Trabzonspor istatistiğinden yine ödün vermedi maşallah. Bordo Mavili takım; sezon başından bu yana, üst üste iki maçı kazanamadı. İlk altı hafta beraberlik, yedinci hafta galibiyet, sekizinci hafta beraberlik, dokuzuncu hafta galibiyet ve ardından üç hafta üst üste mağlubiyet…
Trabzonspor; on üçüncü haftada ligin en zayıf ve tek galibiyeti olmayan takımıAdana Demirspor’u yenmişti geçen hafta. 5-0’lık galibiyetin, kimseyi kandırmaması gerektiğini yazmıştık o maçtan sonra. Ligin en zayıf takımı karşısında, ancak ikinci yarıda maçı koparabilen Trabzonspor’un, görece Adana Demirspor’dan “bir tık” daha iyi olan Alanyaspor’a karşı ne oynayacağını bilmek için, Baba Vanga kehanetleri bile yetersiz kalacaktı çünkü…
Maçın hemen başında, bu sezon ilk golünü atan Draguş ile öne geçti Bordo Mavili takım. İşin ilginç yanı Draguş, geçen haftaki rahat galibiyette bile süre alamamış bu hafta ilk on birde sahaya çıkmıştı. Vardır elbette Şenol Hoca’nın bir bildiği… Hakkını yememek lazım; Trabzonspor maçın ilk yarısını iyi de oynadı. Alanyaspor’a pozisyon vermedi, rakip kalede pozisyonlar buldu. Ancak futbol biraz garip bir oyun. Bu oyunun yazılı olmayan kuralları var. Bu kurallardan ikisi diyor ki; “topun da canı vardır, istediği zaman kaleye girer.” ve “atamayana atarlar.”…
İlk yarıda maçı kopartacak fırsatları cömertçe harcayan Bordo Mavili takım; tartışmalı bir penaltı kararı ile devre biterken beraberliğe razı oldu. Futbolun yazılı olmayan kuralları işlemeye başlamıştı ne yazık ki… İkinci yarının hemen başında, bence ilk yarıda sahanın en iyisi olanArif, adamı kaçırınca Alanya öne geçiverdi. Bu gol sonrası Şenol Güneş’in çılgınca(!) değişiklik hamleleri gelmeye başladı. Sezon başından bu yana Trabzonspor’un en uyumlu ön libero ikilisini bozdu. Bu hamle, orta sahayı Alanyaspor’a verdi. Aynı dakikada; gol atan moralli Draguş’u da çıkartıp, Enis Destan’ı sahaya sürdü ve oyun dizilişini de değişirdi. Panik değişiklikler hiçbir yarar getirmedi Trabzonspor’a. Gol bulmak için, bilinçli değil, doldur boşalt yapmaya başladı takım. Oysa daha yarım saat vardı maçın bitmesine… Bu paniğin sebebini anlamak güç açıkçası… Hele ki; 70. dakikada Alanyaspor on kişi kalınca, Bordo Mavili takım iyice “havaya yumruk” atmaya başladı.
Bence Umut Güneş- Mendy ikilisi bozulmasa Trabzonspor’un beraberliği yakalama şansı daha yüksekti. Üstelik rakip de 10 kişi iken; daha sistemli, ayağa top yapan, ne yaptığını bilen, panik yapmayan bir takım gerekirdi sahada. Şenol Hoca’nın erken panik butonuna basması yüzünden bu fırsat kullanılamadı. Üstelik yakın geçmişte oynanan, Göztepe maçı da varken… O maçta da, nerdeyse bir saate yakın, on kişi kalan rakibine karşı pozisyon üretememişti Trabzonspor. Ne diyordu Akif Safahat’ta; “Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!/Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?/"Tarih"i "tekerrür" diye tarif ediyorlar/Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?”
Ancak bu saatten sonra; Trabzonspor’un ve Bordo Mavili takımı yöneten futbol aklının tarihten ders alması gerekir. Şampiyon olunduktan sonraki üç sezonda da alınan başarısız sonuçlar ortada. Artık bu takımın futbol aklı her kim ise- ya da varsa- şapkayı önüne alıp düşünmesi gerekir. Hep aynı yanlışlar yapılarak, doğru sonuçlar beklemek, en hafif tabirle Pollyannacılık oynamaktır.
Trabzonspor kongresinde, Başkan Ertuğrul Doğan yönetimi –idari ve mali açıdan – ibra edildi. Kongre üyelerinin takdiridir, karışılmaz elbette… “Bu kadar kötü bir yönetim ve boşa giden paralar niçin ibra edildi?” diye soracak halimiz yok… Bugün, Ertuğrul Bey, tek aday olduğu için, yeniden başkan seçilecek. Ertuğrul Başkan ibra sonrası; “3 yıllık planlarının hazır olduğunu belirterek, bu dönemde sportif ve mali açıdan iyi bir Trabzonspor'u izlettireceklerini” söylemiş. Bu maç size hoş geldin hediyesi Sayın Doğan… Gerçekten üç yıllık planınız var ise bir dakika geçmeden uygulamaya koyunuz. Umarım tarihten ders alarak yapmışsınızdır planlarınızı… Sonuç ortada; eğer tüm bu yaşananlara rağmen ders almadıysanız, seneye bu zamanlar, olağanüstü ile tarihin en kötü Trabzonspor başkanı olarak koltuğunuzu devredersiniz…
