Mutlu Hesapçı

İstanbul’un yanı başında bir şehir… Bir tarafında Uludağ bütün görkemiyle duruyor, bir tarafında denizin sonsuzluğu seni içine alıyor, tarih ve kültür zenginliği sokaklarında sana eşlik ediyor, yeşili her ne kadar bitti desek de Bursa yeşil olarak yine de kendini gösteriyor. Aynı zamanda memleketim olan Bursa her gidişimde beni başka bir yerden yakalıyor ve etkiliyor. Çocukluğum, gençliğim derken ister istemez duygusal bir hikâyeye geçiş yapıyorum, çünkü memleket havası diye bir şey var ve insanın içine işliyor.

‘Nâzım Hikmet Yılı’ etkinliği kapsamında Bursa’ya gittim

Bursa’ya aile ziyaretlerine düzenli olarak gidiyorum ama uzun süre sonra bu kez Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin davetlisi olarak ‘Nâzım Hikmet Yılı’ etkinliği kapsamında Bursa’ya gittim.

Etkinlik o kadar anlamlı ki; güneşin sofrasına oturdum, Nâzım ile Bursa’da buluştum.

Başkan Bozbey bu yılı ‘Nâzım Hikmet Yılı’ ilan etti

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde Mustafa Bozbey’in başkan olmasıyla birlikte kültür-sanat alanında çalışmalar ve projeler kendini göstermeye başlamış.

Bu projelerin ilk ayağı ve en önemlisi, her yıl bir edebiyatçıya ayrılacak ve yıl boyunca seçilen yazar etkinliklerle anılacak ve anlatılacak.

Serinin ilk ismi şiirleriyle Türkçeye benzersiz bir miras bırakan büyük şair Nâzım Hikmet.

Bursa kenti Nâzım ’ın hayatında önemli bir yer tutuyor; Bursa Cezaevi’nde yaklaşık on bir yıl kaldı.

Nâzım, dört duvarlar arasına hapsedildiği Bursa’daki günlerinde ‘Kuvayi Milliye Destanı’nı tamamladı, Rubailer’i ve Memleketimden İnsan Manzaraları’nın bölümlerini yazdı.

Bursa için Nâzım, Nâzım için Bursa önemli. Dolayısıyla her yıl bir edebiyatçıya ayrılacak etkinliğe Nâzım Hikmet ile başlamak anlamlı olmuş.

‘Nâzım Hikmet Yılı’, Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanı Şafak Baba Pala’nın genel koordinatörlüğünde hayata geçti. Proje danışmanlığını ise Atilla Birkiye yaptı.

Haziran 2024- Haziran 2025 dönemini kapsayan ‘Nâzım Hikmet Yılı’ programı o kadar dolu geçmiş ki bir yıl boyunca Nâzım Hikmet her yönüyle anılmış, anlatılmış, adeta yeniden keşfedilerek anlamı derinleşerek, etkisi güçlenmiş.

Yıl boyunca şiir okumaları, atölyeler, sergiler, belgesel, sinema ve tiyatro gösterileri, söyleşi ve imza günleri düzenlenmiş. Bu çerçevede, yıl boyunca düzenlenen etkinliklerle Nâzım Hikmet’in çok yönlü sanatçı kimliği ve dünya edebiyatındaki yeri çeşitli biçimlerde ele alınmış. Biz bu etkinliklerin en anlamlı ve kapsamlı durağı olan ‘Güneşin Sofrasında Nâzım Hikmet Sempozyumu’ etkinliği ve ‘Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim’ sergisine katıldık.

Nâzım Hikmet’e dair iki sergi sürüyor

‘Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim’ sergisinin küratörü Emre Zeytinoğlu, mekân tasarımı Savaş Çekiç’e ait, iletişim tasarımını Nejat Biçen üstlenmiş. Sergi eşzamanlı olarak iki farklı mekânda, iki bölüm olarak sergileniyor; ilk bölüm Şefik Bursalı Sanat Galerisi’nde Nâzım Hikmet’in tüm yaşamöyküsü ve bebekliğinden itibaren yaşamının evrelerinden değişik zamanları kapsayan fotoğrafları, Nâzım Alpman’ın yıllar önce çektiği belgesel gibi içeriklerin de yer aldığı dokümanterlerden oluşuyor. Tayyare Kültür Merkezi’nde ise Ayşe Yaltırım, Asaf Zeki Yüksel, Huri Kiriş, İrfan Okan, Hakan Gürsoytrak, Savaş Çekiç’in de aralarında bulunduğu sanatçıların Nâzım Hikmet için ürettikleri resim ve heykeller serginin ikinci bölümünü oluşturuyor. Bursalılar ve Bursa’ya yolu düşenler ‘Nâzım Hikmet Yılı’ kapsamındaki zengin içeriğe, görsele ve anlama sahip sergileri 9 Eylül’e kadar gezebilirsiniz. Aaaa, bu arada gelecek yıl hangi yazarın yılı olacak şimdiden çok merak ediyorum!

Sempozyum açılışını Murathan Mungan yaptı

Bu bir yılın kapanışı niteliğinde sayılabilecek “Güneşin Sofrasında Nâzım Hikmet Sempozyumu” katıldığım en iyi sempozyumlardan biriydi diyebilirim, sempozyum Tayyare Kültür Merkezi’nde düzenlendi.

Sempozyumun açılış konuşmasını Murathan Mungan uzun bir metinle yaptı ve her yönüyle kendi dünyasındaki Nâzım’ı anlattı. Sempozyumda Nâzım şiirlerinin içeriği ve biçimi, destanları, şiirinde ‘kadın ve aşk’, tiyatro-sinema-roman olan eserleri, ‘Yaşamında Bilinenler ve Bilinmeyenler’ oturumları gerçekleşti. Çok sayıda edebiyat ve sanat dünyasından alanında uzman isimler sempozyumda buluştu. Kapanış ise bu yıl ilki düzenlenmiş olan “Nâzım Hikmet Şiir Ödülü”yle yapıldı. Hüseyin Ferhad, “Aşktır, Nerede Görsem Tanırım Onu” adlı kitabıyla ödülü kazandı.

Bursa kültür ve sanatı ile de ön plana çıkacak!

Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanı Şafak Baba Pala daha önce Bursa’nın Nilüfer ilçesinde kültür sanat alanında başarılı işlere imza atan bir isim. Şimdi Şafak Hanım Bursa Büyükşehir çatısı altında çalışmalarını sürdürüyor.

Etkinlik kapsamında Şafak Baba Pala, Kültür Şube Müdürü Nazan Akdoğan, sergiler koordinatörleri Goncagül Meriç ve Aylin Karanfil ile bir araya geldik.

Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak kültür-sanat etkinlikleri için çok sayıda proje yapmak istediklerini belirten Pala, kültür-sanat alanında en büyük sıkıntılarının mekân olduğunu söyledi. Belediye bünyesinde Oda Orkestrası, Bando Takımı’nın olduğunu, müzik alanında çok sayıda etkinlikler yaptıklarını ve müzik ile ilgili festivaller düşündüklerini açıkladı. Sokaklarda sanatı yaşatmak için yola çıktıklarını ve sanatın her alanında varlık göstereceklerinin altını çizdi.

Bir Bursalı olarak entelektüel ve tecrübeli bir ekibin kültür-sanat politikaları için çalışmaları bana umut verdi ve beni heyecanlandırdı. Başarılı sanatçılar çıkararak Bursa’nın kültür-sanat alanında da yakın zamanda adından çokça söz ettireceğinden hiç şüphem yok artık. Yeni ekip iş başında ve değişim başlamış!