçülmeye başlayan Anahtar Partisi’nin daha önce İYİ Parti, Zafer Partisi ve Yeniden Refah Partisi’ni deneyen ama umduğunu bulamayan seçmenin yeni adresi olabileceği değerlendiriliyor.
25 BİN KİŞİYE 1 DİYETİSYENLE OBEZİTE İLE NASIL SAVAŞILACAK?
Geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan gündem maddelerinden biri Sağlık Bakanlığı’nın fazla kilolu bireyleri diyetisyene yönlendireceği açıklamasıydı. Sosyal medyada üzerine birçok esprinin yapıldığı projenin uygulanmasında ise ciddi eksiklikler bulunuyor. CHP Konya Milletvekili Barış Bektaş konuyu Meclis gündemine taşıdı, “Türkiye'de ortalama 25 bin kişiye yalnızca 1 diyetisyen düşüyor. Son atamalarda ise sadece 74 diyetisyen kadrosu açılmıştır” dedi. Bu verilerle hedeflenen hizmetin nasıl sunulacağını soran Bektaş’ın vurgusu önemli. Sağlık Bakanlığı gerçekten obeziteyle mücadelede bir kararlılık gösterecekse öncelikle diyetisyen atamalarını artırmak zorunda görünüyor.