Özlem Özdemir

Özlem Özdemir

Kadınsız İnkılap-2

Dün yeni müfredatta tarih dersinin içinin nasıl boşaltıldığını, gerçeklerden nasıl uzaklaşıldığını, Osmanlı’nın yanlışlarının nasıl elendiğini, görünmez hale getirildiğini anlatmıştık. Bugün sırada “T:C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi” dersi var.

Evvela, İnkılâp Tarihi dersinin ne zaman ve neden verilmeye başladığını aktaralım: Avrupa'da yayılmaya başlayan totaliter rejimlere karşı gençliği aydınlatmak ve onların Cumhuriyet ideallerine ve inkılâplara bağlılıklarını sağlamak amaçlanıyordu. İşte bu amaç doğrultusunda, üniversite reformundan bir yıl sonra, 1934'ten itibaren İstanbul ve Ankara'da fakülte ve yüksek okullarda İnkılâp Tarihi ders ve konferansları verilmeye başlandı. Bu zamanla tüm okullara yayıldı. Gelelim, bu programda verilmek istenen dersin içeriğine:

8. sınıflar için “İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi”; II. Mahmud Dönemi’nden Cumhuriyet’e geçiş sürecine kadar olan zaman dilimini esas alıyor. “Öğretim programında sahadaki uygulayıcıların çoğunlukla şikâyet ettiği yoğunluğu giderebilmek amacıyla sadeleştirmeye gidilmiş, siyasi ve askerî tarihle beraber sosyal tarih içeriklerine de yer verilmiştir,” ifadesine dikkat! Osmanlı döneminde Tanzimat Fermanı, I. Meşrutiyet, II. Meşrutiyet ve saltanatın kaldırılması (saltanatı kim kaldırmış acaba?); Atatürk Dönemi’nde ise Cumhuriyet’in ilanı, halifeliğin kaldırılması ve ordunun siyasetten ayrılması ele alınıyor. Mustafa Kemal’in hayatı 14 saatlik bir dilimde işlenirken, Birinci Dünya Savaşı’na ise 16 saat ayrılmış. “Yerelden Vatana Milli Mücadele” ünitesi 20 saate yayılmış, bu bölümde; “Millî Mücadele’nin hazırlık sürecinde Kuvâ-yı Millîye’nin oluşumu, Mustafa Kemal’in liderliğinde genelgelerin ilanı ve kongrelerin yapılması, Mîsâk-ı Millî’nin kabulü, İstanbul’un İtilaf devletlerince işgali, Büyük Millet Meclisinin açılışı, Hıyanet-i Vataniye Kanunu ve Büyük Millet Meclisinin otoritesini artırma çalışmaları, Büyük Millet Meclisi lehine kamuoyu oluşturma çabaları, İstanbul Hükûmeti’nin Sevr Antlaşması’nı imzalaması, Mustafa Kemal’in ve Türk milletinin Sevr Antlaşması’nın imzalanmasına tepkileri,” başlıklarından söz edilirken padişahın işgalcilerin yanında oluşundan, Mustafa Kemal ve arkadaşları için idam fermanı çıkarmasından da bahsedilmiyor. “Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşu ve İnkılaplar” bölümünde; “Öğrencilerin Osmanlı Devleti’nin son döneminde gerçekleşen demokratikleşme çabaları ve yapılan yenilikler hakkında bilgi sahibi oldukları kabul edilmektedir,” deniyor. Burada tamamen padişahın kontrolünde olan ve sürekli kapatılan Meclis’ten mi yoksa yine padişahın onayıyla hazırlanan anayasadan bahsediliyor anlamak güç.

Ayrıca sıklıkla, “Osmanlı Devleti’nde yenileşme hareketleri ve Cumhuriyet Dönemi’nde Atatürk tarafından gerçekleştirilen inkılaplar arasında ne gibi benzerlik ve farklılıklar vardır?” sorusuyla iki dönemin kıyaslanması ve bu modernleşme adımlarının günümüze etkisinin millî ve manevi değerler ve millî kimlik değerleri kapsamında tartışılması bekleniyor. Hiçbir benzerliği olmayan bu iki dönemin nasıl kıyaslanacağını insan merak ediyor.

