
Perde Arkası
Müsteşarlık geri mi gelecek?
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde yaklaşık 7 yıl geride kaldı. Cumhurbaşkanlığında ve AK Parti içinde sistemin revizyonuna dair bir dizi çalışma yapıldı ancak bugüne kadar bir adım atılmadı. Son aylarda devletin aklı, kurumsal hafızası ve sürekliliğini temsil eden, uygulama bütünlüğü sağlayan müsteşarlıkların yeniden getirileceği iddia edildi. Ancak AK Parti bu iddiayı reddetti. AK Partili üst düzey bir yönetici kamu hizmetinin niteliğinin artırılması, şeffaflık, denetlenebilirlik, hesap verebilirlik, verimlilik ve sürdürülebilirlik olmak üzere 6 başlıkta çalışmaların takibini yapacak yeni bir yapının oluşturulabileceğini ama bu yapının eski sistemin getirilmesi görüntüsü verecek şekilde “müsteşarlık” olmayacağını, bu adın kullanılmayacağını söyledi. Kamu yönetim sisteminde değişikliğin her zaman yapılabileceğini söyleyen AK Partili yöneticiye göre, “Günün gelişen koşullarında bu 6 maddeyi yerine getirecek, idari bütünlük sağlayacak bir yapı kurulabilir. Ama bunun adı müsteşarlık olmaz. Kamu sisteminde idari açıdan bazı yapısal düzenlemeler için çalışmalar yapıyoruz. Bunların yüzde 70’ini idari yapıda değişiklik yetkisine dayanarak Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile yapmak da mümkün” dedi.
10 YARGI PAKETİ ÇIKTI, SONBAHARDA İKİ PAKET DAHA GELECEK
İktidarın açıkladığı Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında 5 yılda 10 ayrı yargı paketi hazırlanarak Meclis’te kabul edildi. Ekim ayında başlayacak yeni yasama döneminde de yeni yargı paketleri gündemde olacak. AK Partili yetkililerden alınan bilgiye göre paketlerden biri ceza infaz sisteminde kapsamlı bir değişiklik içerecek. Son yargı paketinden çıkarılan kimi düzenlemeler de yeni paketin üzerinde çalışılan parçaları olacak. İkinci paket ise uzun zamandır konuşulan ama iktidarın tepkiler nedeniyle adım atmadığı aile hukuku üzerine olacak. Bu pakette kadın örgütlerinin karşı çıktığı nafaka sisteminde değişiklik konusunun yer alabileceği, aile ve velayet hukuku sistemine dair de kimi değişiklik ihtiyaçlarının hayata geçirileceği kaydediliyor.
AK PARTİ’DE TRANSFER TEPKİSİ: ŞİKAYET HAKKIMIZ YOK
AK Parti 2 yılda İYİ Parti, Gelecek Partisi ve Yeniden Refah Partisi’nden 11 milletvekili transfer etti. Nebi Hatipoğlu, Seyithan İzsiz, Kürşad Zorlu, Dursun Ataş, Ünal Kahraman, Ahmet Ersagun Yücel, Salim Ensarioğlu İYİ Parti’den, Nedim Yamalı, Serap Yazıcı Özbudun, Hasan Ekici Gelecek Partisi’nden, Suat Pamukçu ise Yeniden Refah Partisi’nden AK Parti’ye geçiş yaptı. Parti değiştiren Hatipoğlu, İzsiz, Zorlu, Ataş, Kahraman, Yamalı ve Yazıcı Özbudun ödüllendirilerek partinin en üst karar alma mekanizması olarak nitelendirilen Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi yapıldı. Bununla da kalmadı, Zorlu MYK üyesi, Yazıcı Özbudun da Meclis Anayasa Komisyonu başkanlığına getirildi. AK Partiye katılımlar parti yönetiminde memnuniyet yaratsa da, transfer edilen vekillere önemli görevler verilmesi parti içinde kırgınlığa da neden oluyor. İktidar kulislerinde yönetimde görev bekleyen bazı milletvekilleri yaşadıkları kırgınlığı “Bizim suçumuz AK Partili olmak mı?” sözleriyle dile getiriyor. AK Partili bir siyasetçi transferlerle ilgili parti içindeki eleştirileri değerlendirirken, “Cumhurbaşkanının görevi bizlere makam bulmak değil. Cumhurbaşkanımız devlet yönetiyor. İhtiyaçlara gelecek planlarına göre stratejik adımlar atıyor. AK Parti’ye katılanlara görev verilmesi parti değiştirmek isteyenler için burayı cazibeli kılar. Unutmayın geçtiğimiz dönem AK Parti’ye katılan tüm vekiller son seçimde yeniden milletvekili yapıldı. Tüm bunlar başta anayasa değişikliği olmak üzere Cumhurbaşkanımızın gelecek planı ile uyumlu. Şikayet hakkımız yok” dedi.
