İki teknik adam da son kazandıkları maçların 11’ni bozmamıştı. Maç öncesi hem Sergen Yalçın hem Okan Buruk son derece temkinli konuşuyordu. Ortak cümle ise “Rakibin bize karşı nasıl oynayacağına bakacağız. Biz onları iyi analiz ettik” gibi beylik cümleydi.
Maçın Beşiktaş için anlamı daha büyüktü. Deplasmandaydı ama şampiyonluk yarışında kalması için en azından yenilmemesi gerekiyordu. Bu Beşiktaş’ın üzerinde büyük baskı idi. Galatasaray ise yenilmeme serisini bozmak istemiyordu ama bu onlar için daha büyük bir baskı değildi, üstelik Liverpool galibiyeti moral üstünlüktü. Ayrıca kadrosunu kurmuş, onlara alışmış Okan Buruk var bir tarafta, diğer tarafta ise kuruluşunda olmamış, olanları motive etmeye, inandırmaya çalışan Sergen Yalçın.
Maç, Galatasaray’ın hakem oyunlarıyla başladı. Daha ilk 5 dakika dolmadan her pozisyona itiraz başladı. Beşiktaş, topu rakibe bırakmış görünüyordu oynadığı sistemde. Bu tablo yakın oynamayı gerektirse de ileri çıkmada alanı hayli uzatıyordu. Maçın ilk güzel görüntüsü Beşiktaş’ın kullandığı kornerde Emirhan’ın kafa vuruşunu Uğurcan’ın kurtarışıydı.
Bu ilk pozisyondu. Maçın ikinci pozisyonunda ise Beşiktaş golü Abraham’ın ayağından buldu. Dakikalar 12’yi gösteriyordu. İtirazlar bitmedi.
Galatasaray, teknik-taktik kadar hakem ve itiraz da çalışıyor belli ki. Maçın başından itibaren dediğim gibi dudakları, elleri, kolları durmayan Galatasaraylı futbolcu ve teknik adamların yerine ilk sarı kartı Sergen Yalçın gördü. Bu da geçsin kayıtlara. Okan Buruk misal, kendi oyuncuları ve yedek kulübesinden daha çok 4. hakeme taktik veriyordu sanki. Onunla daha çok konuşuyor her pozisyonda ona koşuyordu. Taç atışına bile itiraz eden Okan Buruk yerine orta hakem Yasin Kol, sarıdan sonra Sergen Yalçın’ın yanına giderek bir de uyarı yaptı.
Beşiktaş, golün ardından da oyun sistemini değiştirmedi. Topu rakibe bıraktı. Barış Alper ile bir iki şut denemesi Galatasaray açısından pozisyon sayılabilir mi, “eh” diyeyim.
35. dakikada Rafa Silva, farkı ikiye çıkaracaktı. Kaleci ile karşı karşıya iken Davinson Sanchez’in arkadan müdahalesiyle yerde kaldı. Ve Sanchez kırmızıyı gördü. Ender görülen futbol olaylarından biri yaşandı Galatasaray stadında. 10 kişi kalan ev sahibi takım oyunu gerginleştirmekten başka ne yapacaktı. Başrole maskeli Osimhen çıktı. Kırmızıyı hak ederken sarı ile kurtuldu, o arada Emirhan ve kaleci Mert de sarı kart görmüş oldu. Halbuki kaptan Mert tartışmayı ayırmak için oradaydı.
İlk yarı Galatasaray’ın itirazları, Beşiktaş’ın haklı üstünlüğü ile sona erdi. İki takım oyuncuları ve teknik direktör Sergen Yalçın soyunma odasına giderken, Okan Buruk maçı yöneten 3 hakemi bekliyordu. Ne acayip işler bunlar. Oysa Osimhen’in Jurasek’e tekmesi, Emirhan’ın boğazını sıkması kırmızı değil de neydi ey adalet?
İlk yarının yıldızı tartışmasız Vaclac Cerny idi. İkincisi ise Rafa Silva.
İkinci yarının başında ise bir şok yaşandı. 56. dakikaya kadar defansta son derece dikkatli olan Beşiktaş’ta Ndidi büyük bir hata yaptı ve İlkay Gündoğan beraberliği getirdi. Bu İlkay’ın takımındaki ilk golü oldu. Gol Galatasaray’ı cesaretlendirdi.
72. dakikada Rafa Silva Cengiz Ünder’in harika topunu ağlarla buluştursa maç bu sonuçla bitmeyecekti. Beşiktaş son çeyrekte 75 dakika oynadığı sistemden vazgeçti ve topu ele aldı. Artık Galatasaray adına kontra atak dönemi başlamıştı.
Ancak iki takımın da sistem değişikliği işe yaramadı. Ne Beşiktaş verim aldı ne Galatasaray.
Galibiyeti kaçıran Beşiktaş oldu. Yazık oldu. Ndidi’nin o hatası olmasa yahut yukarıda dediğim gibi Rafa Silva daha güzel vursa topa Beşiktaş galibiyetle dönecekti.
Beşiktaş 3 puandan oldu. Galatasaray’ın diğer yüzü bir kez daha görüldü mü bilmiyorum ama futbolun her daim sahada oynanmasını isteyen biri olarak “Yazık” diyorum.
Maç sonu Okan Buruk bir pozisyonu diline dolayıp hala itiraz ediyordu. Benim tavsiyem önemli değil de Okan Buruk’a maçın takımı adına golü atan İlkay Gündoğan’ın sözlerini hatırlatayım, “Bir puan ile mutlu olmamız gerekiyor”
Sergen Yalçın ise “Galibiyeti kaçıran bizdik” derken herhalde takımı ileri çıkarmada geç kaldığını da unutmamalı.
Sonuç, Beşiktaş hala yürüyor, Galatasaray’ın galibiyet serisi ise sona erdi.