Lise:

12. sınıf “İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük” dersinde; Türk modernleşmesinin Osmanlı Devleti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne devam eden bir süreç olduğu kabulü var. Tarih II. Mahmud Dönemi’nden başlatılıyor ve Cumhuriyet’e geçiş sürecine kadar olan zaman diliminde toplumsal alan ile hukuk ve sağlıkta yapılan birtakım yenilikler, sağlık örgütünün kurulması ve ilk karantina sisteminin oluşturulması, Mecelle, Kanun-i Esasi ve Teşkilât-ı Esasiye’nin kabulü (Teşkilât-ı Esasiye, Atatürk zamanında kabul edilmiştir) inkılap olarak tarif ediliyor. Bu dönemde kadınların hiçbir toplumsal hakkı olmadığını hatırlatalım. Atatürk Dönemi’nde yapılan inkılaplardan ise 1924 Anayasası, şapka ve kıyafet inkılabı, tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması, Türk Medeni Kanunu’nun kabulü, takvim, saat ve ölçülerde değişiklik, Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve aşı çalışmaları, kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi ile Soyadı Kanunu’nun kabulü anlatılıyor. Öğrencilerden, Osmanlı Devleti’nin son dönemi ile Atatürk Dönemi’nin gösteren karşılaştırmalı bir tablo oluşturmaları isteniyor. Bu tablodan hareketle de Osmanlı Devleti’nin son döneminde yapılan yenilikler ile Atatürk Dönemi’nde yapılan inkılaplar değişim ve süreklilik bağlamında ilişkilendiriliyor.

Ayrıca bu programda; “...özellikle Türk-İslam medeniyetinin temel referansları olan millî ve manevi değerlerin uygulamalı olarak verilmesi esas alınmıştır,” ifadesinin altını çizelim. Bu dersin içeriği ile ne ilgisi olduğunu anlayamadım.

II. Mahmud Dönemi’nden Cumhuriyet’e geçiş sürecine kadar olan zaman diliminde Osmanlı Devleti’nde ekonomi alanında gerçekleşen yeniliklerden ‘‘ziraat, ticaret, sanayi ve bayındırlık işlerini yürütmek üzere kurulan meclisler ile Düyûn-ı Umûmiye ve Millî İktisat Kongresi*’’ sayılıyor. (*Milli İktisat Kongresi; tam bağımsız Türkiye hedefi doğrultusunda, 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında İzmir’de Atatürk tarafından toplandı. Cumhuriyet kurulmadan önceki çalışmaları Osmanlı dönemine ait saymak tarihi yanlış yazmaktır.)

Atatürk Dönemi’nde ekonomi alanında yapılan inkılaplardan ise ‘‘İş Bankasının kurulması, aşar vergisinin kaldırılması, Teşvik-i Sanayi Kanunu, Kabotaj Kanunu, Toprak Mahsulleri Ofisinin açılışı’’ sayılıyor.

“Türk İnkılabı ve Atatürkçülük” ünitesinde; “Atatürk Dönemi’nde siyasi ve toplumsal alanlar ile hukuk, sağlık, ekonomi, eğitim, bilim, kültür alanlarında yapılan inkılaplar ele alınacak,” denirken; “Tanzimat’tan itibaren gerçekleşen yenileşme hareketleri öncelikle hangi alanlarda başlamıştır? Neden?” sorusuyla Atatürk’ten önce modernleşme adımlarının atıldığı vurgulanıyor. Ayrıca çocuklara şu soruluyor: “Cumhuriyet Dönemi’ndeki inkılaplar, Osmanlı Devleti’ndeki hangi gelişmelerden esinlenilerek yapılmış olabilir?” Atatürk, Osmanlı’dan esinlenerek(!) Cumhuriyet’i kurmuş anlaşılan, sahiden insan ne diyeceğini bilemiyor…

Osmanlı Devleti’nde eğitim, bilim ve kültür alanında gerçekleşen yeniliklere; “Mekteb-i Mülkiyenin kurulması, Maârif-i Umûmiye Nizamnamesi’nin ilanı, Dârulfünun, Dârulmuallimin ve Dârulmuallimatın açılması ile Maârif Kongresinin* toplanması” örnek gösteriliyor. (*Maarif Kongresi de Atatürk tarafından toplandı.) Atatürk Dönemi’ndeki eğitim, bilim ve kültür alanında yapılan inkılaplardan ise; “Tevhîd-i Tedrîsat Kanunu, Mızıka-i Hümâyunun Cumhurbaşkanlığı Musiki Heyetine çevrilmesi, Mekteb-i Sanayi-i Nefise-i Şahanenin Devlet Güzel Sanatlar Akademisine çevrilmesi, yeni Türk harflerinin kabul edilmesi, Hıfzıssıhha Kurumunun açılması, Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti ve Türk Dili Tetkik Cemiyetinin kurulması ile üniversite reformu” ele alınıyor.

