Erhan Erkut
Vakıf Üniversiteleri Ne Kadar Erişilebilir?
Lisans programlarında vakıf üniversitelerinin öğrenci payı %20’ye yakın. Vakıf üniversiteleri kontenjanlarının en az %15’ini burslu öğrencilere ayırmak zorundalar. Bunun yanında, toplumun farklı kesimlerinden öğrenci alabilmek amacıyla vakıf üniversiteleri kısmı burslar da veriyorlar. Geçmişte çok popüler olan %75 burs maalesef kaldırıldı. Geçen yıl vakıf üniversitelerine yerleşen öğrencilerin en büyük kısmı (%60 civarı) %50 burslu (indirimli) kategoriden yerleşiyor. Peki vakıfların %50 indirimli ücretleri ne kadar erişilebilir ve bu ücretler zaman içinde nasıl değişti?
Çalışma tasarımı
Bu küçük çalışma için son dört yılın Hukuk fakültesi %50 indirimli KDV dahil peşin ücretlerini kullandım. Çalışmada 3 üniversitenin ortalamasını aldım. Bu 3 üniversite en pahalı üniversiteler olmamakla birlikte, eski, köklü ve büyük İstanbul üniversiteleri. Amacım üniversite bazında değil sektör bazında bir saptama yapmak olduğundan üniversitelerin adını açıklamaya gerek görmedim.
%50 indirimli ücretler
Aşağıdaki tabloda %50 indirimli ücretleri, bu ücretlerin yıldan yıla artış oranlarını görüyorsunuz. Erişilebilirlik ölçüsü olarak asgari ücreti ve dolar kurunu kullandım. Bir yıllık ücreti peşin ödeyebilmek için kaç yıllık asgari ücret gerektiğini hesapladım (veriler Vikipedi’den). Ayrıca bir yıllık peşin ücret ile kaç dolar alınabileceğini de hesapladım (verilen Merkez Bankası efektif satış kuru).

2025-26 zammı
Bilindiği üzere YOK kayıtlı öğrenciler için yapılacak zammı resmi ortalama enflasyon hesabı kullanarak %45,8 ile kısıtladı. Fakat birçok ekonomist gerçek enflasyonun bunun epey üzerinde olduğu iddia ediyor. Dolayısıyla geçmişte olduğu gibi bu yıl da üniversitelerin yeni kaydolacak öğrenciler için daha yüksek (ve gerçek enflasyona daha yakın) bir zam (%71,7) yaptı.
Erişilebilirlik
Görüldüğü gibi sadece 4 yılda vakıf üniversitelerinin %50 burslu kategorisi 1,1 asgari ücretten 2,5 asgari ücrete çıkmış! Orta sınıf bir ailenin evine sekiz asgari ücret girdiğini varsayalım. Bu aile 2022-23 yılında yıllık gelirinin %13,2’sini bir çocuğun eğitimine harcarken bu yıl bu oran %31,8 olmuş—yani 2,4 misli! Bence artık vakıfların %50 indirimli kategorisi için orta sınıf için erişilebilir değil. Eğitimde fırsat eşitliği erozyonu özellikle son yıllarda maalesef çok hızlandı. Bunun nedeni tabii ki enflasyon, enflasyona ayak uyduramayan ücretler, ve enflasyonu aşağıya çekebilmek için kısıtlanan ücret artışları.
Dolar cinsinden
2022-23 yılında %50 burslu vakıf ücretleri 4.000 dolar civarında iken bu yıl (yani sadece 3 yıl içinde) bu ücretin 16.000 doları geçti! Bunun bir nedeni doların baskılanıyor olması. Fakat dolar 40 değil de 60 TL bile olsaydı, bu yılın yeni kayıt ücreti 11.000 doları geçecekti! Bunun nedeni ise, kayıtlı öğrencileri korumak için uygulanan (kanımca gerçekçi olmayan enflasyon rakamlarına endeksli) ücret artışı kısıtlamaları. Bunların sonucu olarak yeni öğrenciler kayıtlı öğrencileri dolaylı olarak desteklemek zorunda kalıyor. Yeni kaydolacak öğrencilerden istenen ücretler ise maalesef Avrupa hatta ABD seviyelerine yaklaşıyor. Bu da öğrencilerin yurt dışına gidişini hızlandırıyor.
Sonuç?
Yüksek enflasyon yaşam biçimimizi her yönden olumsuz etkiliyor. Benim gözlemim, ailelerin çocuklarına daha iyi bir gelecek sunabilmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadıkları yönünde. Fakat ülkedeki vakıf üniversitelerinin %50 burslu/indirimli kategorileri bile birçok ailenin ödeme gücünü aşmış durumda. Bunun sonucu olarak bu yıl vakıf üniversitelerinde boşluklar artabilir. Ekonomide çözüm enflasyonun kontrol altına alınmasından geçiyor. Eğitimde çözüm ise teknolojinin daha etkin kullanımı ile eğitim maliyetlerinin radikal olarak düşürülmesinde.