Artırma vergimi artırırım vergini

Ben şimdi size ballandıra ballandıra beklenenden düşük gelen enflasyon verisini, piyasanın bu veriye tepkisini, yarın faizlerin TCMB tarafından indirileceğine ilişkin beklentileri vs. yazardım ama her ay aynı şey olduğundan (neyse ki artık 12 yerine 8 toplantı yapıyor TCMB) daha ilgi çekici bir konu ile geleyim karşınıza dedim.

Biraz arşiv niteliğinde de olsun istedim açıkçası. Bu konu da eskimez ısıtılır konur masaya nasılsa. Ben de açar notlarımı günceller dururum diye düşündüm.

Konumuz dünyanın iki süper gücü arasındaki savaş.

Çok isterim biri çıkıp duruuuun siz kardeşsiniz diye durdursun bu hikayeyi ama öyle olmayacak. O vakit biz kendi gardımızı alalım. O savaştan seken bize değmesin.

Bir bir hatırlayalım ne oldu nasıl oldu;

Amerika ile Çin arasında uzun süredir devam eden ticaret savaşı, küresel ekonomiyi şekillendiren en önemli meselelerden biri. Mevzu sadece ekonomik de değil şüphesiz jeopolitik.

Amerika-Çin ticaret savaşı için 2018 yılı bir dönüm noktasıydı. O zaman da başkan olan Donald Trump, Çin’in ticaret politikalarını değiştirmesini istiyordu. Hali hazırda arşa değmiş ticaret açığını iyi kullandı ve Çin'e yönelik 34 milyar dolarlık gümrük tarifesi uygulamaya koydu.

Çin de boş durmadı misilleme ile geldi. Amerikan ürünlerine gümrük vergileri getirdi.

Bu hamleler, dünya ticaretinde büyük bir belirsizlik yaratırken, birçok sektör üzerinde de olumsuz etkiler yaptı.

2020’de Amerika-Çin ticaret savaşını pek konuşacak halimiz kalmamıştı aslında. Daha çok yarasa yenilir mi arkadaş üzerinden dönen bir tartışma vardı hayatımızsa. Pandemi ile yüzleşen tüm dünya gibi derin derin nefes alındı. Amerika ve Çin arasındaki ticaret savaşının şiddeti biraz azaldı.

Her iki ülke de bir "Aşama 1" ticaret anlaşması imzalayarak, bazı gümrük tarifelerini düşürmeyi kabul etti.

Ama dostlar alışverişte görsündü. Çin, ABD ürünlerine uyguladığı tarifeleri büyük ölçüde devam ettirirken, ABD de bazı sektörlere yönelik uyguladığı gümrük vergilerini sürdürdü.

2021 yılında Çin konusuna daha makul bakacağı sanılan Joe Biden’ın başkanlık görevine başlamasıyla birlikte, Amerika’nın uyguladığı özellikle uluslararası düzlemdeki politikaların kişilerden bağımsız olduğu, bunun bir devlet politikası olduğu anlaşıldı. Konu ne Trump’tı ne Biden. Amerika’nın ali menfaatleri söz konusuydu sadece.

Biden yönetimi, Trump’ın uyguladığı sert gümrük tarifelerinden büyük oranda vazgeçmedi. Biden hükümetinin yoğurt yiyişi farklıydı. Daha çok diplomatik baskı yapmayı tercih etti.

Devir yapay zeka devri olmuştu. Dört bir yanımız çiplerle sarılmıştı. Pandemi dönemi arz eksikliği de zaten hepimizi bitirmişti. Tarife savaşları devam ederken, dijital ekonomi ve teknolojik rekabet gibi yeni cepheler açıldı.

ABD, Çin’in teknoloji şirketlerine karşı ciddi kısıtlamalar getirdi. Özellikle Çin’in en büyük teknoloji firmalarından olan Huawei’ye yönelik uygulanan yaptırımları hatırlıyorsunuzdur mutlaka. Filler tepişti çimenler ezildi. Tüm dünyanın teknoloji pazarı derinden etkilendi.

Geldik günümüze. Trump’lı bir Amerika, ticaret savaşını daha çok stratejik bir rekabete dönüştürmüş durumda.

Güç savaşı, ticareten verilmenin dışında hakim bölgeler kurmak için de veriliyor. Çin gözünü Afrika ve Asya’ya dikti. ABD ise Batı Avrupa ve Pasifik bölgelerinde güçlenmek istiyor.

Ben nasıl yenişirler bilemem ama şu çok açık ortada. Geleceğimiz Çin ve Amerika arasındaki bu rekabete göre şekillenecek.

Bir küçücük not eklemek isterim. Tüm bu ticaret savaşı gerginlikleri, Amerika’nın sadece Çin ile değil Meksika ve Kanada ile de itişmesi, onlardan da misillemelerin birbirini izlemesiyle iyice rahatsız edici bir noktaya taşındı. Dünyadaki korkuyu ifade eden VIX Endeksi’nden de izlediğimiz üzere korku dağları sarmaya başlıyor.

Gecenin en iyi haberi ise ben bu yazıyı yetiştirmeye çalıştığım dakikalarda Zelenski’den gelen barışa hazırız açıklamasıydı.

Şüphesiz bunca denklem kurulurken Rusya konuşulmadan geçilemez. Ama o başka yazının konusu olsun. Barış dolu bir dünyada yaşama umuduyla… Kalın sağlıcakla…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mine Uzun Arşivi