Ayrıca öğrencilere, Kanun-ı Esasi ile 1921 ve 1924 anayasalarının benzer ve farklı yönlerini karşılaştırdıkları bir tablo hazırlamaları öneriliyor.

“2. Dünya Savaşı’ndan Küreselleşme Sürecine Türkiye” ünitesinde, niye böyle bir bölüm var bilemedim, II. Dünya Savaşı’nın neden ve sonuçları sınıflandırıldıktan sonra öğrencilerden “Soğuk Savaş Dönemi’nin başlaması, Birleşmiş Milletler ve IMF’nin kuruluşu, siyonist hareketler, Filistin Meselesi ve sömürgeciliğin şekil değiştirmesi hususlarını” kendi cümleleriyle ifade etmeleri bekleniyor. Ama en çarpıcı husus şu: “Örnek metin ve olaylardan hareketle siyonist faaliyetleri ve Filistin Meselesi’ni hakkaniyetli davranmanın önemi bakımından değerlendirmeleri” öğrencilerden isteniyor. Bu Atatürkçülük ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir yaklaşım olduğu gibi çocuklara belirli bir anlayışı empoze etmek değil midir? Filistin meselesi ile İnkılap dersinin bağlantısı nedir?

Bunun dışında yine bu ünitede Soğuk Savaş Dönemi’nin başlangıcından itibaren; “27 Mayıs Askerî Darbesi, 1971 Muhtırası, 1980 Askerî Darbesi, 28 Şubat Müdahalesi, 27 Nisan e-Muhtırası ve 15 Temmuz Darbe Kalkışması üzerinden darbelerin; PKK/PYD, DEAŞ ve FETÖ terör örgütleri üzerinden millî güvenliği tehdit eden unsurlar” hepsi aynı kapsamda inceleniyor. Ayrıca “Marshall Planı, tarımda makineleşme, sanayileşme çabaları, ulaşım, bayındırlık, köyden kente göç, IMF ile ilişkiler, ekonomik krizler, ekonomik kalkınma planları, sığınmacı sorunu ve Türkiye’nin bu soruna yaklaşımı ile Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi” konuları da aynı havuz içinde değerlendiriliyor. Bu bakış ve ele alış tarih bilimi açısından oldukça sorunlu ve gerçekleri alt üst edecek bir yaklaşım. Ayrıca bu ders programıyla bu konuların uzaktan yakından ilgisi yok. Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı sorunlarla Milli Mücadele döneminden başlayarak Cumhuriyet dönemlerini eş tutan bir yaklaşıma gidilmek isteniyor gibi görülüyor ve bu çok ama çok yanlıştır.

Özetle; bu programın yürürlüğe girmesi Cumhuriyet tarihine de Türkiye’nin geleceğine yapılacak bir kötülüktür. Dini bir eğitim programının yanına diğer derslerin iliştirilmesi yoluyla kabul ettirilmek istenen bu programın oldu bittiyle kabul edilmeyeceğini umarım. Bütün taslak MEB’in internet sayfasından incelenebilir.

Kaynakça:

https://ttkb.meb.gov.tr/www/turkiye-yuzyili-maarif-modeli-yeni-mufredat-taslagi-kamuoyunun-gorusune-acildi/icerik/598

Prof. Dr. Mesut Çapa, Cumhuriyet'in İlk Yıllarında Tarih Öğretimi, Ankara Üniversitesi Tiirk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi S 29-30, Mayıs-Kasım 2002, s. 39-55: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/20623

Özlem Özdemir, “Afet: Atatürk’ün Manevi Kızı Prof. Dr. Afet İnan’ın Yaşamöyküsü”, Kırmızı Kedi, 2021.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Özlem Özdemir Arşivi