Barışcan İğrek

Barışcan İğrek

Fenerbahçe Beko’yu ayakta alkışlıyorum

Bu sezon Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nin yanı sıra Turkish Airlines Euroleague’de de fırtına gibi bir sezon geçiren Fenerbahçe Beko, bu ivmesini Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de düzenlenen Euroleague’in 2024-2025 Final Four organizasyonunda da gösterdi.

Kendileriyle birlikte Final Four’un bir diğer güçlü favorisi Panathinaikos’u son derece etkili bir oyun ile 82-76 mağlup ederek adlarını finale yazdırmayı başardılar. Fenerbahçe Beko’nun finaldeki rakibi ise Fransız temsilcisi Monaco idi. Rakibini 81-70’lik skorla mağlup etmeyi başaran Fenerbahçe Beko, bu büyük kupayı ikinci kez müzesine götürdü.

Fenerbahçe Beko ile Panathinaikos arasında oynanan yarı final mücadelesi -kalite düzeyi- olarak beklentilerin biraz altında kaldı. Karşılaşmanın neredeyse tamamında oyunun kontrolü Fenerbahçe Beko’nun elindeydi. Ergin Ataman’ın Panathinaikos’u, oyunun hiçbir bölümünde rakibine varlığını hissettiremedi. Euroleague’i yakından takip eden biri olarak “erken final” olarak nitelendirdiğim bu maçın temposunun daha üst seviyelere çıkmasını beklerdim.

Öte yandan Panatinaikos maçını Fenerbahçe Beko cephesinden değerlendirecek olursak, son derece inanmış ve konsantre bir takım vardı sahada. Abu Dabi’ye Euroleague kupasını alma parolasıyla geldikleri çok belliydi. 40 dakika boyunca “full konsantrasyon” ile oynadılar. Bir an bile ciddiyeti ellerinden bırakmadılar.

Bu maç özelinde Fenerbahçe Beko’nun savunmada ortaya koyduğu performansı çok beğendiğimi söylemeliyim. Rakip takımın uzun oyuncularına potayı göstermediler desek abartmış olmayız sanırım.

Panathinaikos takımının en önemli skor opsiyonlarından biri olan Kendrich Nunn, bu maçta 19 sayı gibi fena sayılmayacak düzeyde bir skor üretti. Ancak, yine de Fenerbahçe Beko savunmasının, Amerikalı şutör gard’ı gayet iyi savunduğunu düşünüyorum. Neden mi? Avrupa basketbolunu yakından takip edenler iyi bilir. Nunn, ritmini bulduğunda isabetli üçlükleri peş peşe sıralayabilen bir isim. Sarı Lacivertliler kendisine bu fırsatı vermedi.

Fenerbahçe Beko- Panathinaikos mücadelesinden bahsetmiş iken Panathinaikos’ta forma giyen Milli basketbolcumuz Cedi Osman’ın etkileyici performansından bahsetmemek olmaz. Fenerbahçe Beko karşısında Panathinaikos’u ayakta tutan tek oyuncu Cedi Osman idi. Peş peşe isabetli üçlükleri sıraladı, rakip potaya sık sık penetreler yaparak turnikeler attı. Takımına her türlü katkıyı sağladı.

Son haftalarda müthiş bir ivme yakaladı Cedi. Takımına olağanüstü bir enerji katıyor. Oyuncumuzun yakaladığı bu ivme A Milli Erkek Basketbol Takımımız için de umut verici bir gelişme. Zira, bu yıl (Ağustos ayı sonunda) düzenlenecek olan bir 2025 Avrupa Basketbol Şampiyonası var. Cedi bu performansını Avrupa Şampiyonası’nda da devam ettirirse turnuvada 12 Dev Adam için çok önemli bir artı değer olacaktır.

Yunan temsilcisi Panathinaikos’u son derece etkili bir oyun ile mağlup eden Fenerbahçe Beko’nun finaldeki rakibi Fransız temsilcisi Monaco idi.

