Ayaz’ın Müzesi ve Kadınları

Ankara’da sanatın kalbi bu hafta, ArtAnkara Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’nda atacak. “Dünya Emekçi Kadınlar Günü”nün kutlanacağı 8 Mart’tan bir gün önce açılacak ve 10 Mart’a kadar sürecek fuar nedeniyle başkente hem yurt içinden hem de 45 ayrı ülkeden çok sayıda galeri sahibi, sanatçı ve sanatsever gelecek.

Ankara dışından gelecek olan katılımcı ve ziyaretçiler, fuar dışında başkentteki diğer kültür sanat zenginliklerini görme fırsatını kaçırmamalılar. Ulus’taki Ankara Resim Heykel Müzesi, sergi ve diğer birçok aktivitenin düzenlendiği CerModern, tarihi Kale bölgesindeki galeri ve antika dükkanları ile müzeler gezip görülebilecek bazı yerlerden birkaçı.

Ama bir yer var ki, orayı size özellikle tavsiye etmek istiyorum:  Ankara ile özdeşleşmiş ama tüm Türkiye’nin yakından tanıdığı Mustafa Ayaz’ın kendi adını taşıyan müzesi. 86 yaşına rağmen enerjisini çalışarak korumaya gayret gösteren Ayaz, benim tanıdığım en üretken sanatçılardan biri. Bu çalışkanlığını birçok sanatçı, özellikle gençler örnek almalı. Üretimin sanata nasıl değer kattığını anlamak istiyorsanız, Ayaz’ın sergilerini ve fuar alanına çok yakın Balgat’taki müzesini görmelisiniz. Bitip tükenmeyen enerjisi, bulduğu her ortamda üretimiyle önüne çıkan engelleri yerle bir eden Ayaz’ın “Kişi övüldüğü veya yerildiği ölçüde değil, yapabildiği kadarıyla ressamdır. Şu veya bu kişi, şöyle övmüş, böyle övmüş hiç önemli değil. Önemli olan daha gerçekçi olmaktır” sözleri, ders niteliğinde.

İhtiyaç duyduğu enerjiyi resim yaparak depolayan Ayaz’ın resimlerinde ön planda kadınları görürsünüz. Şapkalı, şapkasız portreleriyle, danslarıyla, kırmızı veya siyah çoraplarıyla, sereserpe cömertlikleriyle kadın figürleri Ayaz’la öylesine bütünleşmiştir ki, her eserinde kendisini sevdiği kadınların yanına iliştirmezse, sanki eserde bir eksiklik olduğunu hissedersiniz.

Ayaz sergilerine verdiği isimlerle de, yaşama sevincine katkı sağlayan kadınlardan hiç de vazgeçme niyetinde olmadığını gösterir. Yaşamını ve sanatını anlatan, eserlerinden kesitler sunan “Mustafa Ayaz” isimli 280 sayfalık kitabı ayrıntılı okuduğunuzda, Ayaz’ın kadınlardan neden vazgeçmediğinin yanıtını bulabilirsiniz:

“Ayaz’ın kadınları, kaynağını Anadolu’dan alan binlerce yıllık bir kültür yapısının sanatsal genlere dönüşmüş ürünüdür. Koyu-açık ve çizgi değerlerin ince geçişleriyle kadınsallığın tüm renkliliğini ve dokusal yumuşaklığını duyumsatan bu duyarlılığın altında, kadının gizemli evrenine olan ulaşılmazlığın çekiciliği ve duyduğu saygı yatar. Mitoslaştırdığı kadınlarındaki saf ve temiz bir erotiklik görkemi Ayaz’ın figürlerinin özelliğini oluşturmaktadır. Ağır basan bu erotik duyguların dışa vurumuna yalın bir anlatım yolu olarak figüratif yorum anlayışının seçimi, sanatçının kendine uygun bir biçim dilini seçenek olarak benimsemesiyle ilgilidir.”

Ayaz’la yüz yüze konuştuğunuzda onun için daha çok önemli olanın, kendi alın teriyle yaptığı, her santimetrekaresinde, her taşında emeği bulunan Mustafa Ayaz Müzesi’nin tanıtımı olduğunu anlarsınız. Her sohbette konuyu müzeye getirir, üstüne basa basa özetle şunları söyler:

“Mustafa Ayaz bugün var, yarın yok. Benim günlüğümde şöyle bir not vardır: Devlet ve toplum sanata sahip çıkmıyorsa, sanatçı kendisine sahip çıkmalı. Ben kendime sahip çıktığımı bu müzeyi yaparak gösterdim. Kim için yaptım? Kendim için yaptım. Ben kendime sahip çıkarak aynı zamanda 85 milyona hizmet ettim. Güzel bir eser yaparak, aslında kamuya da hizmet ettim. Kızlarıma da şunu söylüyorum: Babanıza sahip çıkmak istiyorsanız önce müzeye sahip çıkacaksınız. Yarınlara kalacak olan müzedir. O nedenle bu müze yaşamalıdır.”

Ayaz’ın “muhakkak yaşamalı” dediği müzenin toplam kullanım alanı 5 bin metrekare. Yedi kattan oluşan müzenin çatı katında, sanatçının özel ofisi ve hobi atölyeleri bulunuyor. Müzenin birinci, ikinci ve üçüncü katlarında sanatçının değişik dönemlerine ait eserleri sergileniyor. Müzede, Mustafa Ayaz’ın hocası Prof. Adnan Turani’nin “Onur Sanatçısı” olarak yer aldığı bir bölüm de var. Giriş katında yer alan Mustafa Ayaz Sanat Galerisi, 2007 yılında Mustafa Ayaz’ın resim sergisiyle açılmış. Galeri, çağdaş plastik sanatların gelişmesi yolunda, yerli ve yabancı sanatçılara yönelik periyodik sergiler ve farklı sanatsal etkinlikler düzenleyerek, sanatseverlerle buluşmayı hedefliyor. Galerinin yanı sıra, kafe, hediyelik eşya ve kütüphane bölümleri de müzenin giriş katında yer alıyor. Müzede dört atölye var. Atölyelerde Güzel Sanatlar Fakültelerine hazırlık, resim, heykel ve seramik kursları veriliyor.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uğur Ergan Arşivi