Emre Özpeynirci
Çinlileri engellemek için Türkiye Gümrük Birliği dışına çıkarılabilir!
Yaklaşık bir ay önce manşetini attığımız; “Çinliler Türkiye'yi pas mı geçiyor?” tartışması, AB'den gelen somut sinyallerle derinleşiyor. Bilindiği gibi, Avrupa pazarına açılan Çinli otomotiv markaları için gümrük birliği avantajından yararlanarak Türkiye'de üretim yapmak büyük bir fırsat sunuyordu. Ancak son dönemde bazı Çinli üreticilerden dikkat çekici yorumlar da geliyordu. Endişeleri şuydu: "Eğer tüm Çinli markalar tek bir ülkede, örneğin Türkiye’de yoğunlaşırsa, AB bu duruma karşı siyasi bir refleks geliştirerek Gümrük Birliği (GB) koşullarını yeniden masaya yatırabilir. Bu durum, yatırımlarımızı riske atar."
AB’DEN BİRLİĞİ BOZAN HAMLE
Bu endişeler devam ederken, Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu’nun açıklamaları tehlikenin boyutunu ortaya koydu. Eroldu, AB’nin 2035 hedefleri üzerine yürüttüğü stratejik diyaloglarda, otomotiv sanayiini doğrudan etkileyecek bir ‘menşei tartışması’ başlattığını duyurdu. Eroldu, en büyük tehdidin ise AB’nin kamu alımlarında getirmek istediği menşei şartında olduğunu belirtti. Cengiz Eroldu: "AB, menşei hesabında yalnızca EU 27 kapsamındaki malzemelerin dikkate alınması gibi bir kural getirmeyi değerlendiriyor. Böyle bir kural gelmesi, Türkiye orijinli malzemelerin menşe hesabında Avrupa menşei dışı gibi kabul edilmesi sonucunu doğuracak."

TEHDİT OLARAK GÖRÜYORUZ
OSD Başkanı Eroldu, bu girişimin Gümrük Birliği uygulamalarına tamamen ters düştüğünü vurguladı; “Bu, Türkiye’yi bir yandan Gümrük Birliği içinde tutup, bir yandan menşei kuralı olunca Gümrük Birliği dışına çıkartacak tehlikeli bir gelişmedir. Açıkçası, biz bunu bir tehdit olarak görüyoruz.” Eroldu, AB’nin bu hamlesinin asıl amacının, Çinlilerin Türkiye veya Fas, Sırbistan gibi ülkeler üzerinden Avrupa’ya girmesini engellemek olduğunu söyledi. “Ticaret savaşlarının şiddeti artış eğiliminde” diyen Eroldu, mevcut konvansiyon kurallarında zaten koruma mekanizmalarının olduğunu hatırlattı: “Bugün zaten %50 kuralı var. Ürününüz %50’den fazla AB dışı menşei içeriyorsa vergilendirmeye tabidir. Ancak dünyada herkes kendi sanayicisini daha fazla korumaya yöneldiğini gözlemliyoruz.” Eroldu, bu kritik konunun yalnızca otomotiv değil, birçok sektörü etkileyeceğini ve ülke çapında ele alınması gereken bir tehdit olduğunu sözlerine ekledi.

Ek vergilerin sanayiye hiçbir etkisi olmadı!
Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, Eylül ayında yürürlüğe giren yeni ek mali yükümlülükler (ek vergiler) paketinin getirdiği değişiklikleri ve bu düzenlemenin sektör üzerindeki beklenen etkilerini değerlendirdi. Eroldu, ek vergilerin devreye girmesiyle birlikte, Avrupa Birliği üyesi ve Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalanan ülkeler dışındaki tüm ülkelerin bu yükümlülük kapsamına girdiğini belirtti. Ancak asıl çarpıcı açıklama, düzenlemenin sanayi üzerindeki etkisiyle ilgili geldi: "Bu düzenlemenin amacı Türk otomotiv sanayisinin desteklemek olmadı. Türk otomotiv sanayisine olumlu bir etkisi var mı? Bu tabloya bakınca yok, bunu net bir şekilde söyleyebiliriz." Başkan Eroldu, hatta içten yanmalı motorlardaki ek vergi oranlarının ABD ve Çin gibi bazı kilit ülkelerde azaltıldığını (ABD ile olan %60'lık verginin indirilmesi gibi) de sözlerine ekledi. Peki bu düzenleme ne amaçla yapıldı? Eroldu, ek vergilerin asıl hedefinin, Gümrük Birliği ve STA dışı ülkelerle olan olumsuz dış ticaret dengesini iyileştirmek olduğunu ifade etti. İlk 8 aylık rakamlarla bu "diğer" ülkelerle olan otomotiv ticaretinde toplamda 1,8 milyar dolarlık negatif bir dış ticaret dengesi bulunuyor. Ama bugün Türkiye’nin otomobil ithalatının %86’sı AB ve STA ülkelerinden yapılıyor. Yani ek vergi uygulanan AB ve STA dışı ülkelerden yapılan ithalat, toplam ithalatın sadece %14 ile sınırlı. Dahası, bu %14'lük ithalatın %9,13’lük büyük bir kısmı, vergi oranı düşürülen Çin gibi ülkelerden yapılıyor. Bu durum, ek vergilerin toplam ithalat hacmi üzerinde yaratacağı etki alanının ne kadar dar olduğunu gösteriyor.

9 ayda kapasite ve yerli payı düştü
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 2025 yılının ilk 9 aylık dönemine ilişkin verileri açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artış gösteren toplam üretim 1 milyon 31 bin 527 adet olarak gerçekleşti. Kapasite kullanım oranı 3 puan düşerek %66’ya geriledi. İhracat adet bazında %6 artarak 769.625 adede, tutar olarak ise %12 artarak 30,2 milyar dolara çıktı. Ağır ticari dahil toplam Pazar %9 artışla 958.847 adet oldu. İç pazarda yerli payı ise 2 puan düşerek %29’a geriledi.
