DEFANSIN KRALLARI

Maç öncesinde iki takım da ligin en iyi hücumcuları diyorduk, gördük ki her iki takım da ligin en iyi defans yapan takımları. Jesus’un planı ikinci yarıda yaptığı değişikliklere kadar sahaya yansıdı, oyunun hakimi Fenerbahçe’ydi. Ancak 70’den sonra Fenerbahçe değişikliklerle oyunda etkisini kaybederken, Beşiktaş Ghezzal’ın girişiyle canlandı ve pozisyon üretebildi. Ancak iki takım da soyunma odasına eli boş döndü.

Oysa ligin hücumu en çok seven, en çok gol atan iki takımının karşılaşması öncesi beklenti hızlı, sert, mücadelesi yüksek, bol gollü bir maç olmasıydı. Gol dışında tüm beklentiler karşılandı.

Uzun süredir Beşiktaş’ı evinde yenemeyen Fenerbahçe bu sefer umutlu gitmişti Vodafon Arena’ya. İlk 11’de performansı merak edilen tek isim uzun sakatlık sonrası sahaya dönen Serdar Aziz’di ama hata yapmadı.

Her iki takımın ilk 11’lerine ve sahaya dizilişlerine bakınca asıl mücadelenin orta sahanın merkezinde olacağı belliydi. Josef, Salih ve D.Alli’nin karşısında Arao ve Crespo ikilisi sayıca dezavantajlı görünüyordu ama kanat bekleri Ferdi ve Lincoln’ün yanı sıra İrfan Can da orta sahaya destek verince denklem eşitlendi.

İlk yarı Arao’nun etkisizliğine rağmen orta sahayı Beşiktaşa kaptırmadıkları gibi kanatları da kullandı Sarı Lacivertliler. Özellikle sol kanatta Valencia, Lincoln ve Crespo’nun yaptığı üçgenler etkili oldu. Sağ kanatta ise Ferdi ileri çıkışlarında tehlike yaratırken, İrfan Can ve Pedro beklentinin altındaydı.

Fenerbahçe defansta ise rakibe pozisyon şansı tanımadı. Altı kere ofsayta düşen Beşiktaş forvetleri ilk yarı boyunca Fenerbahçe kalesine tek bir isabetli şut atamadı.

İkinci yarıda 70. Dakikaya kadar Fenerbahçe oyuna hakim görüntüdeydi ama Beşiktaş’ın bol faullü futbolu ve sert defansı karşısında pozisyon üretmekte zorlanıyordu. İlk hamle yapan Jesus oldu. Crespo’nun yerine Mert Hakan’ı, Pedro’nun yerine Batshuayi’yi, İrfan Can’ın yerine Osayi’yi aldı. Beklentisi oyunu daha ileriye taşımak ve gol bulmaktı. Ancak tam tersi oldu, Mert Hakan ofansa destek anlamında Crespo’nun çok gerisinde kalırken, Batshuayi ise Pedro kadar bile ilerde top tutamadı.

Beşiktaş ise Ghezzal’in girişiyle hem moral buldu hem de Weghorst’u kullanabileceği uzun paslar yaratabildi. Jesus, sol kanatta Lincoln’ü çıkarıp Alioski’yi alarak Ghezzal’ı durdurmaya çalıştı.

Tecrübeli bir hakem olmasına rağmen süper ligde ilk derbisine çıkan hakem Volkan Bayarslan genel olarak gördüğünü çalarken, Valencia’ya her iki yarıda da ceza sahası çizgisi önünde yapılan faulleri vermemesi hatasıydı. Weghorst’un kollarını ve dirseklerini sıkça kullanmasına göz yumması da ilginçti. Ancak yine de sınıfta kaldığını söylemek zor.

Özetle iki teknik adamın da hata yapmadığı, her iki takımın da eksiksiz savunma yaptığı, sahadaki oyuncuların günlük performanslarının sonucu belirlediği bir oyundu. Fenerbahçe ligde gideceği en zorlu iki deplasmanın birinden beraberlikle döndüğü için sevinemiyorsa işler yolunda demektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ümit Sezgin Arşivi