AK PARTİ’DE KABİNE NE ZAMAN DEĞİŞECEK SORUSUNA YANIT
AK Parti’nin geçtiğimiz şubat ayında yapılan büyük kongresinden bu yana kabine değişikliği konuşuluyor. Kongrenin ardından beklenen ama gerçekleşmeyen kabine değişikliği için bakanların 2 yılının dolacağı haziran ayı işaret edildi. Ancak beklenen değişiklik bu ay da gerçekleşmedi. Meclis kapanmadan bir değişiklik beklentisi sürerken sonbaharı işaret edenler de var. Kabine değişikliği için olası takvimi sorduğumuz tecrübeli bir milletvekili, “Ben kabinenin ne zaman değişeceğini biliyorum. Kabinenin değişeceği tarih kabine değişikliği ile ilgili umutların bittiği tarih olacak. Cumhurbaşkanımız çok konuşulan, beklenti içinde olunan durumlara göre değil kendi takvimine göre hareket eder. Hatta çok konuşulan konularda, bu isteğe göre hareket ediyor izlenimi vermemek için özellikle harekete geçmez. O nedenle kabine değişimi de bu değişikliğin en az konuşulduğu dönem olur” yorumu yaptı.
AK PARTİ NEDEN KONUŞMUYOR?
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin çağrısı ile başlayan “Terörsüz Türkiye” sürecinde beklenen PKK fesih kongresinin üzerinden 40 gün geçti. Şimdi silahların bırakılması bekleniyor. AK Parti ve DEM Parti kaynakları haziran ayı bitmeden ilk silah bırakma görüntülerinin gelmesini bekliyor. Sürece tam destek veren DEM Parti, Öcalan’ın çağrı yaptığı günden bu yana sahada. DEM Parti “Yeni Çözüm süreci” olarak gördüğü silah bırakma sürecinin toplumsallaşması için bir dizi faaliyette bulunuyor. Bu çalışmalar yaz boyunca artarak devam edecek. MHP de, “Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik” temasıyla 9 bölgede 81 ili kapsayacak şekilde “Terörsüz Türkiye İçin Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları” düzenleme kararı kaldı. DEM Parti ve MHP’nin toplumu ve parti üyelerini ikna etmek için attığı bu adımlar artarken AK Parti’nin birkaç parti yöneticisi dışında neden sessiz kaldığı soruluyor. Ancak bu durumdan memnun olanlar da var. Bir iktidar mensubu sürece dair AK Partililerin konuşmamasının daha iyi olduğunu belirterek, “Kısa sürede gördük, her kafadan bir ses çıkıyor. Hangi AK Parti ? Vatandaş, Mehmet Uçum’a mı bakacak partinin Diyarbakır vekillerinin açıklamalarına mı? Efkan Ala’ya mı bakılacak Kürşat Zorlu’ya mı? Partililerin konuşmaması, yöneticilerin açıklamaları ile sürecin ilerlemesi daha sağlıklı” yorumu yaptı.
İMAMOĞLU SORUŞTURMASINDA TAHLİYE UMUDU
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının üzerinden 4 ay geçti. Belediyelere her ay farklı bir operasyon yapılırken tutuklanan CHP’li belediye başkanı sayısı 11’e yükseldi. Her hafta bir kentte ve İstanbul’un bir ilçesinde yapılan mitingler ile gösterilen tepki, yaz boyunca bu protestolara farklı programlar eklenerek devam edecek. Önümüzdeki haftalarda Cumhurbaşkanı adaylığı ofislerinin açılması ile Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasına da hız verilecek. Operasyonları “siyasi darbe” olarak nitelendiren CHP’de toplumun bu tutuklamaları kabul etmeme oranının her ay daha yükseldiğine dikkat çekiliyor. “Terörsüz Türkiye” olarak nitelendirilen sürecin de iktidarın adımlarını değiştirme beklentisi var. Sonbaharda İmamoğlu’nun serbest kalabileceği umudu taşıdığını anlatan bir parti yöneticisi, “Daha fazla içeride tutamazlar. Öcalan’a özgürlük, İmamoğlu’na hapis olmaz. Bunu topluma anlatamazlar” diyor.