Yağmurlu dün akşam, İmmobile ilk yarıda eline geçen altın fırsatları değerlendirebilseydi, bu maçla ilgili kimse, “Beşiktaş geri döndü” yazamayacaktı. Harika bir atmosfer vardı İnönü’de. İddia önemli değildir, Beşiktaşlılık başkadır.
Yürürken çınarlı yoldan, yani Dolmabahçe’den stada, belli olan kadro konuşuluyor, yağmurun ıslattığının bile farkında olmayanlar heyecanlarıyla o kutsal mabedi ısıtıyordu.
Beşiktaş, maça iyi başladı. Trabzon’u erken bozdu. Tam bunları diyorduk, “maç ne olur” diye soranlara ama Beşiktaş’ı en iyi bilen teknik adamlardan birinin, yani Şenol Güneş’in kenarda olduğunu unutmuyorduk.
Zira ilk 15’ten sonra Şenol Hoca takımı tam kontra atağa çevirdi ve Beşiktaş’ı kilitledi. Ama o arada İmmobile iki kıymetli fırsatı çok rahat tepti.
Rafa’nın moral bozuk, İmmobile mutsuz, bu tablo tribüne de yansıyor. Ancak asıl mesele kanatlar. Kartal kanatsız olamaz. Tribünle bir türlü barışamayan Masuaku’nun sol bekten çıkışları olmasa hadi azıcık da Rashica’nın çabaları, Beşiktaş dikine oymaya çalışan ama bunu bilemeden yapan bir takım görüntüsündeydi.
Nitekim 17. dakikada Simon Banza’nın ayağından yedi golü Kara Kartal. Rafa Silva’nın kaptırdığı top Visca’nın da asistiyle Mert’i geçti ve ağlarla buluştu.
Henüz dakika 17’ydi. Taraftar takımın arkasında durdu. Sert oynayan Trabzonspor’a karşı hakemin kartları yanık olduğundan cebinde yoktu. İlk yarının son dakikalarında Trabzonspor ikinci golü bulup maçı koparabilirdi. Muhammed Cham’ın elverişli pozisyondaki vuruşu dağlara taşlara gitti.
Bu vuruş Beşiktaş için geri dönüş gibiydi. Zira soyunma odasına mahcup giden oyuncular tribüne çağrıldı, “İnanın çocuklar, çocuklar inanın” bestesi Taksim’den duyuldu.
İkinci yarıya gol ile başlamak için 53. dakika erken midir bilmem ama işaret fişeği gibidir. İlk yarının kayıp kramponu Rafa Silva, Uğurcan’ı fena avladı. Artık moral avantajı Beşiktaş’a geçmişti.
Nitekim müsabakanın 65’inci dakikasında Rashica’nın sert ve düzgün vuruşunda top, Trabzonspor stoperi Batagov’un sol ayağıyla da buluşup ağlara gitti. Federasyon golü Bagatov’a yazdı, kendi kalesine attı diye. Hakkını yediler. Gol Rashica’nındır.
Şenol Güneş tıpkı Beşiktaş’ı çalıştırırken yaptıklarını yapmaya başladı. Önce alması gereken kararları, yenik duruma düşünce aldı. Geç alınan kararlar sonuç vermedi. Baskı arttı ama Beşiktaş konsantrasyonunu bozmadı.
Mağlup duruma düştükten sonra Trabzon’u 2-1 yenmek önemli. Moral açısından önemli. Beşiktaş’ın hocası Ole Gunnar Solskjaer, adına da mutluluk verici. Bu hocada ısrar edilmeli.
Velakin Beşiktaş’ın kanat sorunu çözülmeli. Bir daha söylüyorum bir daha. Rafa da 10 numara Muçi de. Bu iki ismi kanatlarda tüketmenin kime ne faydası var?
Maç galibiyetle sona erdi, Beşiktaş amacına ulaştı. İnönü’de maç sonu taraftarın ayrımsız o büyülü formayı terletenleri tek tek alkışlaması ise görülmeye değerdi.
Tebrikler Beşiktaş, yağmur sana iyi geliyor, biraz da kanatlansan…
