“Okuyan herkese umut olsun”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Ramazan Gülten’e eşinin doğumu için izin verilmemiş, Pınar Gülten doğuma yalnız gitmişti. Ramazan Gülten kızları Maya’nın doğumunun ardından tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinde kızına ve tüm çocuklara umut olması için ‘Müjde Kuşu’ isimli bir kitap yazdı.

“Avluma düşen bir kuş tüyü bize umut getirdi” diyen Gülten, Kapalı Kapılar Ülkesinden sesleniyor okura. Minicik bir serçe, yüreği sevgi dolu bir insanın düşlerini, umudunu, direncini yılmadan ailesine taşıyor. Kitaptaki çizimler Pınar Gülten’e ait. “Ramazan altı buçuk aydır tutuklu, sadece işini yapan tertemiz bir bürokrat. Hukuk insan haklarını korumalı, biz haklarımızın askıya alındığını görüyoruz, mücadelemiz ancak hukuk yoluyladır, eşim kendisini savunacaktır” diyen Pınar Gülten’e Müjde Kuşu’nun hikâyesini sorduk.

mujde-kusu-kitap-kapagi.jpg

Eşinizin yazdığı ‘Müjde Kuşu’ kitabını resimlediniz. Müjde Kuşu minicik bir serçe. Minicik ancak pes etmeden, yılmadan Kapalı Kapılar Ülkesindeki sevgiyi taşıyor. Umudun taşıyıcısı. Siz hikâyeyi eşinizin kaleminden ilk kez okuduğunuzda neler hissettiniz?

Çok heyecanlandım, sevgili eşim Maya’nın doğumunu avlusunda beklerken özgürce uçmayı öğrenen yavru kuşlar ona umut oldu ve masalı bu fikirle yazdı. Masalı okuyunca görseller kafamda belirmeye başladı ve ben de elimden geldiğince resmettim. Okuyan herkese umut olsun.

Resimlemeye nasıl karar verdiniz?

Ramazan yazmaya başladım dediğinde karar vermiştim. Hem eşimin doğum anına katılamaması ve sonrasında kızımızdan ayrı bırakılmasındaki ağırlığına, yalnızlığına destek olmak hem de kızımız Maya’ya annesi ve babası olarak bir armağan bırakmak için resimledim.

gulten-cifti.jpg

Kızınızın doğumunda eşiniz yanınızda olamadı, cezaevinden çıkmasına izin verilmedi. Bebeğini kucağına alacak bir kadın ve bir anne olarak neler hissettiğinizi öğrenebilir miyim?

Karışık duygular yaşadım, bebeğimizi sağlıkla kucağıma aldığım için mutlu ve rahatlamış; geri getirilemeyecek doğum anını bir kez yaşayabilecek sevgili eşim yanımda olamadığı için de üzgün ve öfkeli.

gorsel-1.jpg

Ramazan Gülten’in Birgün Gazetesi’nde bir mektubu yayımlanmıştı. Gülten mektubunda tutuklanan insanlar için içeridekinin de dışarıdakinin de yalnız olduğunu yazmış ve yalnızlığa dayanılabildiği sürece kişinin insanlığını koruyabildiğini belirtmişti. Yalnızlığı bir düelloya benzeterek “Yalnızlığa dayanabilen insan dimdik kalabilir ve devam eder, dayanamayan ise köleleşir” demişti. Sizin de iyi bir düellocu olduğunuzu söylemişti. Öyle misiniz gerçekten? Eşinizin sözlerini siz nasıl yorumlarsınız?

Evet, ben ve kendim takılmayı severiz. İnsan sosyal bir varlık ama sonunda hep kendiyle başbaşa kalıyor, bunu seven, bundan dolayı üzülmeyen insan özgürce düşünmeye odaklanır ve ışık saçar, devam eder.

gorsel-3.jpg

İddianamenin siyasi olduğu görüşüyle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Ramazan altı buçuk aydır tutuklu, iddianamenin çıkmasıyla süreç başlamış oldu. İddianamenin bir kısmını ben de okudum, Ramazan sadece işini yapan tertemiz bir bürokrat. Hukuk insan haklarını korumalı, biz haklarımızın askıya alındığını görüyoruz, mücadelemiz ancak hukuk yoluyladır, eşim kendisini savunacaktır. Doğruların ortaya çıkacağına ve adaletin yerini bulacağına inanıyorum.

gorsel-4.jpg

Eşinizle birlikte çocuklar için kitaplar yazıp resimlemeye devam edecek misiniz?

Aslında masalı ve resimleri Maya için kendimiz birleştirecektik ama Kırmızı Kedi’nin desteğiyle güzel bir kitaba dönüştü. Devamı gelebilir.

mujde-kusu-kitap.jpeg

Önceki ve Sonraki Yazılar
Eda Yılmayan Arşivi