Uyandırmayın Uyuyan Kızılderiliyi

Geldi çattı yine yılın o vakti. Şimdi Jackson Hole zamanı.

“Nedir bu toplantıları bu kadar önemli kılan” diye soracak olursanız eski Fed başkanlarından Ben Bernanke’nin zamanında, döneminin ikinci tur genişleme sinyallerini de buradan almış olmamız. O gün bugün pek önem atfedilir bu toplantılara.

Yine büyük büyük başlıklar atılabilir mesela.

“Fed’in Yol Ayrımı!” Güzel başlık değil mi?

Finans piyasası Wyoming vadisinde…

Bir kızıldereli öğretisinin tam da ortasında. Uyuyan bir kızılderiliye benzeyen dağın eteklerinde 1981’den beri toplanıyor merkez bankaları. Sonra sonra akademisyenler ve finansçılar da katılmaya başlamış. Paul Volcer madem toplanıyoruz, biraz da ruhumuzu dinlendirelim. Balık tutalım sakinleyelim dediğinden beri bu kasabada yapılıyor toplantılar.

Sakin sakin tartışsalar da şu “Uyuyan Kızılderili”yi uyandırmasalar bari. Sonuçta sıkıntılı yer aslında bakmayın.

Kürk tuzakçılarının cirit attığı, kütüklerden evlerde yaşanılan, Kanada geyikleriyle her an burun buruna gelebileceğiniz, bir yer.

Ormanın içinde, her şeyden izole bu kasabada vahşi bir yaşam var. Bungalovlarda kalıyorsunuz. Nehirden balık tutuyorsunuz, etrafını sıradağlar çerçeveliyor. Gölü var, isterseniz… Buzul mağaraları var kanyonun sonunda. Kaç kere gördünüz çöp kutularının üzerinde, "Dikkat, açıkta yiyecek bırakmayın, ayılar gelebilir!" yazısını. Ürkütücü bence.

Gözünüzü seveyim uyandırmayın şu “Uyuyan Kızılderili”yi.

Endişeliyim zira, bu yıl ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın konuşması, her zamankinden daha kritik hale geldi. 2022’de başlayan faiz artırımları sonrası 2024’te para politikasında gevşetme sinyalleri vermeye başlayan Fed, bakalım bir sinyal verecek mi?

Piyasa katılımcıları, faiz indirimlerinin ateşini yakıp yakmayacağını merak ediyorlar.

Bu seneki sempozyumun teması, "İşgücü Piyasalarında Dönüşüm: Demografi, Verimlilik ve Makroekonomik Politika" olarak belirlendi.

Bu kadar uzun başlıkla toplanılınca konuşmaların pek bir yere varmayacağını düşünüyorum açıkçası. Ama bir yere varmayan bu toplanmalar belirsizlikleri artırıyor. Haliyle fiyatlamalar da dalga boyu yükseliyor.

Powell sadece kısa vadeli faiz kararlarından değil, uzun vadeli yapısal değişimlerden de bahsedecek şu halde. Yapısal deyince de işte ne bileyim…

Demografik sıkıntılar, düşük verimlilik, dijital dönüşümün işgücü üzerindeki etkileri bunlar ucu çok açık konular. Ve bence merkez bankalarının işi de değil. Çünkü konu merkez bankalarının yetki alanını aşan bir hükümet politikası.

Piyasalar açısından bakıldığında, konuşmanın tonu önemli olacak. Güvercin tonlu açıklamalar doların zayıflamasına, altının ve hisse senetlerinin yükselmesine neden olabilir. Tersine, şahin tutum, faiz indirimlerinin erteleneceği sinyali gelirse, dalgalanmalar kaçınılmaz olur.

Bu yılki Jackson Hole toplantısı yalnızca ekonomik bir değerlendirme değil, aynı zamanda Fed’in bağımsızlığına ilişkin tartışmalara da sahne olacak. Trump ile Powell’ın birbirlerinden pek hoşlanmadıkları sır değil sonuçta. Bakalım Powell, Trump’a ne kadar direnebilecek? Fed bağımsızlığını ne kadar koruyabilecek?

Ha bir de tam bu zamanlara denk gelen “Barış Görüşmeleri” var ki, Trump mekik dokuyor hani. ABD’nin bir yere barış getirmeyi isteyeceğini düşünen kaldıysa “Romantik Komedi” dalında senaryo yarışmasına beklerim.

Ben “Uyuyan Kızılderili” macera filmini izleyeceğim.




Önceki ve Sonraki Yazılar
Mine Uzun Arşivi