Final Four’un başlamasına sayılı günler kala kendi içimde tasarladığım değerlendirmede, “Fenerbahçe Beko ile Panathinaikos arasında oynanacak yarı final maçından galip ayrılacak takım kupaya uzanır” sonucunu çıkarmıştım. Zira Final Four’da, şampiyonluğun en güçlü adayları olan bu iki takımın kadro kaliteleri ile turnuvanın diğer katılımcıları Monaco ile Olympiakos’un kadro kaliteleri arasında dağlar kadar fark var. Düşündüğüm gibi de oldu.

Fenerbahçe Beko-Monaco maçının ilk üç çeyreği başa baş bir tempoda oynandı. İki takım da birbirine üstünlük sağlayamadı. Üçüncü çeyreğin ortalarında oyun kurucu Wade Baldwin, peş peşe attığı sayılarla Fenerbahçe Beko’nun üzerindeki ölü toprağını kaldırdı. Son çeyrekte ise kısa oyuncular Errick McCollum, Devon Hall ve Marko Guduric ile uzun forvet pozisyonunda oynayan Nicolo Melli’nin müthiş performansı ile farkı açan Sarı Lacivertliler, Monaco’yu 81-70 mağlup ederek ikinci Euroleague şampiyonluğunu kazandı.

Final Four özelinde Fenerbahçe Beko’da en beğendiğim oyuncular Devon Hall ve Nicolo Melli oldu. Şutör gard pozisyonunda oynayan Devon Hall, Panathinaikos ve Monaco maçlarında belki de Sarı Lacivertlilere transfer olduğu günden bu yana geçen süreçte en verimli performansını sergiledi. Attığı kritik üçlüklerle takımına hayat verdi.

Uzun forvet pozisyonunda oynayan Nicolo Melli’ye geçecek olursak... Bana göre, Fenerbahçe Beko’ya muhteşem bir katkı sağladı. Pivot bölgesinde oluşan bütün açıkları kapattı. Özellikle Panathinaikos ile oynanan yarı final maçının ilk yarısında yaptığı savunmaya hayran kaldım. Maçların kritik dakikalarında tereddüt etmeden attığı üçlükler de cabası... Euroleague şampiyonluğunu kazandıktan sonra akıttığı gözyaşları da kendisini hedefe nasıl odakladığının net bir göstergesi.

Fenerbahçe Beko’yu ve Fenerbahçe camiasını elde ettikleri bu müthiş başarıdan dolayı gönülden tebrik ediyorum. Gerçekten olağanüstü bir başarı. Son 20 yılda basketbola yaptıkları yatırımı kademe kademe artırarak çıtayı en üst seviyeye çıkardılar ve hak ettikleri Euroleague şampiyonluklarını elde ettiler.

Bu noktada, bütün spor yorumcularının yorumlarına paralel olarak ben de bir önceki Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım’a bir parantez açmak istiyorum. Çünkü bunu fazlasıyla hak ediyor.

Yukarıda da belirttiğim üzere, Fenerbahçe basketbolunu en alt seviyelerden alıp en tepe noktalara çıkaran isimlerden biridir Aziz Yıldırım. Bana göre, kazanılan iki Euroleague şampiyonluğunun baş mimarıdır. İddia ediyorum ki Aziz Yıldırım, Fenerbahçe basketbolunun çıtasını bu kadar yükseltmeseydi bir sonraki başkan Ali Koç, kulübün içinde bulunduğu borç yükünü de göz önünde bulundurup basketbol şubesinde küçülmeye bile gidebilirdi. Çıta yükselince ve Euroleague şampiyonluğu gelince, Ali Koç da basketbol şubesine yapılan yatırıma aynı şekilde devam etti. Aziz Yıldırım’ın amatör branşlara verdiği değerin diğer kulüp başkanlarına da örnek olmasını temenni ediyorum!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Barışcan İğrek Arşivi