10 Kasım

Aziz Atatürk,

Sonsuzluğa yürüyüşünden bu yana 83 yıl geçti. 57 yıllık ömrünün her anını vatanın özgürlük ve bağımsızlığı, milletin refah ve mutluluğu için harcadın. O kısa ömre parlak askeri zaferleri, kurtuluşu, Cumhuriyeti, devrimleri sığdırdın. Türkiye’nin uygar milletler ailesi içinde saygın bir yer edinmesini sağladın. Dostun düşmanın takdirini, saygısını, Türk Milletinin sonsuz sevgi, şükran ve minnetini kazandın.

Bu milletin ezici çoğunluğu, başta Cumhuriyet olmak üzere, bize emanet ettiğin eserlerinin üzerine titrer. Gururlanır. Toz kondurmaz.

Ama senin yaktığın ışıktan rahatsız olan bir çevre de var ki, sana, devrimlerine, temsil ettiğin her şeye düşman. Son 19 yıldaki ortamı müsait buldular, fırsat bildiler ve eylemleri daha görülür, sesleri daha duyulur oldu.

Bugün devletin yayın kuruluşu TRT’de sana hakaret ediliyor. Dizilerde, çizgi filmlerde, belgesellerde…

Ayasofya baş imamı sana “zalim ve kâfir” deme cüretini gösterdi Cumhurbaşkanının önünde. Orada bir “One minute!” bekledik. Nafile…

Cumhurbaşkanı vaktiyle, “İki tane ayyaşın yaptığı yasa muteber oluyor da dinin emrettiği bir yasanın sizin için neden reddedilmesi gerekiyor” dememiş miydi?

Cumhurbaşkanının sosyal medyada yayınladığı 30 Ağustos mesajında yer alan Sakarya panoramasından senin olduğun bölüm kesilmedi mi?

Bir konuk Başbakanın, “Büyük reformist ve karizmatik lider Mustafa Kemal Atatürk” sözleri saray tercümanları tarafından sansür edilmedi mi?

AKP’li belediyeler senin posterlerini baş aşağı asmaya nasıl cesaret buluyorlar?

Hele bir Diyanet İşleri Başkanlığı var ki, senin adını ağzına almaz. Ne milli bayramlarda ne de hutbelerde. O, akrabalar arası ilişkileri tanzim etmekle meşgul.

Senin o eşsiz dehanla Cumhuriyete temel kıldığın laiklikle sürekli kavga içindeler. Ellerinden gelse çıkartıverecekler Anayasa’dan laikliği.

Sen “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz” dedin. Bugün her tarafımızı şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar sardı. Televizyonlarda akıl veriyorlar millete. Tarikatlar devlet kadrolarını bölüşüyorlar. Taliban’la da “inanç noktasında” sıkıntıları yok…

Seni ve senin dönemini akılları sıra küçük düşürmek için kimi zaman gerçekleri çarpıttılar, kimi zaman iftira da attılar.
“Camileri ahır yaptılar” dediler.

“Lozan’ı zafer diye yutturmaya çalışıyorlar” dediler.

“Bunlar Cumhuriyet Bayramı’nda vals yaptılar, milleti taciz ettiler” dediler.

“600 yıllık imparatorluğun 90 yıllık reklam arası sona erdi” dediler.

“Hani Mustafa Kemal demir ağlara düşkündü? Biz ördük biz!” dedi AKP Genel Başkanı. Ulaştırma Bakanı düzeltti: “1923-1946 arasında bir yılda yapılan demiryolu uzunluğu 128 kilometreydi… Şu anda yıl başına düşen demiryolu yapımı 107 kilometreye ulaştı. Hâlâ Atatürk döneminin rakamlarına ulaşamadık” diye itiraf etti.

Sen “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir” dedin. Bunlar cehalet güzellemesi yaptılar sürekli. “Ben bu ülkede cahil, okumamış, tahsilsiz kesimin ferasetine güveniyorum, ülkeyi ayakta tutacak olan cahil halktır” dedi biri. YÖK Denetleme Kurulu’na atandı.

Sen oturdun geometri kitabı yazdın bu millete. Birçok Türkçe terim kazandırdın. Bunlar “Türkçe ile bilim ve felsefe yapamazsınız” diyorlar.

Sen “Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuştur” dedin. Bunlar içine tükürüyorlar sanatın…
Bizim okuduğumuz yıllarda sınıfların duvarında senin gençliğe hitabın asılıydı. AKP’nin Milli Eğitim Bakanı “Atatürk’ün gençliğe hitabesi ayet mi?” diye sorabildi.

Sen kadın hakları, kadın-erkek eşitliği konusunda dev adımlar attın, çağının en ileri reformlarını yaptın. Bugün “Kadın-erkek eşitliği fıtrata ters” diyorlar.

Sen “Yurtta sulh, cihanda sulh” dedin. Bunlar tezkere üzerine tezkere oyluyorlar. Bugüne kadar senin gösterdiğin yolda izlenen ilkeli, onurlu, akılcı dış politika terk edildi. İhvancı, dogmatik, popülist ve hamasetin şekil verdiği bir dış siyaset benimsendi.

Sen “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” dedin. Bugün “Ben gidersem devlet yıkılır” deniyor.

Ama bütün bunlar ters tepiyor biliyor musun? 19 yıllık AKP iktidarının neden olduğu sonuçların başında milletçe senin değerini daha iyi anlamamız, sana duyduğumuz saygı ve minnetin her geçen gün artması geliyor.
Geçende Konya’da stadyumu İzmir Marşıyla inlettiler, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye bağırdılar hep bir ağızdan. Konya’da.

Ve göreceksin bugün yine yüzbinler akacak Anıtkabri’ne. Yaşlısı, genci, çocuğu, kadını, erkeği… Sana bir kez daha saygılarını sunacaklar. Teşekkür edecekler.

Müsterih ol aziz Atatürk…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kaya Türkmen Arşivi