Gazete Pencere- Kamu işçilerini kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde hükümet ile sendikalar arasında nihayet anlaşma sağlandı. Yaklaşık 600 bin işçiyi ilgilendiren 2025–2026 dönemi ücret artışlarına ilişkin Kamu Çerçeve Protokolü’ni TÜRK-İŞ kabul etti.
Peki grev safhasına gelen Toplu İş Sözleşmesi restleşmesinde TÜRK-İŞ itiraz ettiği maddelere nasıl imza attı? TÜRK-İŞ’e üye işçiler duruma itiraz ederken kamuoyu görüşmelerde nelerin yaşandığını da merak ediyor.
İşte anlaşmanın perde arkası:
Pazarlık sürecinde TÜRK-İŞ başkanı Çalışma Bakanı ile birlikte Cumhurbaşkanı’na gidiyor.
İlk altı ay için yüzde 24 konusunda tam uzlaşma var. TÜRK-İŞ başkanı Atalay görüşmede diğer üç ay için enflasyon oranında zam istiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da “tamam” diyor. Bunun üzerine Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan basın toplantısı yapıyor. Uzlaşma sağlandığını açıklıyor. Açıklamadan sonra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek duruma tepki gösteriyor.
Özellikle Mehmet Şimşek beklenen enflasyon üzerinden anlaşma sağlanmasını istiyor, o oran da yüzde 10. Soluğu Cumhurbaşkanının yanında alıyor, Cevdet Yılmaz ile beraber, Erdoğan ise “TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay’ı bir şekilde ikna edin” diyor. Bunun üzerine kıyamet kopuyor.
TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay bu görüşmeden çıkan sonuca tepki göstererek “böyle devlet mi olur, devlet sözünü tutsun” diyor. Çalışma Bakanı Işıkhan’ın elle tuttuğu notları basınla paylaşıyor. Bunun üzerine AKP’li Faruk Çelik devreye giriyor. TÜRK-İŞ Genel Merkezi’ne geliyor, toplantı yapıyor.
Faruk Çelik bu toplantıdan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanına gidiyor. “Bu işte bir sıkıntı var, böyle gitmez, bunlar kararlı, gidip Kızılay’a oturacaklar. Bu dönemde başımız ağrır” ifadelerini kullanıyor.
Erdoğan Kazak Cumhurbaşkanı’nı ağırlarken yaşanan bu görüşmeye tepki göstererek bu konunun konuşulacağı yer burası değil çıkışı yapıyor ve Cevdet Yılmaz’a görev vererek sorunun çözülmesini istiyor.
Çelik temaslarına devam ederek Cevdet Yılmaz ile TÜRK-İŞ’i perşembe gecesi bir araya getiriyor. O toplantıda ikinci altı aya günlük yevmiyeye elli lira ekleyip sözleşmeyi bitiriyorlar. Pazarlık sürecinde HAK-İŞ masaya hiç oturmuyor.
Üçüncü altı aya yüzde 10, dördüncü altı aya yüzde 6 zam konusunda anlaşma sağlanıyor. TÜRK-İŞ’in itiraz ettiği gerçekleşen enflasyon oranında zam talebi de böylelikle yalan oluyor.
Böylelikle kamu işçisi ikinci altı aya 50 lira bürüt zam alıyor. İki simit parası bile değil.
